ilk yarım saatlik kısmında açıkcası biraz baydı ta ki demet evgarla(yasemin) tanışma sahnesine kadar diyebilirim.
fakat sonrasında biraz daha derinlik kazanmıştır bende film.
şive konusunda ali atayı(cemal) çok başarılı bulamadım daha doğrusu belki başarılıdır fakat biz ali atayı mecnun karekteri ile özdeşleştirdiğimiz için pek durmadı gibi geldi.
filmde olağanüstü olaylar tamamen onur ünlü tarzı sinemanın bir sanat olduğunu ve özgür olduğunu düşündüğü için rahatlıkla yer vermiş
sorgulayamadım bile. ama kimimize saçma gelebilir.
film müzikleri konusunda mehmet erdem zaten eflatun filmin bir çalışanı gibi her işte var kendileri fakat ben sevmem.
diğer film müziği khaled mouzanar'dan "mreyte ya mreyte" bence filme çok yakışmıştı
kısacası bence kurgusal olarak başarılı diyebileceğim birden fazla izleyebileceğim bir film olmuş benim açımdan
spoiler vermemek için kendimi çok zor tuttum ama dayanamayacağım galiba.
onur ünlü bir daha dizi işine bulaşmasın dediğim filmdir. başlarda az biraz sıkıldım yalan yok ama ilerledikçe güzelleşti. oyunculuklar özellikle ali atay çok iyi idi, demet evgar'la birlikte çok iyi bir ikili olmuşlar, bu kimya tek filmde kalmamalı. onur ünlünün kamerayı ters tutma huyuna bu filmdede yer vermesi güzel olmuş, zannımca artık aynısını denemek isteyen başka bir yönetmen kendisini taklit etmiş olur şimdiden diyim.
celal tan ve ailesinin aşırı acıklı hikayesi filmi hoş olsada en iyi filmi budur.
onur ünlü'den varoluş filmi. herkesin bir kez olsun yalan söyleme hakkı vardır diyor ve onu yapıyor onur ünlü...
hangi birimiz güçlerimizin farkındayız ki? yaşıyoruz işte, buna yaşamak denilse. hep bir bunaltı halindeyiz, belki sartreın ki kadar yoğun ve derin değil bunaltılarımız ama varoluş kaygılarımız hep aynı. bize dünyayı anlamlı kılan varlık bizi terkettiğinde dünyada tek başımıza kalmaz mıyız zaten. istediğimiz kadar özel güçlerimiz olsun ' giden dönmez, dönse bile eskisi gibi olmaz'
eksikleri yokmu filmin, tabiki var zaten onur ünlü herşeyi en ince ayrıntısına kadar düşünen bir yönetmen değil ondan bir kubrick olmasını beklemiyoruz. o her filmiyle kendini biraz daha geliştiren bir yönetmen, her sanatkar gibi varoluş kaygıları var ve bunu yansıtıyor sinemasında.
Siyah beyaz fakat karakterlerin rengarenk olduğu film. Karabük Üniversitesi'nde izlediğğm film ayrıca. Bir de onur ünlü nün kafasının içidir bu film. Merak edenler kesinlikle izlemeli.
-bu başlığa ikinci kez yazıyorum. ilk yazımda merakla beklediğimi belirtmiştim, şimdi de beklediğime değdiğini rahatlıkla söyleyebilirim.
onur ünlü; leyla ile mecnundaki başarısının tesadüf olmadığını ve kendisini bu diziyle tanıyan benim gibi dangozları cemalin sıradışı ve basit hikayesiyle tokatlıyor.
bu kadar sade, basit, tek düze, hatta iğrenç bir yaşam tarzı; nasıl olur da bu kadar fantastik bir şekilde anlatılabilir. cemalin bunalımlarını, kaç kişi yüreğinin derinliklerinde hissetmemiştir.
onur ünlü ve tayfası filmlerini hep 'canımız istedi çektik' kafasıyla yapmalı diyor ve tebrik ediyorum.
onur ünlü'nün çizgisini biraz daha aştığı kaliteyi daha da yükselttiği efsane film. onur ünlü hayranları zaten ağzı açık izledi, diğer kimselerden de çevremde kötü yorum duymadım.