safları sık ve düzgün tutalım

    2.
  1. camide kılınacak namazdan hemen önce hocanın sıklıkla tekrarladığı cümle...

    hoca : alooo... cemaat !
    cemaat: efendim hocam
    hoca : saflari sik ve duzgun tutalim
    cemaat: ok hoca.
    hoca : orda bi kaç tane saf görüyorum
    cemaat: var hocam arkada kalmış zavallı saflar,
    hoca : çaarın onlarıda gelsinler şööle öne doğru, yüzlerini göriim bi.
    cemaat: şiittt... saflar, gelin bööle bak hoca çaarıyo.
    saflar : geliyoruz geliyoruz, ekikikikikiki...

    (bkz: saf)
    6 ...
  2. 6.
  3. ön saflardaki sakallı amcanın arkasını dönerek olayı geriden geriye koordine etmeye calıstıgı durumdur.
    3 ...
  4. 5.
  5. "cemaat dışarda kaldı."
    "araya şeytan girebilir." pek sık duyulan peşi sıra gelecek cümledir.
    3 ...
  6. 1.
  7. imam efendinin gamet getirildikten sonra ayağa kalkmasıyla ağzından bir huşu ile çıkarttığı sinir, korku ve heyecan belirten cümlelerdir. Cuma namazlarında daha sık tekrarlanır, yılda iki defa bayram namazlarında sıkça söylenir duruma gelmiştir.
    2 ...
  8. 4.
  9. akabinde en bi geyik kişi, yanındaki arkadasını tutarak "eheheh safsın işte" diyerek ortamı şenlendirmeye çalışır, başaramaz.
    3 ...
  10. 3.
  11. her namazda imamın tekrarladığı cemaatin bu sözü duymadan doldurmadığı boşluktur.
    1 ...
  12. 21.
  13. (bkz: Safları düzeltin) imamın bu sözü makara konusu olduğu için uydurulmuş yeni bir kelime.

    Doğrusu
    (bkz: safları düzeltelim)
    Safları düzeltmek için en ideal yerdesiniz.
    1 ...
  14. 12.
  15. camilerde bol bol duyduğumuz bir cümledir. aslında oldukça mantıklı. insanlar namaz kılmak istiyorlar ama camide yer yok. içeridekilerin şartlar el verdiği ölçüde toparlanarak dışardaki insanlar için yer açması gerekir bu cümleden sonra. ancak ne var ki bizim camilerimiz de bu olay pek de böyle olmuyor, fazlasıyla abartılıyor.
    saflar yeteri kadar sık ve düzgünken bir bilirkişi, bir kahraman çıkıyor ortaya 'yanaşın yanaşın' diyor. herkes kolkola giriyor ama amcanın içi rahat etmiyor 'yanaşın yanaşın' diyor 'abi' diyorum 'ben öne gidersem secde edemem ki adamın ayaklarına gelirim' 'olsun' diyor 'edebildiğin kadar yanaşın' ve yanaşıyoruz. önümdeki insanlara bakıyorum az önce kollarının birbirine değmesine 1 2 santim kalmış iki adamın arasına bir adam giriyor nasıl oluyor anlamıyorum ama giriyor. sonra başlıyor cuma namazı ve hep birlikte rukuya ve secdeye gidiliyor. hep birlikte derken hocanın tekbiriyle birlikte istem ile yapılan, yapılması gereken bir hep birliktelik değil bu. istem dışı oluyor bu olay zira o kadar sıkışık ki saflar; yandaki seni de kendisiyle beraber tutup rukuya oradan secdeye götürüyor. şimdi korkuyorum ulan acaba benim sevabı bu yandaki mi alıyor diye.
    1 ...
  16. 13.
  17. 20.
  18. kabe imamlarının arapça olarak, inanılmaz bir karizma ile söyledikleri hadis.

    1 ...
© 2025 uludağ sözlük