genelleme yapılamaz. çoğunlukla açılmak istediğin kızla alakalıdır. örneğin kimi kızla kendileri için şiir yazmış bir adama hemen tutulurlar kimileri şiiri okumazlar bile.
bide ortam önemlidir. lisedeyken bir kıza yazmakla üniversiteden bir kıza yazmak çok farklıdır.
açılma yüzde 99 kabul etmez. Edecek olsa zaten sana şimdiye kadar belli ederdi, sen de bu zamana kalmazdın. En kötü içinde kalmamış olur ama bir süre göt gibi gzeceksin artık.
Öyle karşı tarafa açıl. Sonra bütün ipleri kezbanın'ın eline ver, yok öyle bir dünya.. Dünya ve türkiye nüfüsu'nda kadının sayısı daha fazla. Erkeklerin bir kısmı gay, bir kısmı evliliğe hayatta yanaşmaz, sadece az bir kısmı evlenmeye müsait. Karşı taraf sana açılsın sivri zekalı arkadaşım. O sana muhtaç; hem çoğalmak, hem de başına çorap örmek için. Bir kadın, özellikle tipik kezban, enayi damat adayını kafalamadan kendini mutlu hissedemez. Ama bir adam evlenmeden, hayatının en mutlu yıllarını geçirir. O yüzden, bırak o sana açılsın. Açılmıyorsa koy ver gitsin.
Not: eksi verenlere teşekkürler. Elleriniz dert görmesin: sizi sinir etmek çok hoş.
çok fazla lafı dolandırmaya gerek yok, direk konuya girin. eğer kız da sizden hoşlanıyorsa; hemen cevap verecektir. ama kız sizi oyalıyorsa, düşünmek için zaman kazanıyor veya arkadaşlarından onay bekliyordur. ısrarcı olmayın.
öncelikle demir almalısın limandan. * karayı kaybetmekten de korkmamalısın, zira, bu korku ile denizde yeni yerler keşfedemezsin ve sevgili balığımızın da bizi sahilde beklediğini hiç sanmıyorum; öyle olsa sahildeki keş abilerimiz çoktan yemiştir onu.neyse.. akabinde, peşinde olduğun balık belli olmalıdır. mevsim balıkçısı olmamalısın ve kullanman gereken silah ağ olmamalıdır. olta da olmamalıdır ; bu silahlar avın seni seçmesi anlamına gelir, kaldı ki bizim konumuz aşktı. o halde geriye tek bir alet edevat kalıyor ki o da zıpkındır. peşinde olduğun balığın hangi sularda bulunduğunu, ne çeşit akıntılarda yüzmekten hoşlandığını, günün hangi saati denizlerin derinliklerinden, güneşin o güzelliğini en yakından yaşamak için yukarılara çıktığını bilmelisin. ve işte o an geldiğinizde, balığınla göz göze geldiğinde, belki bir ay sonra belki bir yıl sonra, zıpkını kalbine saplamalısın. kuyruk olmaz, acısı kuyruk acısına döner ki, hoş bir tabir değil bi defa. gözlerinin ortası da olmaz, canı yanar. bana tek tek organ saydırmayın.. madem bu kadar geldiniz, kalbine saplayacaksın arkadaşım. * zıpkını sapladın, şimdi geriye tek bir sorun kalıyor; dönüş yolu. bu konuda da 2 seçeneğin var ; ya geri dönüş yolunu bulmaya çalışırsın, ya da balığınla beraber, mutlu mesut daha yeni sulara yelken açarsın.
tamam deneyelim derse topukları göte vurdura vurdura kaç. ne denemesi lan araba mı alıyonuz mına koyim. bi tur bineyim falan. ne tip saçmalıklar lan bunlar, çık adam gibi seviyorum de kız da seviyorsa söyler zaten uğraştırıyorsa da siktir et.
açılın ama gereksiz ümitlere kapılmayın. sıradan olmayın, farklı olun ve doğal olun. olmazsa da olmasın, kıza da başka bir şey demeyin ondan sonra, "ben seni çok seviyorum ama, hayatımın tümü oldun sen benim" gibi cümleler sarf etmek sadece son çırpınışlarınız olur o da anca karşınızdaki kızı havalandırır, yapmayın.
Şaka şaka. Cesur olun evet bu konuda korkak erkek oluyoruz ama o an cesur olunmalı, yüzyüze iken söyleyin. Öncesinde ortam hazırlayın biraz. Fark etsin sizin ona acilacaginizi. Sonra onun elini tutun.
al beyaz lilyumları eline, akşama da ayarla bir yemek konuş işte. liseli gibi telefonla ya da iş çıkışı falan halletmeye çalışma. aceleye getirme ve ilk buluşmaya muhakkak çiçekle git.