eğer sezer papa'nın türkiye'yi din devletine dönüştürmeye çalıştığını iddia-dikkatinizi çekerim- ederse yapabileceği çağrıdır. öyle bir durum olmasına gerek yoktur kısaca. israil ve filistin devletlerine karşı gösterdiği tutumdan bunu anlayabilirsiniz. bir gerçek vardır bir de sezer gerçeği. zordur anlamak azizim, zordur.
(bkz: kime göre neye göre)
papa'nın türkiye ziyaretinden hemen önce kıbrıs rum kesimim dışişlerinden ve yunanistan dışişleri bakanından bizzat aldığı bir rapor var; konusu " heybeliada ruhban okulu ve türkiyedeki misyonerlere süresiz oturma izni sağlanması konusunda türkiyeye baskı yapması ve şimdi hazır olun kulaklarınıza inanamayacaksınız; misyonerlerin barınma ve güvenlik ihtiyaçlarının çözümlenmesi...."*
evet ateizmi savunan arkadaşlar....herhalde inancınız sadece islam'a karşı olmak değil,
ve maalesef sizlere birşey söylemek istemezdim aslında ama laik düşünceyi savunanlar; devlet her dine eşit mesafede durmalıdır. değil mi?
tam tersine halktan sezer'e laiklik çağrısı yapılmalıdır bence. sayın sezer'in laiklik anlayışı daha önce de defalarca söylediğim gibi bir çok insandan farklı, sezer laiklik kapsamında devlet adamlarının dini bayramları kutlamasını doğru bulmuyor, laikliği toplumsal gerçeklikten soyutlanmış bir ilke olarak ele alıyor, kısaca türkiye'nin büyük çoğunluğunun müslüman olmasının önemi bulunmuyor çünkü islama karşı göstereceği pozitif ayrımcılığın diğer dinlere de gösterilmesi gerektiğine inanıyor, hatta bizim din olarak görmediğimiz öğretileri de kapsaması gerektiğini düşünüyor olabilir, kısaca devlet vatandaşlarının dini inancı ile ilgili kutlama, tebrik, vs. yapmamalıdır. anlayışla karşılamaya çalışıyorum, olabilir, kimseye haksızlık yapmamak istiyordur,vs. ama bu ne perhiz bu ne lahana turşusu sayın cumhurbaşkanım. papa hangi statü ile sizinle görüşüyor, bildiğim kadarıyla para herhangi bir devletin temsilcisi değil, katolik kilisesinin temsilcisi, dolayısıyla laiklik adına türkiye'nin büyük çoğunluğu müslüman olmasına rağmen gösterdiğiniz titizliği katoliklerin liderine göstermiyorsunuz. ticari, ekonomik, sosyal hangi meseleyi görüşeceksiniz, yarın şiilerin lideri de görüşmek isterse aynı şekilde devlet protokolü ile mi karşılayacağız, laiklik sadece şehit annelerinde mi geçerli, küresel güçlere ayrı bir uygulama mı var.
daha önce de yazmıştım, başörtülü -belki de türbanlıdır bilemiyorum- bir şehit annesi cumhuriyet bayramının kutlama törenine katıldı, protokolde yer alması gerektiğini düşündüğüm o insan sırf başı kapalı olduğu için bir askeri yetkilinin protestosu ile karşılaştı ve asker kutlama alanını terketti, şimdi evladını bu vatan için feda etmiş bir anneye böyle bir terbiyesizlik yapılıyor ve buna laiklik diyebiliyorsanız papa'nın hiçbir devlet adamı statüsü olmamasına rağmen en üst düzey protokol uygulanmasını nasıl anlamamızı bekliyorsunuz, devletimin en büyüğü başörtülü şehit annesini sansürleyecek ama amacı katolik ve ortodoks dünyasını birleştirmek olan, geçmişinda nazi üyesi olduğu tespit edilen, yaptığı açıklamayla islam dünyasını inciten bir kişiyi devlet protokolü ile karşılayacak, benim devletim bu değil, benim liderim bu değil, benim liderim müslümanların bayramını kutlamaktan çekinmeyen ancak bosna'lı rahiplerin güvenliğini de kendi sorumluluğu olarak gören ve ferman çıkaran fatih sultan mehmed'in anlayışıdır, hoşgörü ise herkese, laiklik ise herkese, kendi milletine, bu ülke için evladını feda eden anneye laiklik, papa'ya devlet töreni, öyle laikliğin içine tükürürüm ben, kimse kusura bakmasın.
bütün avrupa'yı laiklikle savaşmaya çağıran papa'nın ziklemeyeceği çağrı olacaktır. sevilir ya da sevilmez ama papa'nın sezer'den çok daha büyük ve önemli kişi olduğu tartışılmaz. papa koskoca katolik aleminin taparcasına bağlı olduğu biridir. velhasıl kelam bizim muhterem cumhurbaşkanımızın gücü papaya değil ancak başörtülü kadınlara yeter.
nasıl olacağını merak ettiğim olaydır. laiklik, din ile devlet işlerinin ayrılması değil midir?, evet öyledir. peki papabir din adamı değil midir?, evet öyledir. peki cumhurbaşkanı sadece yabancı devlet liderlerini kabul etmiyor mu?, evet ediyor. eee yani. yanisi şu papabir din adamı olmasına rağmen devlet protokolü ile karşılanmakta ve işe siyaset karıştırılmaktadır. burada laiklik çiğnenmiyor mu sorarım size? papa yı türkiye de karşılayacak bir adam varsa o da diyenet işleri başkanından başkası değildir.
yani laiklikçağrısı yapacaksan önce laikliği uygulayacaksın.
vatikan kadar kücük bir memlekette laiklik olsa nolur olmasa nolur kendi kendilerine eyleşsinler. papa'nın ziyaretinde kaçacak delik arayan başbakan ve başımızdaki envai çeşit liderimsi papa ile türkiye'de görüşmeyerek vijdanlarını rahatlatmaktadır. hayat görüşü olaylara bakışı her zaman diğer liderlerimizden üstün olan cumhurbaşkanımız papa'yı çankaya köşkünde ağırlayacaktır. konu dini kullanarak halkın oylarını sömürmeye gelince bunu sonuna kadar yapan başbakan ve yaverleri tarihi bir ziyaret olan papa ziyaretinde sırtlarını dönmektedirler. sezer'in papaya laiklik çağrısı biraz iğneli bir laftır biraz laiklik karşıtı alaycı bir usluptur bunada tamam diyoruz. türkiye cumhuriyetinin cumhurbaşkanının gücünün türkiye sınırları içinde her şeye yettiğinde hem fikir olmalıyız sanırsam. o koltukta zamanında ulu önder mustafa kemal atatürk oturdu. onun oturduğu koltuğa oturanlar en az onlar kadar yetkilidir bu ülkede ve aynı zamanda cumhurbaşkanı sezer diğer liderler gibi hollandaya finlandiyaya kaçarak kurtulmamıştır papadan onu ağırlamış yüzleşmiştir işte güç budur. karşısında dimdik duruyorsa ülkesi adına bizi temsil ediyorsa gücü papaya yetiyor demektir. gücü papaya yetmeyenler uydurma yurtdışı seyahatleriyle ülkeden uçmadımı. cumhurbaşkanı sezerin gücü başörtülü kadınlara yetiyorda bazı kesimlerin gücü devlet memurlarını mesai saatinde kurşunlamayada yetiyor.dimi ama..
