bazen tek başıma içimden özellikle de otobüslerde bir konu başlatıp sanki birisiyle konuşuyormuş gibi gerçekten konuşuyorum. bildiğiniz içimden birisiyle konuşuyorum tartışıyorum falan. gayet de mantıklı konuşuyorum aslında. ya da biriyle bir konu konuşmadan önce eğer böyle bir konu açılsa nasıl karşılık veririm diyerek saatlerce hazırlık yapıyorum çok entresan.
yorgun bir günün akşamında uykuya dalıp kısa sürede uyandığında deprem oluyormuş gibi sallandığını hissetmek. beden yorgunluğundan kaynaklanıyor gibi duruyor.
bunlardan ilki 8 kere hapşırmak, diğeri ise tam uykuya dalacakken bir yerden düşermiş gibi hissedip uyanmak.
(hoş ben bunu epey araştırdım bir çok kişi de aynı şeyi yaşıyormuş hatta çok garip yerlere çekenler var ruh geziyormuş vs. Olaylar olaylar*)
izledigim filmlerin konusunu, oyuncularini vs hatirlamamam. hatirladigim tek sey filmin guzel olup olmadigi.
mesela arkadasim bana pulp fiction'i soruyor, ben de aaa evet cok guzel film diyorum izle mutlaka; ama konusunu sorunca kaliyorum oyle nasildi lan bu film diye. (evet ornek vermesem asla anlamayacaktiniz)
neyse ama bugun bunun sadece bana olmadigini anlamis oldum, hismis megersem.
fenerlilerin 6-0 ın bokunu çıkarması ve gına gelmesi. yıllardır konuşulan 1 maç. bizim uefa dan çok konuşuluyor. acaba bu bıkkınlık hissi sadece bende mi?