güzelleşilen anda sözlüğü de kendince güzelleştirmektir. bence öyle. e böyle olunca da bi takım güzellemeler bi şeyler falan da allah'ın emri tabi; gelişine hem de. kusura bakmayacaksınız artık.
güzelliyorum misal;
"bak, bende yalan yok vallahi billahi
sen o kadar güzelsin ki artik o kadar olur!"
işte tam da böyle bir durumdur..
var oluşunu sorgulamaktır..
var oluşunu sorgularken aynı zamanda sohbet edebileceğin hiç kimsenin olmadığının farkına vararak sözlüğe entry girmektir
sözlüğe entry girerken "olum bu kadar da açık verilmez, millet anlayacak" telkinleri içinde kendine söz geçirememektir
kendine söz geçiremediğin halde, bunu bile bile bir şeyler paylaşmak isteğidir..
kendine ait bir hayat kurmak istediğini buradan sözlük camiasına duyurma isteğidir...
kaç yaşına gelmiş insansın, bırak milleti düşünmeyi de kopar ipleri diyebilmektir...
servet kocakaya'dan "gençliğim" parçasını dinlemektir, sarhoşken entry girmek..
sarhoşken entry girmek bütün maskeleri, sözlüğün sözlük padine saklayıp buraya yazı yazmak gibidir..
ne de güzel, ne de hoş bir durumdur sarhoşken entry girmek..ohh değmeyin keyfime..
an itibariyle olduğum durum. büyük ihtimalle yarın kalktığımda sölüğe korkarak girip eksi yemekten çekineceğim durum. ama yinede diyorum ki anlayın beni.
hangi kafayı yaşadığına ve hangi tripte olduğuna bağlı olarak değişir entryler. gerek paranoya gerekse daşşak kebabı olarak gruplandırılır bu entryler. kişiden kişiye değişir. kime göre neye göre durumu en sert şekilde devreye girer, dikkat edilmesi gerekir.
böyle bir şeydir. her sman harfleri beynimin dılına çıakr sanar ve yakalamaya çalıuşırtım hele yazın kumsalda geçsaat ve çoğğunluk olduğum gibi yalnızsam aklıma ayışıüında fosforla parıldayandüşünceler gelir denzile bir olurum. karşılıksız aşklarımı bir tormaya koyar denize salarım ve paylaşılınvca yalşanan şeyelrden uzak kendimi kavbule koşullanırım. hepsi yalandı, yuıldızlar yalanıd.