cehennem var. ateş dayanılmaz. adalet tecelli edecek evet, allah rahmetini en üst seviyede kuppanacak evet. ancak herşeye rağmen ateşi arzular derecesinde yaşıyoruz, olmaz kardeşim.
Öleceğimizi biliyoruz ancak inanmıyoruz. Resmen zırvalık. Hep başkalarının ölümünden sonrası için planlar yapılıyor. Ya peki sen gittiğinde kalanlar ne yapacak?
fayda sağlayacağı düşünülerek bir araya gelinen insanlardan, umulan bulunamadığında uzak kalınıyorsa; uzak kalınan kişinin değil uzak kalanın karakterinde sorun var demektir.
Hani komşuya gidersin de su doldurman gerekir. O pompaya bir kere basarsın fırk fırk diye ses çıkar sonra sen hemen birkaç kez daha basarsın da sonra su birden fazla gelir de taşar. Ama evinde aynı işlemi kusursuz yaparsın. Başkasının damacanası sana farklı gelir. Böyle bir şeyler işte. Sen ne anlarsın paslı inşaat demiri.
Herkesin kafa yapısını kendimizle aynı sanıyoruz. Olaylara kattığımız yorumların doğruluğundan o kadar eminiz ki başkalarına da bunu kabul ettirmeye çalışıyoruz. Yapmayın.
Herkes farklı düşünebilir, görebilir. En doğru her zaman biz değiliz. Dinlemeyi, anlamayı öğrenmek lazım.
öyle düşünceler geçiyo ki kafamdan , öyle hisler yokluyo ki kalbimi, kalbim pqtlıcak, göğsüm sıkışıyor. umarım hiçbir kıza bu efkarı yaşatmamışımdır. berbat bişey çünkü, tanımı da yok ilacı da.
insanlar gider, şehirler öksüz kalır. Uyursan sabah olur. Uyumazsan da sabah elbet olur. Sevgililer sarılırlar, ortam müsaitse soyunurlar. Maç 90 dakika sürer, hakem elbet küfür yer. Bir yağmur damlası düşer, yıldızlar gece olunca görünür. Ali, Ayşe’yi sever, ben gitme diye ayaklarına kapanırım.
Hayat düşüş ve sonrasında ki tırmanışlardan ibarettir. Düşersin ve bir noktada durursun sonra tekrar özlemle tırmanırsın ve sonra tekrar düşersin. Bütün ömür bu düşüş ve tırmanışlar arasında geçer durur.
doğuştan tutkulu ve manyaksanız; ne kadar romantik olursanız olun, hiçbir şey ve hiç kimse için özünde niteliksel minimalist hayatlara kapılabileceğinize kendinizi inandırmaya çalışmayın. bu nafile bir çaba. insan kendini bile bir yere kadar kandırabilir. aklen, kalben, ruhen ve bedenen kendinize yaptığınız tüm ihanetlerden vaz geçip , tüm renklerinizi cesurca kucaklayın. bu yolda attığınız her adım sizi gerçekten özgür ve mutlu yaparken; zaman hem su gibi akacak hem de her salise sizinle olacak ... make the life wild again !..
