Burjuvazinin sevgi anlayışı biçime dönüktür. Dış görünüm ve şekilsellikte kendini ifade eder.
Böyle olmasının mantığı, sevginin, güzelliğin tüketim aracı haline getirilmesinde yatar.
Tüketimin özünde de bireyselleştirme vardır; yani bireysel tüketim, bireysel sevgi.
Birey kendi dışında toplumun tümüne yabancılaşmıştır.
Proletaryanın elinde ise sevginin anlamı farklıdır.
Her şeyden önce ona toplumsal bir değer biçer.
Üretimi, bireyi, toplumu kısacası yaşama ait her şeyi toplumsallaştırdığı gibi sevgiyi de bireyin elinden alır, toplumsallaştırır.
Toplumsal emek ve çabanın bir ürünü haline getirir. Ve bundan dolayıdır ki sevgi, burjuva sistemin ona yüklediği misyonun tam tersine, zıddına dönüşür; tüketimden çıkarılır, üretimin kaynağı haline getirilir.
Herşeyin, herkesin muhtaç olduğu. Su gibi birşeydir. Üç gün alamazsan yaşamamazsın.
Anı:
Köpekleri akşam olunca salıyoruz. Kangal öyle sokakta görsen altına sıçrasın. Bahçenin kapısını kapatınca salıyoruz ki millet altına sıçmasın. Neyse akşam maç ara olunca yanlarına gittim. Öyle çok gitmem ben, tırsıyomda. beni de pek tanımaz, arada yemek vermişliğim var o kadar. Öyle beni görünce hayvan aradan kafasını uzattı, böyle başımı okşa der gibi. Kaşıdım başını, sevdim o Aslan gibi Kangal yattı çocuk oldu. Sevilmek sevmek güzel lan. Yarın ilk işim ona gidip şöyle güzel bi yemek yapacağım.
.o, olmadan yaşanılmaz. sevgidir bizi birbirimize kenetleyen. sevdalar çeşit çeşittir. ama en safı, en temizi annalerimize duyduğumuzdur. çünkü o bizi hep anlar. çünkü o bizi 'çikar düşünmeden' sevebilendir.
bir insanın bir insana verdiği ödül değildir, kendine verdiği hediyedir sevgi. verilmesi kolaydır, ama alınmasını hak ettiyseniz o yere beton dökülür yine de verilmez. sevgini verirsin ama kendi kendine verirsin ona karşı, onunla konuşmadığın zaman sevgi yi sadece kendin için verirsin onunla konuşmayarak, dolayısıyla en az iki kişi şart, sevgiyi hak etmeyenler için tek de sevgi verebilirsin, sevgini ona ama onun haberi olmadan, sevgili, eş, dost, arkadaş, adını ne koyarsan.
hayvanların da ihtiyaç duyduğu duygudur.
annesi ölen yavru hayvanların yaşama sansı daha düşüktür. bu diğer tüm şartlar eşit olsa bile sevgisizlikten kaynaklanır.