ayağa kalktı bu, ceketinin eteğindeki tozları silkti "ne ittiriyon ya, senin annen mi yıkıyo oğlum?" dedi.
"ne dicektin ne dicektin" dedim buna, bu açtı ağzını "yarr.." bi tane daha koydum buna, yuvarlandı gitti, su birikintisinin içinde kaldı, çamur oldu yesyeni kıyafetleri.
"oğlum" dedim "bana kimse yarak hasan diyemez". kalktı bu yine "ben derim" dedi. "de ulan bakayım" dedim, tam ağzını açıyordu eli kaldırdım havaya, bu da düştüğü yerden bi sopa bulmuş, onu sallamaya başladı "gel lan gel, bak nasıl diyorum, bak yar..." tam önümdeki turunça (portakalın bir değişiği, yenmez, ağaçtan düşer yerlerde gezer hep bizim orda) pis burunla bir koydum, ta burnuna oturdu bunun, sopa "pingg" diye yere düştü. bu tuttu burnunu "anacım anacım". korktum ben de, gittim yanına "var mı lan bişey" dedim. "kanıyo galiba" dedi. açtırdım ellerini, baktım, kan değil de sümük akıyor. "yok oğlum bişey, kalk" dedim.
"nolacak ki desem" dedi kalkarken, "desem diye bişey yok, diyemezsin" dedim. bana kimse yarak hasan diyemez. "nah diyemez" dedi, "bak şimdi yar..." bir tane osmanlı çıkarttım bunun surata, burnundaki sümük fırladı gitti. "ya abi ya ne vuruyon yaaa" diye ağlamaya başladı, "siktirtme abini" dedim.
üstünü başını silkeledik bunun, pantolonun dizi yırtılmış, "babama ne dicem ben şimdi yaaa" dedi. ne bileyim lan ben. "hadi siktir git gözüm görmesin seni" dedim. uzaklaştı bu 10 metre. döndü bana "yarak hasaaan, yarak hasaan, oldu mu yarak hasaan" dedi. gözüm dönmüş, bana kimse yarak hasan diyemez. başladım koşmaya. teee tekelci fayrapgöt fatih'in dükkanın önüne kadar kovaladım bunu, kesildim, nefes nefese kaldım.
ben durunca bu da durdu. "noldu le, yarak hasan, kesildin mi yarak hasan?, bak nasıl diyorum, yarak hasaan yarak hasan yarak hasaan yarak has...." gözleri yerinden çıkıyordu az kalsın, burnunda kalan son sümük de fırladı benim yanıma düştü.
fayrapgöt fatih ense köküne öyle böyle vurmamıştı çünkü, "ne bağırıyon lan mekanın önünde, ekmek teknem burası benim" dedi. gittim, kaldırdık yerinden, fayrapgöt fatih'e "sen gir dükkana, ben hallederim" dedim, tuttum bunu ensesinden "la siktir git başımı belaya sokma benim" dedim.
baktım yine "abi abi" çekiyo bu. "diycen mi lan bi daha" dedim. "demiycem abi, valla billa demiycem" dedi. "ne demiycen lan söyle bakiim?" dedim. "yarak hasan" dedi. bir tokat daha çıkardım bunun suratına.
Vay be demek gitti bu herif ha, galiba hakkında girdiğim son entry kanina dokunmuş olacak ki gitmiş, kötü niyetle dememiştim be, şaka maka takılıyordum sana, sesini bile beğenmiştim amk. Valahi ciddiyim sesin güzeldi, Yine gel, yine bizi bunalıma sok.
