bu diziye kardeşim izlerken göz atmışlığım vardır.
izlemeye başladıktan bir on dakika
sonra bende tansiyon fırlamasına sebep olmuştur.
doktorlar izleme mi katiyen yasaklamışlardır siz siz olun
tekrar bölümleride olsa kalbiniz varsa izlemeyin sakın.
doktorunuza danışmdan yoksa bu heycan fırtınasına kalbiniz
dayanamayabilir...
yine aylak geçirdiğim yaz aylarından biriydi. sabahlara kadar bilgisayar başında, öğleden sonra 2-3 lere kadar yatakta geçirdiğim günlerden biri. sadece reklamlarıyla karşılaştığım ismini bilmek dışında bir fikrim olmayan bir diziydi bu selena. neyse konumuza gelelim. uyuyordum yine öğle saatlerinde. pencerem açıktı. dışarda oynayan çocukların seslerini duyabiliyordum. yarı uyanıklığın verdiği o mahmurlukla dışardaki seslerden sivrilen bir bağırtıyla uyandım. dışarıdan küçük kızlar tarafından bağırılarak hecelenen bir kelime bütün odamı doldurdu: se-le-na.
ne lan bu dedim. doğruldum yataktan. camıdan dışarıya baktım. üç küçük kız, el ele tutuşmuş dönerek se-le-na diye bağırıyorlar.
ulan dedim biz eskiden kutu kutu pense elmamı yerse diye dönerdik. bunlar selena diyor. anlam veremedim önceleri tabi. daha sonra selena denen dizi aklıma geldi. netten araştırdım ettim. baktımki dizi de oynayan üç kız el ele tutuşup selena yı heceleyince selena denen cadı yanlarına geliyormuş. televizyon izlemenin yıllardır zararlı olduğunu bilirdim. ancak masumiyeti bu kadar yok edeceğini bilmezdim.
önceleri arkadaşım ayşe arkasını dönerse dediğimiz oyun çığırından çıkmış olmuş selena. aradaki masumiyeti, o çocukluk duygusunu, o saflığı ve şimdiki yozlaşmayı varsın siz düşünün.
bunu daha önce internet ortamında duyduğum bşr besteyle dile getirmek istiyorum.
"üç tane gerizekalı gelmişler yanyana,
"el ele tutuşmuş çağrıyorlar Selena.
"bir düşünseniz yaptığınız ne kadar saçma.
"selena gelsene bir kere bizim ortama.
kimin bestelediğini tam olarak hatırlamıyorum ama çok beğenmştim.