büyüye büyüye adını alalı dünya
çılgınlık eklendi ya mahzunlığuma
kulaklarım duyulmayan sesinde
gözlerim hayalindeydi
mendillerim her zaman kırmızı
işte bu kadar senden uzakta
iyice farkediliyordun
at oynatıyordu yokluğun
anlıyordum buydun sen
nam-ı diğer haydutluğun
öylesine yakındın ki her şeye
hep yükseldi kalp atışlarım ve suskunluğum
kana batmış güller gibi saydamlaştı
ifrit kuyuların ortasında kanlı çarşaflar kaldı
işte kalbim
paramparça olsa da ismin buruşmadı