deniz baykal gibi tokat yemiş birisinin feryadıdır. o da zamanında recep tayyip erdoğan'ı hoş görenlerdendir ve bugün cezasını çekmektedir. aslında yanlış hoş gören ve özgürlüğü savunanların değildir, yanlış özgürlüğü sadece kendisi için dilenen, zırlayan nankörlerindir.
iyi öngörüye sahip bir yazarın, geleceğe yaptığı menfaat odaklı yatırımların elinde patladığı anın serzenişidir. bilmemiştir ki çıkarlar, dengeler her gün değişir, bilmemiştir ki bugün aralarının iyi olması, yarın iyi olacağı anlamına gelmez. çıkarların için kalemini kullanırsan, gün gelir o kalem sana mahkeme celbi olarak geri döner.
kendisi diğer siyasitçiler vermedi beni mahkemeye bi tek siz verdiniz gibisinden konuşarak mahmut ne kadar uzun boylu, ahmet süper top oynuyor, hüseyin sevgilisiyle bu yaz prag'a gidecekmiş, hakan beni senden daha iyi dinliyor diye konuşan sevgiliye benzemiştir. her yiğidin bir yoğurt yiyişi var perihan hanım, biri mahkemeye verir, diğeri işten attırır, başkası susturur. al birini vur ötekine isimlere göz kırpmanın, onlar senden daha demokratikti demenin anlamı yok.