sevgilisini ilk buluşmada öpen erkek yoktur; sevgilinin tüylü yanağına yapışan hayvan vardır.
ekleme: yahu güzel kardeşim; ben kendime hayvan dedim diye mi bana kızdın, yoksa sen 24. eski sevgilimsin de
yanaklarının tüylü olmasına mı içerledin? 24 mü dedim. erzincan.
zamanlama ve öpücüğün konumuna göre farklı tepkiler doğuran durumdur. Öpmüş olmak için değil de, bireyimizdeki sevginin yansıması olarak gerçekleşen bi durum ise çok da güzel olur, utandırır, kalbini hophoplatır, tadından yenmez.
diyelim ki kız, eli yüzü düzgün helal süt emmiş namuslu kızdır. ilk buluşmada tanışacak halleri yok, daha önce az-çok birbirlerini tanıyor da olmalılar. bir hoşlanma veya aşk durumunun da hasıl olduğu aşikardır. erkek güven verdikten sonra öpüşme neden olmasındır ki? zira ciddi bir ilişki ise amaç, ciddiyetin ölçütü sağlanan güvendir. ne kadar süre öpüşmediğiniz değil. farzedin evlendiler adamın ne mal olduğu 3 çocuk yaptıktan sonra çıktı. şimdi ciddi bir ilişki mi olmuş oldu bu? hayır. önemli olan iki tarafın birbirine güveni ve samimiyetidir. samimiyete inanıldıktan sonra öpüşme de olabilir, başka şey de.
zira genelde hep ilk buluşmalarda öpüşürüm. zırt pırt sevgili de değiştirmem. ilk buluşmada öpüştüğüm kızla yılları da devirdim. ama ayrılma sebebimiz ilk buluşmada öpüşmemiz olmadı. toplum baskısı deniyor, aksine özgürlükten, gerçeklikten bahsediliyor; ama sığ kafalar bir türlü eğri ile doğruyu ayırt da edemiyor.
ayıptır, yazıktır, günahtır. *
dakka bir gol bir olmuş olaydır. dakka iki de kız bir tokat patlatıp gitmezse, bu karşılaşmayı yenik olarak bitirir.
şimdi bu erkeğin de yaptığı da iş midir yani. tamam abicim niyetin başından beridir has be has öpmek olabilir. ama bu işinde bir raconu var. sen ilk buluşmadan hatunu öpersen, hatun elinin içinden kaçıp gitmez mi azıcık kendini düşün. az dur, yavaş yavaş, alıştıra alıştıra yapacaksın ki kimse yadırgamasın. sonra ayı derler, öküz derler, abazan derler gelipte buralara ağlama.
(bkz: ne diyorum lan ben.)
(bkz: bırak ulen kızı.)