yeterince iyi alınamamış bir uyku,kaçırılan sabah kahvaltısı,trafik çilesi ve neticesinde işe geç kalınmasıyla patorununuz tarafından uyarılmanız şeklindeki edimlerin entry'e dönüşmüş hali.
evden çıkışınızdan itibaren başlayan tersliklerin iş yerinizde de devam etmesi üzerine her ne kadar sakinliğinizi korumaya çalışsanızda , sizin gibi günü kötü başlayan kişilerle bir arada vakit geçirdiğinizden işe mutlu başlayamazsınız , başlasanız bile sürdüremezsiniz .
sabah evden çıkarken can çekişen bir hamam böceği ile karşılaşıp kapıyı açtığınız gibi geri kapatırsınız . derin bir nefes alıp "- bugün kötü geçemez ! " diye kendinize telkin verip kapıyı açıp çıkarsınız . kafanızda bir yığın düşünce ile 15 dk.lık klasik ev-durak arası yolu yürümeye başladığınızda 5-6 adet öldürülmüş sümüklü böcek gördüğünüzde , miğdeniz ayağa kalkmış olsa bile siz yine nefes alıp yolunuza devam edersiniz. * minibüse bindiğinizde bir türlü balgamını atamayan yaşlı dede ne kadar sinirlerinizi bozan sesler çıkarsada kulaklarınızı tıkarsınız . çünkü iş yerine geldiğinizde insanlar sizden aynı anda birden fazla iş istediklerinde bile gülümsüyor olmalısınız . bunlar işe mutsuz başlamamasebebi olamaz-mış (!) **
gece kuzu gibi erken yatsa da(10-11 civarı) sabah yine işe geç kalır insan. dolayısıyla gecenizi erken yatıp boşu boşuna harcamayın. alışmakla ilgili birşey bu. işleri yolunda giden patron dışında hangi insan sabah işe mutlu başlar ki zaten? tavsiyem şudur ki sabah uyandığınızda o gün işten geldikten sonra yine şuanki gibi burada özgür olacağınızı şuan ve gün içinde sürekli hatırlatmak kendinize.