sevgilisine göre değişen şeylerdir. kimileri bir toka bırakır yatağın başucundaki pencerenin kenarında, aylar sonra bulunan; kimileri içinizde yara, yıllarca kapanmayan...
sana ait olmayan her şeydir. inandığın doğrularını, seni sen yapan ne varsa her şeyini silip süpürmüştür zaten. Sevgilinin bıraktığı her şeyi toza sor, bunu en iyi bilen odur.
kocaman bir boşluk ve ne yaptığını bilmezlik duygusu. hele ki ilk başlarda bal, börek, lokum yesen saman gibi gelir tadı. sürekli onunla oturduğunuz boş bir bank bırakır. aslında bıraktığı şeyler onun gitmesiyle hayatınıza giren yeni hislerdir.
evin her köşesine yayılan küçük saç tokaları ve küpelerdir.
hayır! hiç bitmezler. temizlikçi kadın her geldiğinde bir-iki tane bulur ve gözünüzün içine sokar gibi banyo etajerinin üzerinde traş bıçağının hemen yanına konuşlandırır. düşünürsünüz, 'temizlikçi her geldiğinde oraya buraya kaçışıp dip-bucak saklanıyorlar mı bunlar' diye.
hüzünlendirir de insanı, kimi zaman. o küçük tokaya bakarken gözleriniz dalar, eski günlere gider, takıldığı o ipek saçların arasında, parmaklarınızın adeta dansettiği günleri anımsatır.
istediğinde erkekleri ağlatabildiğin gerçeği. *
27 yaşında altında bmwsi olduğu için tüm hatunların kapısına kul olacağını sanan bir doktoru ağlatabilmek gerçekten keyifli. aldatan aldanır sözünü aldatan ağlatılır şeklinde değiştirdim. * erkekler dünyayı yarattıklarını sanıyor sanırım biraz egoları baba parasıyla alınan bmwyle şekle sokulduğunda, aldatıyor ama her aldatılan buna dayanmıyor. en olmadık zamanda en olmadık anda adamı terkederek canını acıtıyor.
not: ağlatarak intikam aldım, aldatarak mı intikam alsaydım? ağlattım, kendi onurumu ayaklar altına almadan intikamımı aldım. *.