(bkz: sinema tarihi)
1895'te başlayıp bütün dünyayı kapsayan bir sanatın en iyi örneklerinin 1980 sonrası hollywood yapımları olduğuna inanmak cok güzel kafaymış. noel babaya da inanıyorsunuzdur siz.
ne içiyorsanız bana da aynısından.
edit: örneğin hiç sevmem kendisini ama şu listeye illa martin scorsese filmi koyacaksan gidip de zindan adasını (shutter island) koymazsın. yoksa raging bull'u taxi driver'ı izlemediğin otomatik olarak ortaya çıkar. komik olursun.
sinema tarihinin en iyi filmleri sinemaya yeni bakış açıları, yeni teknikler, yeni anlatım dilleri kazandıran filmlerdir.
örneğin üstteki ikinci listede yer alan back to the future üçlemesinin kurgusunda john ford'un stagecoach filminin kurgu tekniklerinin kullanıldığını yönetmenler kendileri söylüyor. öyleyse tarihe mal olacak özellik bunun neresinde?
örneğin akira kurosawa'nın (bkz: rashomon) filmi hem sinematografi hem de anlatım dili açısından kendinden sonra yapılan pek çok filme öncül oldu.
antonioni'nin (bkz: blowup)'ı aşılamayan bir güzelliğin yanı sıra hala şaşırtıcı bir anlatım dili içerir.
hiç değilse orson welles, yasujiro ozu, ingmar bergman, truffaut, kubrick gibi yönetmenlerin filmlerini hatmetmeden böyle listeler yapmak iyi niyetli de olsa komik çabalar olarak kalmaya mahkum.