başlığı açarsak eğer müslüman olmak = ibadet etmek.
ramazan ayı şeytanın bağlandığı aydır. yani sadece kendi nefsimizle haraket ederiz, bizi ayartan şeytan değildir kendimizdir yani...
eğer kişi ramazan ayında normal zamandan daha çok ibadet ediyorsa ne mutlu onadır. nefsini terbiye edebilmiş bir insandır. allah'ın rahmet kapılarının açıldığı aydır ve affedilmek için uzun bir süre vardır. bizler bunu kullanırız elbette çünkü ramazan ayı bize verilmiş lütuftur. normalde hangimiz hergün oruç tutarız? çok fazla olmasak gerek ama ramazan ayında 30 gün oruç tutuyoruz. yani şimdi ramazan ayında müslüman olmamak için oruç mu tutmayalım teravihe mi gitmeyelim?
tanrı ve kuldan başkasını ilgilendirmeyecek olandır. çünkü tanrı' nın kuralları çerçevesinde insan kendi seçimlerini yapmaktadır, bu da başkasını ilgilendiremez.
(bkz: tanrı ve kulun arasına kimse giremez)
edit: sevabın da günahın da sorumluluğu insana aittir. tanrı' nın karşısında hesabı verecek olan odur.
(bkz: sen mi karar vereceksin) Kişilerin müslüman olup olmadığının kararını verecek olanın bizler olmadığı gerçeğini bilerek hiç kimsenin söylememesi gereken bir deyiştir.
onyargidir. kimsenin inanci bir baskasini ilgilendirmez. sen kimsin? sadece ramazanda oruc tutan da bir kul sen de allah'in bir kulusun. yargilamak allah'a kalmistir. kimin cennetlik oldugunu ondan baska hic bir varlik bilemez. imanla paranin kimde oldugu belli olmaz.
herkesi ve kendini kandırabilmek fakat allah'ı kandıramamaktır. herkesin dini de kendinedir. ne yani adam zaten normalde içiyo ramazan da içmiyo diye suçlu mu oldu? bu da olayın farklı bir açısıdır.