yolda şöförsüz seyreden araçlardır. bu fotografın detayına inildiğinde ise sürücü abimizin orta şeritte 100 km hızla giderken eğilerek torpido gözünde dünyanın en gereksiz şeyini aradığı anlaşılır.
rock festivaline giden bir otobüs dolusu insanın ki yaklaşık 50 kadar oluyor bu rakam, ankara'dan 12 saat süren yolculuk süresince kaptana uyaraktan oyun ve ankara havalarıyla yolculuk etmesi, yetmemesi, otobüsteki tv'den pavyondan çekilmiş sesli ve görüntülü havalarla yola devam edilmesi. ne yazık ki aynı durumun dönüşte de devam etmesi. bu duruma ben de dahil hiç kimsenin itiraz etmemesi, edememesi.
pazarda ''eminem' e giieeeeelll'' diye bagırarak eminem t-shirt ü satan bi pazarcının, annesinin adı emine olan karadenizli bir türk vatandaşı tarafından öldürülmesi.
yürürken ayakkabısının içine taş kaçan bir adamın eliyle elektrik trafosuna dayanıp ayakkabısını sallaması ve bunun üzerine yoldan gecen baska bir vatandaşın adamı elektrik çarptıgını sanarak adamın kafasına odunla (sopa da olabilir) vurması ve ayakkabısına taş kaçan adamın beyin kanamasından ölmesi.
Köprüyle kıta değiştirmek.
Sınavla öğretmen almak.
Eurovision'a deneyimli şarkıcı göndermek.
Büyük çoğunluğu başka kıtada olmasına rağmen Avrupa Kıtası'ndaymış neşredilmek.
iş makinesinin raylar üzerinde trenle sidik yarışı yapması (sonuç 5 ölü 23 yaralı) , bu konuda tecrübeli ulaştırma bakanının kazadan birkaç saat sonra iftara katılıp nasihat çekmesi, iptal olan tren biletlerinden utanmadan %20 kesinti yapılması.
dolmuşlar modernleştirilmiş versiyon minibüs...
ve dolmuşlardaki ön koltuga oturan ve parayı uzattıgımız insan ve ileride çevirme var bi zahmet çökelim diyen zihniyet.
Gecenin bir yarısı sokakta arkadaşlarınla lak lak yaparken biranda arabadan inen elinde balyoz olan adamların sorgusuz, sualsiz seni durup dururken pataklaması. Sonrasında onların polis olduğu öğrenilince duyulan şok..