k:kız
e:erkek
k: aşkım, beni bu kadar (iki parmağın arası gösterilerek) sevsen yeter? (anladı mı acaba öküz?)
e: (iki parmağın arası gösterilerek) bu kadar mı ?? (ne diyor lan bu gene??)
k: evet aşkım (bu sefer parmaklar hafif döndürülür, yüzük iyice belli edilir) bu kadarcık. (anlamadı embesil...)
e: (ellerini döndürürken) bu kad...(haaaaaa...), ama ben seni o kadar sevmiyorumki aşkım... (ulan bi kere vermeden yüzük mü istenir aq...)
k: nasıl yani?? (ne dedi bu şimdi??)
e: ben seni bu kadar (dirsekten aşağısı, yani kol, gösterilerek) seviyorum...
k: bu ne demek şimdi?
e: geç yatağa anlarsın...
k: hayvasın aşkım.
e: tercihen at...
- aşkım, açsana hediyeni!!
* bu ne be!! eşek ölüsü gibi??
- danananaaaam!! hela taşı!!!! bauhaus'dan aldım. kullandıkça hatırlarsın!
* işte bundan hiç şüphen olmasın. hadi canım, hadi....ilerle bakiim biraz!!
guzel bir kutu, mumkunse kalp seklinde ve icinde agzina kadar dolu cikolata...
hazirlanisi: her bir cikolatadan bir isirik alinarak itina ile kalp seklindeki kutucuga yerlestirilir. daha sonra kutu kapatilmadan icine bir not konulur ve nota; hicbiri senin kadar tatli degil..." yazilir. sevgiliye vermek uzere bir guzel paketlenir ve islem son bulur.
kapitalizmin dayatmasıdır, anlaşılmazdır. fabrikasyon, aynı tip düşünen, hereket eden insanlar oluşturmanın, insanların saf ve temiz duygularından yararlanarak rant elde etmenin bir yönüdür. seviyorsa insan; her günü özeldir sevdiği için. içinden geldiği gibi, istediği zaman da alır hediyesini sevgilisine insan...sıkboğaz etmenin, kalıplaştırmanın ne anlamı var yahu deyip, ekle butonuna basıyoruz. *
karşı cinse felsefe derinden işlenir.. her günün aslında değerli olduğu, millet sevgililer günü diye bişey icat etti diye biz o gün daha çok sevişcez daha çok birbirimiz sevecez, ne bileyim normalde bulşunca kahve içiyorsak bu defa meyan şerbeti içelim konusunun söz konusu olmadığı sevgiliye benimsetilmelidir.
hayır yine de hediye al derse, bildiğimiz hediye değilde sevgililer günü hediyesi (zaten o hafta her dükkanin vitrininde resmi vardir) almak farzdır hatundur anlamaz başınız etini yer öteki 14 şubat'a kadar.
"sevgililer günü hediyesi" en kibar tabiriyle en öküz tabirlerden biridir.bu tümce nin meali "sevgililer günü oldugu için sana hediye aldım sevgilim oldugun için degil" dir.
anneler günü , sevgililer günü , babalar günü gibi "gün günü" tabirlerine kökten sinir olan birisi olarak , bu olay son derece igrenc bir tabir olmakla beraber , içten aydınlatmalı vitrin manken gibi alıp sevgilinin gözüne sokmakda zannımca ayrı bir öküzlüktür.içten gelen bir öpücügün yerini hiçbişey tutmaz.
para tuzağı ve tüketim çılgınlığından başka bir şey olmayan hediyedir. "niye, insan sevgilisine illa sevgililer gününde hediye almak zorunda mıdır?" sorusunu akla getirir.
