tam olarak kökenleri asla bilinmeyecektir. aile kökenlerinin yemenden ırakın kuzeyine oradan güney azerbaycana göçen bir aşiretten olduğu söylenir. iddialara göre önce kürtleşmiş sonra türkleşmiş olan bir arap soyludur selahattin eyyübi. bu yüzden amcasının ismi şirkuh, kardeşinin ismi turan şah'tır. türklerin arasında türk geleneklerine büyümüş ve eşi de bir türk'tür. ayrıca bazı torunları yemen'de emevilerin varisi olduğunu iddia etmiştir. buradan yola çıkarak kökenlerinin arap olması büyük olasılıktır. çünkü ne kürtlerin ne de türklerin emevilerin mirasını yüzyıllar sonra sahiplenmesinin mantıklı bir açıklaması yoktur.
eyyubi devletinin kurucusu olarak bilinir ve kudüs'ü haçlılardan alarak islam tarihinde önemli yer edinmiştir.
fakat hükümdar olabilmek için dönemin padişahı (adını tam hatırlayamıyorum) sefere gittiğinde padişahın karısı ile evlenip padişahı idam ettirmiş gücüne güç katmış daha sonra da kudüs seferinde başarılı olmuştur.
'' selahaddin krallara sık sık hediye göndermiş ve onlara ya para ya da kutsal topraklar'ın bir kısmını ya da bu toprakların ötesinde ürdün nehrine kadar uzanan bütün toprakları vaat etmiş, fakat bunu sadece kazanmak için yapmıştır ''
Selehaddin eyubinin çocuklarının ismi türk ismiydi edebiyatı yapılacaksa yapılmasın çünkü çok komik bir savunma selehaddin türk hanedanlığı içinde dünyaya geldi selçuklu hükümdarına çok yakındı bu yüzden türk kültüründende beslenmistir ama ırksal olarak nerden gediği hakkında 2 tane tarihi belge vardır bunlardan birincisi El-Hazrecî'nin Eyyubileri anlatan eserinin ismi Târihu Devleti'l-Ekrâd (Kürd Devletinin Tarihi) ismini taşımaktadır) ikincisi ise ibn Haldun'un Mukaddime eserinde belirttiği üzere Selahaddin Eyyubi'nin atalarının, Yemen'in Himyeri vilayeti eşrafından Hezbâniyye Kürtlerinin Ravvadi aşretine mensup olduğu yönündedir eldeki tüm tarihi belgeler adamın kürt olduğu yönünde ve son olarak eyyubinin tarihe kazandırdığı çok önemli bir buluşta dürbündür ve dürbün kürtçe uzağı görmek anlamındadır buda selahaddinin kürtçeyi kulandığını ve konuştuğunun kanıtıdır
bildiğin türktür. kardeşlerinin ismine bakarak bu rahatlıkla anlaşılır. neden türk olmayan bir aile çocuklarına türkçe isim versin ki üstelik yükselen ve değerli görülen arap kültürünün olduğu bir dönemde. ancak bir türk ailesi çocuklarına türkçe isim verirdi.
kahramandır. müslümanları tek çatı altında toplamış ve gözünü mısıra dikmiş olan haçlılara karşı durmuş ayrıca üçüncü haçlı seferine kadar da kudüs'ü müslüman kenti yapmıştır. bundan dolayı kudüs fatihi olarak anılır. geometri, astronomi, matematik ve aritmetik konularında uzmandı. oldukça derin ve ileri seviye bir mantık, felsefe, sosyoloji, fıkıh ve tarih eğitimine sahipti.
tıpkı atatürk, gandi, fatih sultan mehmet ve benzerleri gibi sevilmeyen bir kişilikti. ırk, din, dil v.b. kavramların ötesinde bir komutan, cesur bir savaşcı ve kültürlü bir insandı.
bugün böyle insanlar yaşıyor olsaydı emperyalist birlikler ortadoğuda estirdikleri bok fırtınasının içinde kendileri boğulmuşlardı.
kendisi tıpkı tarihteki diğer adalet, metanet, karakter, ahlak ve tevazu sahibi liderler gibi özlenmektedir (en azından benim tarafımdan). günümüzde böyle liderler yoktur. var diyenler hastadır ve hayal görmektedirler.
edit not: üçüncü haçlı seferinde "Aslan Yürekli" Richard (I. Richard - ingiltere kralı) da dahil olmak üzere savaş alanına gelmiş büyük krallar ve "kahraman" şovalyelerin hiç biri elle tutulur bir başarıya ulaşamamışlardır (çünkü kendileri ancak kuzey britanyada, irlanda ve iskoçyada köy basıp kelt kadınlarına tecavüz etmeyi bilirlerdi) - ancak doğu akdeniz civarlarında önemsiz bazı yerleri tutabildiler. 1192'de Kral I. Richard ülkesine dönmeye karar vermiş ve savaş sona ermiştir.