galatasaray'ın kadıköy için giriştiği zorlu ve kutsal mücadelesinde, fc bordeaux karşısında ki futboluyla gönülleri feth etmiş lakin, aynı başarıyı hamburger'e karşı gösterememiş, galatasaray'ın süper starıdır.
19 mart 2009 galatasaray hamburger sv maci ilk yarısında topu kaleciyle karşı karşıya, son derece rahat ve 3 metre mesafelik bir pozisyonda iken yaklaşık 30 metre yukarı dikebilmiş futbolcudur.
çok ciddi söylüyorum, uğraşsam dahi yapamam, mutlaka o top kaleye girer yada kaleciden döner.
84 doğumlu nereden baksanız 8-10 sene daha futbol oynayacak futbolcudur.gidişat öyle gösteriyorki bu kalan 8-10 senesini yine galatasrayda,yine taraftarı kahrederek,yine uzaktan şut çekmeye çabalayarak geçirecektir.bundan kurtuluş olacağını düşünmüyorum.yeteneği kısıtlı diye ona da kızmıyorum*.inancım bu adamın galatasaray'a yakışmadığını gören bir teknik direktörün geleceğidir.yoksa sabri gerek şutları,gerek kademeye girememeleriyle bizleri kanser edecektir.
duyguları olan ve gururu kırılabilen bir insan olduğu unutulan futbolcu. hakkında yapılan sığ ötesi, gerzekçe yorumlar ise hala birilerinin tam manasıyla büyümediğinin işaretidir. şurada adamın üzerine ciddi anlamda futbol konusunda eleştiri getiren 3-5 yazar var, onun dışındakilerin alayı içi boş geyik, şafşata peşinde. hayır yeri geldi biz de ufak ufak eğlendik ama cidden bokunun da bokunun çıkarılmasına gerek yok. ne kadar kötü bir futbolcu olursa olsun*, buradakiler gibi artık şahsi hakarete giren yorumları(!)* da hiç ama hiç haketmemektedir. kendinizi annesinin yerine koyun, ve bunların hepsini okuduğunuzu düşünün. yok saçıymış, yok ortasıymış, yok berberiymiş, hakikaten bsg. azıcık insaf.
Türkiye de futboldan pek çakılmadığından pek beğenilmeyen futbolcu. Sabrinin mevkiisi sağ bek değildir, ama o yine de orada pek sırıtmamaktadır. Sabri futbola ilk başladığında orta sahada oynuyordu ve çok etkiliydi, müthiş pres yapıyordu. Ama kendini komik zanneden türkiye gençliği , espri sıkıntısı çekildiğinde sabriye sarılmaktadır, hedef tahtasıdır. Bir diğeri için ;
Iddaa'da galatasaray vs. x oyununda 1'i isaretlemeden once galatasaray'in o gunku kadrosunda olup olmamasi arastirilmasi gereken kisilerdendir. milan baros'un da onun yoklugunda daha az sacmaladigi gercegi 6 mart 2009 galatasaray bursaspor macinda tarafimdan gozlemlenmistir.
hakkında galatasaray trübünlerinde geçen bir diyolog oluşmuş anlatanın yalancısıyım.
*sabri yi geçen bakırköy de işkembeciye girerken gördüm. yanında kız vardı ama valla o kızla bu halimle ben bile çıkmam o kadar çirkin.
- sabri kız bulduğuna dua etsin.....
hakaret sayılabilen bir isim. oysa çok şirin ve temiz görünümlü bir insan kendisi.
geçen birisine "sen sabri sarıoğlu'na benziyorsun" dedim, bi dayak yemediğim kaldı. anlamadım.
bozuk saat gibidir. bozuk saat günde 2 an doğruyu gösterir; sabri sezonda 2 defa doğru işler yapar. genel verim itibarıyla bu katlanılabilir mi? cevap büyük oranda hayırdır.
bordeaux'a son dakikada attigi bir adet sikerim hayati vurusuyla takimimiza turu getiren isim olmustur. ama kendisi 1 mac kazandirip 10 mac kaybettirdiginden, attigi golun benim kendisinin kazmaligi hakkindaki dusuncelerimde en ufak bir degisiklik yaratmamis ve dolayisiyla kendisinden hala nefret etmekte oldugum galatasaraya yakismayan sol bek.
bordeaux'a attığı son dakika golüyle rahat rahat galatasaray'a 2 sene daha kazık çaktıgını söyleyebileceğimiz futbolcu. sevinsin kendisi. zira formayı yere atıp taraftara s.ktir ceken bi futbolcu ancak böyle pacayı yırtabilirdi. lanet olsun.