aziz yıldırım'la yaptığı telefon görüşmesi teknik takibe takılmış kişi. trabzon doğumludur, bjk'li geçinir ama aziz yıldırım'In adamıdır. kısaca değişik bir ten rengi vardır.
--spoiler--
4. dalgada aziz yıldırım'ın isteğiyle fenerbahçe-karabükspor maçına trabzonspor tarafından teşvik verilip verilmediğini öğrenmek için beşiktaş'tan eski futbolcusu olan karabüksporlu seriç'i arayan sinan engin'in de gözaltına alınabileceği öğrenildi.
--spoiler--
bu adam beşiktaşlı olarak o kadar para kazandı ya, haram zıkkım olsun yediği de yedirdikleri de.
son günlerde sinan engin üzerinden beşiktaş'a bok atılması çoçukçadır. uzun süredir kulüple ilişiği yoktur.
biz taraftar olarak zaten sevmiyoruz kendisini ama ali gültiken, metin tekin gibi bilgili-görgülü efendi adamların yerine, zamanında bu gibi kişilerin görevlendirilmesi bizim toplumumuzun bakış açısıyla açıklanabilir. hani derler ya; (bkz: hatunların efendi adam yerine piç tercihi)
beşiktaş alaattin çakıcı'ya kendilerini şampiyon yapmaları için yalvarmış, mafyadan adamlarını ve alaatitin çakıcının kardeşini yurtdışına kaçırmıştır.
2003 - 2004 yılında fener'e verilen şampiyonluğun baş mimarı. şaibelerin ,şikelerin adamı. böyle bir adamın ben beşiktaşlıyım demesi kadar üzücü bir şey olamaz. ne kadar beşiktaşlı ? ne kadar aziz yıldırım uşağı ? orasıda tartışılır tabi. tez elden beşiktaş ile olan bütün bağlantıları kesilmesi gereken adam.
M.Ş: fenerbahçeyi nasıl buluyorsun sinan engin?
s.e: melih şimdi baktığın zaman fenerbahçe kanatları pek iyi kullanamıyo...
m.ş: dia ve gökhan sakat bunun bir etkisi olabilir mi?
s.e: yani baktığın zaman önceden de böyleydi melih yani şimdi baktığın zaman yani melih yani şimdi baktığın zaman yani.
telekom stadında fenerbahçe maçında atılan 70lik cam rakı şişesi için
-1 adet kendini bilmez atmış canım ne olacak
demiştir. Acaba 3000 pet şişenin açıldığı maç için ne diyebilir merak ediyorum.
Ayrıca kadıköy'de beşiktaş maçına gelirse kendisine 100'lük absulute şişesi hediye etmek istiyorum. hatıra olarak saklar.
mehmet topuz transferinde beşiktaş'ın galip çıkması için telegol programında götünü yırtmış, çocuk beşiktaşı istiyor diyerek baskı yapmaya çalışmış, hem aziz yıldırım'dan hem recep mamur'dan ayar yemiş ve transfer sonucunda göt olmuş dönek.
vaktiyle 8'lik olduğunda "elin oğlu acımıyor" derken bugün hala beşiktaş'ı içeride dışarıda dörtleyen dynamo kyiv'in beşiktaş ayarında bir takım olmadığından dem vurmuştur. neymiş efendim schuster yüzünden ciddi bir rakip olarak bile görülmeyen(!) ukrayna temsilcisi beşiktaş'ı içeride dışarıda bozguna uğratmış. türk sporunun bu kahvehane yorumcuları ne zaman ki futbolun gerçekte ne olduğunu öğrenir, işte o zaman belki avrupa'da bir şeyler yapmaya başlarız; çünkü belli ki muhterem yöneticiler de bu kafada. neymiş efendim, kaliteleri düşükmüş de ondan sürekli kontratak düşünüyormuş. lan senin takımın mı kaliteli peki? senin takımının eti budu nedir ki hala 2 maçta 8 gol yediğin takıma kalitesiz diyebiliyorsun sen arkadaş pişkin pişkin...
tekrarla,
ne zaman ki bu ülke kendisini özellikle de futbolda dev aynasında görmeyi keser ve icraat yapmaya başlar,
o zaman kazanırız.
"kiev çantada keklik, dublin'e gidiyoruz" dersen, adam da sana "manchester city maçı öncesi güzel bir hazırlık maçı olacak" der. hakettin mi? hakettin bence.
not: futbolu günde 16 saat kahvehanede okey oynayan, ağzında diş kalmamış dayılardan daha fazla bildiğini düşünmüyorum. bu adamın türkiye'de herhangi bir futbol kulübünde çaycılık mertebesinden daha yukarılarda çalışması, bu ülke adına skandaldır. nokta.
dün akşam tv8'deki programda diyor ki; beşiktaş 3 günde 8 gol nasıl yer? ee be sinanım eskiden 90 dakikada yiyordunuz şimdi 3 günde bir olmuş, neye kızıyorsun anlamıyorum ki. elin adamı acımıyor diyen sen değil miydin?