yalnız kalınmazsa aslında çok rahatlanıldığı anlaşılır ama şöyle bir durum vardır,
gün geçtikçe kadın daha da mutlu olurken, erkek gün geçtikçe daha da mutsuz olur. sonra kadın taka rkoluna birini, erkek sap sap taksim'de içmeye devam eder.
öylesine geçen bir aydır. nasıl geçtiğini bilmemekle beraber kalpteki sürekli sıkışmalara bağlı olarak ne olduğunun bilincine pek varılamaz. işte birkaç ay sonra sevgilinin sıcak tenini, onunla gidilen bir sinemanın eşsiz keyfini veya sadece birlikte olunan dakikaların artık birer düş olduğunu farkeder insan. ilk ay, sonraki aylara göre daha rahat geçer hala uyuşturucunun etkisinden kurtulunamamıştır.**
asla dinlemem dediğin şarkıları dinleten, her gece ağlatan, bu kadar zaman nasıl yaşamışım ben o olmadan dedirten aydır. kendini tutamayıp ararsın, konuşursun, değişmeyecektir ki hiçbir şey.. hele bir de ayrıldıktan sonra bir ay içinde beklemediğin bi yerde karşılaşırsan.. her an ağlamaya hazır bir çocuk gibi, kırgın dolaşırsın ortalarda.