Ne sen Leyla' sın ne de ben Mecnun
Ne sen yorgun ne de ben yorgun
Kederli bir akşam içmişiz sarhoşuz hepsi bu.
Hep sonradan gelir aklım başıma hep sonradan sonradan
Hep sonradan gelir aklım başıma hep sonradan
Hep sonradan gelir aklıma hep sonradan, sonradan
Hep sonradan gelir aklım başıma, hep sonradan.
Ne sen bulutsun ne de ben yağmur
Ne sen mağrur ne de ben mağrur
Hüzünlü bir akşam susmuşuz durgunuz hepsi bu.
Ruhunun derinliklerinden gelen
Toprağın çağrısını duyduğunda
Hiç boyun eğmeyi istedin mi?
Aydınlık sabahları bırakıp
Nemli odalarıma konuk edilmeyi bekledin mi?
Karanlık ve küf kokusu içinde çürümeyi?
Hiç ölmeyi diledin mi?
Kendini terk edilmiş bir harabe gibi hissettiğinde
Senin için açılmış kollarıma atılmayı
Herşeyden çok istedin mi?
Seni yalnızlığa itenlerin gidişlerini izlerken
Arkanda bir mezar taşından başka
Hiçbir şey bırakmama fikrini sevdin mi?
Karanlık dehlizlerde gezinmeyi
Kara toprağın ötesini
Merak ettin mi?
Soruyorum
Hiç ölmeyi diledin mi?
Seneler önce 1 kere dinlemiş olmama rağmen hala sözlerinin kafamda yankılandığı gerçeği. Ne yaşadın ulan sen böyle arkadaş