izlemediğim ve izlemeyi düşünmediğim program. ancak izleyen ve yalan söyleyeceğine ihtimal dahi vermediğim bir arkadaşımın söylediklerine göre kaşığı yamulmuş ve bozuk saati çalımış. **
uri geller'in masamı oynatmasını beklediğim yarışma. yerini beğenmiyorum. ayrıca insanlar neden sürekli haber sunuyormuş gibi konuşuyor onu da anlamış değilim. yiyolar bizi haberimiz yok.
uri gellerin yaptıklarından çok sinan çetinin yaptıklarına şaşırdığım program...her yapılandan sonrada "olaaammazzzz,inanılmaz bişeeeyyy!!!" diyede tepki verilmezki.
masa oynuyor, çalışmayan saat çalışıyor, bozulmuş saç kurutma makineleri, tost makineleri çalışıyor.
oldu olacak teknik servis açın.
"fenomen teknik servis. hayatı kolaylaştıran küçük dokunuşlar...."
uri geller'in masamı oynatamadığı program. ama aklımı oynattı helal olsun. ya millet nası yapıyor anlayamadım hala. bide sms yolluyolar yaptık diye.hey allam.
kızılderili imajı yapmış amcamın, giderayak sözlediği özlü sözle herkesi dumura uğrattığı program. seyircilerde bi sessizlik.. sinan çetin bile bir an tutuldu kaldı, çok komikti! sözün güzelliği ayrı bir olaydı. dumur olmamak elde değil hani..
"insanlara, kalan son ağaç kuruduğunda, kalan son nehir kirlediğinde ve son balık öldüğünde, paranın yenmeyeceğini anlayacaklarını söyle".
budur.
neymiş bu fenomen diye takılıp izledim. tam anlamıyla izleyiciyi salak yerine koyan programlarından bir diğeri. şöyle ki dün emre altuğ un olduğu bölümde sahneye 20 civarı hatun çıktı. hepsi de bir yüzünde kendi fotoğraflarının olduğu bir kartı emre'ye verdiler. emre de ters çevrilmiş bu kartlardan rastgele birini seçti. fenomen efendi de " bu kızı seçeceğinizi hissetmiştim" dedi. hatta o derece ki önceden üstüne o kızın resminin basıldığı bir tişört giymiş, hatta ve hatta emre altuğun ta en baştan beri ayağının altında olan zarftaki fotoğraf da yine bu kıza aitmiş.
tabii biz salağız ve yuttuk bu numarayı. bir kere emre altuğ un kartı seçme anında oldu bitti tüm numara. yani emre altuğun seçtiği kart değil de fenomen amcamın kurguladığı kart , seçilmiş kart gibi gösterildi. bu da 5. sınıf bir ilüzyonistin bile öğrendiği ilk numaralardan biridir. bu kartın arkasındaki kızın fotoğrafı da zamanında kapalı zarfa konmuş ve adamın tişörtünün üstüne basılmış. yemeyiniz yutmayınız efendiler. chris angel başta olmak üzere youtube da böyle binlerce gösteri var. göz yanılsaması üzerine kurulu. yok kaşığı eğermiş de yok masayı oynatırmış da. madem böyle doğa üstü güçlerin var, piyongoda büyük ikramiyeyi kazan ve bas git latin amerika adalarına yerleş bir villaya. ben olsam sinan seçinin ağız kokusunu çekmezdim şahsen. izlemeyiniz, izletmeyiniz. aynı saatte şahane söyleşi programları vardı bazı kanallarda, sağlık programları vardı. o da olmadı aç neyşınıl' ı gergedanların çiftleşmesini izle, uçan kurbağaları izle. bu ne mınakoyyim ya millet ağzından salyalar aka aka , hayretler içinde bu götten uydurmaları izliyor.
bakalım yarışmacılarının özel güçleri programın reytingini yükseltebilecekler mi sorusunu aklıma getiren yarışmamsı. reytinglere bakacak olursak yerlerde...
göz göre göre seyirciyle dalga geçen; aptal yerine koyan, buna rağmen izleyicisi olan program. demek ki canlı yayın düzenleyip seyirciye küfür edilse reyting rekoru kırılacak.
yakında ''şapkamdan tavşanı beynimdeki enerjiyle çıkardım'' diyen bir hokkabaz görürseniz şaşırmayın. zira küçük çaplı hokkabazları, vücudundaki enerjiyi kullanmayı beceren üstad diye bizlere kakalamaya çalışan kolpa bir program bu.
en komik olaylar ise call center' a bağlanma anlarında yaşanıyor. insanlara bu deneyimleri evlerinde yaşamalarını ve programa göndermelerini istiyorlar. kimse göndermeyince de ''hatlarımızdaki arıza sebebiyle yayınlayamıyoruz'' gibi ucuzluk abidesi bir bahaneye sığınıyorlar. bir de faks çekiyormuş insanlar. ismini vermek istemeyen izleyici kisvesi altında götlerinden uydurdukları faksları bizlere kakalamaya çalışıyorlar. kakalaklar sizi!
gerçekten amacının ne olduğunu anlayamadığım program. sinan çetin niye böyle acayip projelere imza atıyo anlamış değilim. ve ben mal gibi şu çıkan yabancı denyo'nun dediklerini yapmaya çalıştım. konsantre olun evinizdeki bütün saatler çalışıcak dedi. bi deniyim dedim. bozuk bir saat koydum, televizyonun üstünede çay bardağı koydum. bi bok
olmadı. masalar kalkıcak dedi, denedim kalkmadı. ondan sonra söve söve bitiremedim arkadaşı, helal olsun.
uri'nin bozuk türkçesiyle verdiği komutlara uyup benimkine karşılık vermeyen kaşıklarla aramı açmış program. bu entry yi yollarken yeni bir şey deniyoruz. "ekle, ekle, ekle, ekl-
aslında diyecek söz bulamıyorum. insanlar el tutup fal bakıyor yav. kesinlikle yasaklanması gereken program. uri geller denen şahsiyet parapsikolojinin yüz karasıdır, zira bu adam sözde yeteneklerinden köpekler gibi para kazanmıştır 40 yıldır. şu an tam deliriyorum, ibo resmen yalan söylüyor ve kadıncağız bundan rant elde ederek potansiyel para kazanıyor. bunu bende yaparım lan dediğim siktiriboktan bir programdır neticesinde.
edit: uri geller artık tam soytarı olmuş yav. arabesk söylemeye çalışacak. ayrıca ibo nun aura sı allah tan geliyormuş. bravo, benzin istasyonunda yardımcısı olan 60 lık dedeyi tekme tokat döverken görmemiş uri denen medya maymunu demek ki. *
en son yayinlanan bölümde a perfect circle - annihilation calarak beni benden almis program. sadece müzikleri icin dinlenebilir. yoksa kayida değer baska bir numarasi yok bu saftirik programin.
sunucusunun yüzünden anlaşılabildiği kadarıyla,
"yutturduk yutturduk, yutturamadık eş dost eğlenmiş oluruz işte" vizyon ile yayın hayatına başlamış.
Başladığı gün Teoman'ın liseli kızlar gibi pırpır olmasına neden olan program.
programda olanların yüzde doksanının uydurma olduğuna inandığım ama gözlerinin rengini değiştiren berk adlı yarışmacıdan da çok tırstığım yarışma programı.
yarışmacı arkadaşların numaralarını sergilerken ki iğrenç rol yapma yeteneklerini izlerken götümle güldüğüm programdır. uri geller zibidisinden hiç bahsetmiyorum, adam zaten hayatını bundan kazanıyor. bu arada bu geceki programda yarışmacı arkadaşlardan birinin: su, su, su su demesi feci bir gora flashback i yaptı. götünden element uydurmayın lan!!! diyesim geldi defalarca.
japon arkadaşın hıyar gösterisi sırasında yakaladığım şey.
güzel bir kız vardı sandalyede, her tarafını acur tabir ettiğimiz ama uzun hıyar desek daha iyi olacak zerzevat ile donatmışlar. bir tane de yanlamasına ağzına(nasıl desek bunu, hah!) koymuşlar*. arkadaki japon arkadaş*, hakama giymiş, eline de almış en bi tachikatanayı ki biz buna nodachi diyelim, kesmemiş bir de gözlerini bağlamış. kızın her yanı yeşil yeşil salatalık. o nun yerine kimi koysan bi salavat getirir. bu ne lan? sonra adam garip sesler çıkarmaya başladı ki sanıyorum içten içe hajime demekteydi.
görüntü; her yerinde salatalık var, arkanda bir japon gözü bağlı, garip sesler çıkan bu arkadaşın elinde de keskin bir kılıç.
samuray arkadaşımız, kesti hıyarları tek tek. ama yetmedi, sonra kızın koluna boylamasına koydu acuru, bir kesik de oradan. kesik biraz aşağı kaysa damarı doğrayacak.
allah akıl fikir versin demek bile yetmez ki şimdi buna! hah şu olur bak!
allah belanızı versin! (vermesin demiyorum dikkat edin)
çuvaldız : bunu bu kadar izleyen benim de allah belamı versin, bir daha yapmayacağım söz.
ibrahim tatlıses in " burada olanların % 99.9 una inanıyorum" deyip yardığı yarışma. bir de sinan çetin iyice düşmüş onu da bir kez daha kanıtladı. kendisi bu kafayla oscarı sittin sene kazanırsa allah belamı versin.