seven pounds

entry118 galeri1
    75.
  1. genel anlamda konusu stv dizisi tadı verse de insanı etkileyen bir film.
    0 ...
  2. 76.
  3. bayat bir dram değil kesinlikle. konusu belki çoğu kez işlenmiş bir film ama o duygu kesinlikle gayet net hissettirilmiş. oyunculukların iyi olması bunun en büyük nedenidir. yalnız izlemekte yarar olduğunu düşündüğüm filmlerden.
    0 ...
  4. 77.
  5. kült filmlerimin arasında yer alan en iyi will smith filmi.

    --spoiler--
    finalde will smithi öldüren denizanası için şunları söylemek mümkündür; denizanasının çeşitli türleri dokungaçlarında zehir taşırlar. başka bir canlının bunlarla teması halinde, denizanasının ölü olduğu durumlarda bile, zehirlenme söz konusu olabilir. bu durum denizanası sokması olarak nitelendirilir.
    --spoiler--
    0 ...
  6. 78.
  7. filmin yarısına kadar hayal meyal bir şeyleri sezebildim, odun kıvamında birisi olduğum için bu çok ta kolay olmadı. ancak sonu tam olarak ağzıma s.çmıştır. çok sevmiş birisi iseniz bu film biraz ağır kaçabilir.

    emily aşık olduğu kişinin* gözlerini ararken:

    Emily -Ezra.
    Ezra - Evet. Selam.
    Ezra - Ebeveyn misiniz?
    Emily -Hayır.
    Ezra - Tanışıyor muyuz?
    Ezra - iyi misiniz?
    Ezra - Sen Emily olmalısın.
    Emily- Evet.
    Ezra - Tanıştığıma memnun oldum.
    1 ...
  8. 79.
  9. merak uyandıran bir film. deniz anası hikayesi başta anlamsız gelsede muhteşem bir sonla baglanmıştır. hani filmin ilk yarısında bu ne aburakoyum bir s.kim anlayamadım diyebileceginiz bir film iken son 15 dakikaya geldiginiz de afallatır bir film. herşeyi açıklamadan izleyicinin yorum yapmasını sağlayan bir film olmuş. will smith yine oynamış. adam rolünün hakkını cidden veriyor. duygulandırır. hadi canım dedirtir. yok böyle sey çok saçma dedirtir. adam çok iyi dedirtir. yorum yaptırır. ilk bir saatinde uyumadan filmi izleyebildiyseniz sonunda abura koyuyum adamlar film yapıyor ya dedirir bir film. yoruma açık, sonunda hayranlık uyandıracak bir film.
    0 ...
  10. 80.
  11. konunun sonda anlaşıldığı filmleri pek sevmesemde bu film gerçekten iyiydi. will smith de yine döktürmüş.
    farklı bir film herkesin beğeneceği bir film değil ama bence izlenmesi gereken duygusal bir film.
    1 ...
  12. 81.
  13. izlemekte bu kadar geç kaldığım için üzüldüğüm ama yinede geçte olsa izlediğim için kendimi şanslı saydım süper bir film.
    0 ...
  14. 82.
  15. Mükemmel bir filmdir. Filmin içerisinde geçen şarkılar çok güzel seçilmiştir. En basitinden içersinde 'Muse - Feeling good' vardır. Will Smith'e hayran bırakan filmdir. Sonuna kadar tahmin yeteneğini zorlayan filmdir. Sonunda Ben'in ölüm sahnesinde gözleri yaşlarla dolduran, vay amınakoyayım dedirten filmdir.
    0 ...
  16. 83.
  17. Yeni izlediğim için kendimden utandığım ve Soundtrack albümünü indirip dinleyip dinleyip duygulandığım harika bir filmdir.
    0 ...
  18. 84.
  19. 'Aşk tesadüfleri sever' in de sonu böyle hemen hemen. Ancak olmamış bana göre. Yer yer sıktı ve bazı sorular bıraktı zihinde. Olmamış maalesef Will Smith..
    0 ...
  20. 85.
  21. will smith kendini resmen aşmış bu filmde.

    Yazılanların hepsine katılıyorum. fakat şu detayı vermeden geçemeyeceğim,

    ilk dakikalar sıktı sürekli anlam vermeye çalışırken bir sahne mi kaçırdım acaba şüphesine kapıldım.

    22 yaşında erkek bir birey olarak, şu an salya sümük olmam yadırganamaz. duygusallıkla alakalı değil bu. insanlığın had safhaya ulaştığı bir filmde hiç bir yerde duyamayacağınız bir insanlıkla karşı karşıyasınız.

    şu sözlükte ki başlığının entry sayısına bakıp hakkı bu değil demeden de edemedim!

    ekleme: biri aşk tesadüfleri sever ile kıyaslamış film'i. o arkadaş mümkünse bir daha film izlemesin. ne bilim çizgi film falan olabilir ama , yada bir selena, küçük sırlar vs..
    2 ...
  22. 86.
  23. --spoilerımsı--
    the pursuit of happyness tadında ve ayarında olan bir film. son 10 dakika duygu yoğunluğu var ama hikaye pek şaşırtıcı değil. finali görmeden tahmin etmek pek zor değil. ama yinede will smith'in oyunculuğunun hatırına izlenesi film.
    --spoilerımsı--
    0 ...
  24. 87.
  25. seven kelimesini türkçe zannedip.2. kelimenin yanlış yazıldığını zanneden kişiler olduğu söyleniyor.
    0 ...
  26. 88.
  27. deniz anası ile nasıl intihar edildiğini anlayamadığım film. ama güzeldi.
    1 ...
  28. 89.
  29. canım will smith'in oyunculuğu muhteşemdir.
    0 ...
  30. 90.
  31. başından sonuna dek büyülemiştir film,bittiğinde kendime gelmem epey zaman almıştır.izlenmelidir.
    1 ...
  32. 91.
  33. 7 kişinin ölümüyle sonuçlanan bir trafik kazasından sonra vicdan azabı çeken ben thomas'ın (will smith) bu azaptan kurtulmak için başından geçen olayların anlatıldığı film.

    eğer bir noktada sıkılırsanız lütfen kesmeyin ve devam edin, pişman olmayacaksınız. mükemmel bir film.
    5 ...
  34. 92.
  35. becerebilirsem şpoylersiz bir entry girmek istiyorum.
    bak sayın okuyucu, ben 28 yaşında yalnız yaşayan taş kalpli adamın tekiyim. hani şöyle tarif edeyim, eti az pişmiş kanlı manlı seven, trompet içermeyen müzik dinlemeyen, 4 yıldır aşık olmamış, ana-babasının telefonuna ayda bir kere cevap veren bir hayvanım. öyle ki sabah uyanma alarmım savaş bandosudur. en sevdiğim adam hitler'dir mesela. velhasıl sert, harbiden sert bir odunum. zor bir hayat evet ama mesele bu değil.
    insan 10 dakika ağlar mı lan? sevgilim terketse zorlamayla 5 dakka hüzünleniyorum. içince de çenem açılır ne alakaysa. hah işte bu filmin final sahneleri ağzıma sıçtı benim. will smith'in o bakışları için bile yeniden izleyebilirim. sinema bir sanat dalıysa bu film o ağacın gövdesi arkadaş kim ne derse desin.
    6 ...
  36. 93.
  37. izlemeyen varsa kesinlikle izlesin.

    hala bir umut var demeniz için, vakit kaybetmeyin.
    0 ...
  38. 94.
  39. ağladığım ender filmlerden sadece bir tanesi.
    3 ...
  40. 95.
  41. böğrüme öküz oturmuş gibi hissettiren bir filmdir.
    4 ...
  42. 96.
  43. will smith'in oyunculuğuna bir kez daha hayran kaldığım filmdir.
    4 ...
  44. 97.
  45. will smithin oyunculuğuyla göz doldurduğu muhteşem filmdir. ilk izleyişte "bu adam ne yapmaya çalışıyor?" şeklinde soru işaretleri doğurur, fakat sonunda gerçekten sizi tatmin edecek bir senaryoya sahiptir.
    1 ...
  46. 98.
  47. şimdi öncelikle bir parantez açalım;

    laf sokmak için demiyorum, azıcık duyarlılık ve sanatsal iştah gerektiren film. aksiyon, süper kahraman, canafar filmi hastasıysanız, tempo düşünce bunalıyorsanız hiç bulaşmayın... yanlış numara ayakkabı almak gibi; sıkar.

    mesela ingiliz hasta'dan hoşlanmadıysanız yanaşmayın...

    şimdi inadım inat ben bunu seyrederim (mecnun çınar mode:on) diyorsanız. şiddetle tavsiye ederim.

    woody harelson bu adama çok büyük oyuncuydu her zaman ama cheers dizisindeki o gerizekalı rolü adama yapıştı kaldı senelerce. koskoca bir kariyer bir komedi dizisinin gölgesinde kaldı gitti. biraz da orta-batılı yarma fiziğinin de etkisi var tabi. bu filmde ders niteliğinde bir oyunculuğu var. tek kelimeyle muhteşem.

    will smith sidney poitier ve morgan freeman'ın overrated oyunculuğundan ağızları sulanarak bahseden sinema eleştirmenleri bakalım ne zaman gelmiş geçmiş en büyük siyahi oyuncu olduğuna ikna olacaklar. bu gidişle kendisinden bir marlon brando çıkacak gibi duruyor bu filmdeki oyunculuğunu tarif etmek çok zor mükemmele yakın diyebiliriz.

    tekrar uyaralım film şimdiki zamanlara dair bir film değil. yönetmen tempoyu bilerek ağır tutmuş. son dönem filmlerde bitime yakın temponun coştuğu ama gerçekliğin ve mantığın yerle yeksan olduğu filmlerden olmasın istemiş belli ki. bu yüzden ağır ağır, ilmek ilmek işlemiş bu da ortalama izleyiciyi çok sıkıyor. fakat filmin iyi olduğu gerçekliğinide gözardı etmemeliyiz. sadece müşteriler farklı. hollywood filminden çok kuzey avrupa filmlerinin temposunda ama onalrın donukluğundan eser yok.
    0 ...
  48. 99.
  49. insanın tüylerini diken diken eden bir hikayeye sahip, will smith'in oyunculuğuyla aşmış şahane bir film.. the pursuit of happyness'den sonra en iyi ikinci oyunculuğunu sergilemiştir gözümde. giriş ve gelişme bölümünde açıkcası ortalarda gidiyor dedim ama sonuç bölümü yüzümü kızarttı. bittiğinde geçirdiğim zamanın zerresine acımadım, acımamda bu film için.. fedakarlığın anlam ve önemi üzerine basa basa diler getirilmiş, ana fikir bizlere çok iyi sunulmuş. tam bir dram izliyoruz bu sayede.. yalnız bir kaç hatadan dolayı şu güzelim filme çok kötü puan verenleri gördüm içim cız etti. tamam her puana saygım var bari biraz kır. neden 'biraz' olması gerektiğini açıklayacağım..

    --spoiler--

    şimdi kornea naklinde göz rengi değişmez. filmde bu oluyor ve ezra karakterinin mavi gözleri bir anda siyah oluyor. zehirle ölen bir insanın iç organları kullanılamaz, burada kullanılmış. bu hatalar var ancak gel gelelim bu adamlar bilmiyor mu böyle şeyleri.. lütfen, pek tabii ki biliyorlar. bu bir bilim-kurgu filmi olsa bunlara çok takar sert eleştirimi de yaparım. burası ayrıdır.. filmin türü 'dram' diye bağırıyor orada. seven pounds bana ana fikrini verebilmiş mi? evet. fedakarlık çok cömertçe ve her insanın yapamayacağı birşeydir. hele ki kaza dahi olsa öldürdüğünüz insanların ruhlarını kendi canınızla böyle hayırlı iş için harcıyorsak. orada göz rengini değiştirmemelerinin sebebi var. ben öldükten sonra emily sırf onun siyah gözlerine bakabilmek için ezra'nın yanına gidiyor ve sarılıyor. bu da doğal olarak daha da beter ediyor ağlamaktan bizleri.

    --spoiler--

    neyse çok da kafa yormayalım.. puan burada işin esprisi hakkını teslim etmek gerekiyor sadece. her yoruma da saygım var. izleyin, izletin. tavsiye ederim.
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük