sözlük yazarlarının sevdiği şiirler

entry1812 galeri42
    205.
  1. sözlük formatını ziktim
    acaba ben nettim
    silinirse bu başlık
    bişi uyduramadım idare edin...

    ver ekişleri ver
    gidince görürsün başlık
    sonra bir de bakarsın
    ahan da sıçtık...
    4 ...
  2. 206.
  3. Kireç badanalı duvara,
    kömürle adını yazdım
    bir gemi resmi çizdim üstüne
    balıklarını dizdim
    gemi aldı götürdü seni
    tükürdüm mavisine,
    sildim denizlerini bozdum

    -oktay rıfat horozcu-
    0 ...
  4. 205.
  5. mutluluğa hep geç kalırım
    hep erken giderim mutsuzluğa
    ya herşey bitmiştir çoktan
    ya hiç bir şey başlamamış
    öyle bir zamanına geldin ki yaşamın
    ölüme erken seviye geç
    yine gecikmişim bağışla sevgilim
    seviye on kala ölüme beş.

    aziz nesin
    0 ...
  6. 204.
  7. seni düşünmek güzel ümitli bir şey,
    dünyanın en güzel sesinden en güzel şarkıyı dinlemek gibi..
    fakat artık ümit yetmiyor bana,
    ben şarkı dinlemek değil,söylemek istiyorum..

    nazım hikmet ran
    0 ...
  8. 203.
  9. izmir sessiz,
    izmir yorgun,
    izmir durgun..
    izmir halimi biliyor sanki!
    O yüzden ne yazı yaşıyor bugün, ne de kışı..
    Bulutlar şubattan kalma silik,
    Yakıcı güneş temmuzdan..
    Biri yalnızlıktan hüzün getirmiş,
    Öteki aşktan bir tutam ümit..
    Yalnızlığımla daha anlamlı,
    Ayrılığımla daha yorgun bir izmir...

    ***********

    Kimin yazdığını bilmememe rağmen çok sevdiğim bir şiirdir..
    1 ...
  10. 202.
  11. --spoiler--
    ağlasam sesimi duyar mısın mısralarımda. dokunabilir misin. gözyaşlarıma,ellerinle? bilmezdim şarkıların bu kadar güzel. kelimelerinse yetersiz olduğunu
    --spoiler--
    0 ...
  12. 201.
  13. yaşam bir ıstaka
    gelir vurur ömrünün coşkusuna
    hani tutulur dilin
    konuşamazsın!

    tırmandıkça yücelir dağlar
    sen mağlupsun sen ıssız
    ve kalbinde kuşların gömütlüğü
    tutunamazsın...

    eloğlu sevdalardan dem tutar
    aşk büyütür yıldızlardan
    yasak senin düşlerin
    dokunamazsın...

    birini sevmişsindir geçen yıllarda
    açık bir yara gibidir hâlâ
    hâlâ ne çok özlersin onu
    ağlayamazsın...

    yolunda köprüler çürür
    sesin, sessizlik sanki bir uğultuda
    savurur hayat kül eyler seni
    doğrulamazsın!

    yapayalnız bir ünlemsin
    dünyayı ıslatan şu yağmurlarda
    herşey çeker ve iter
    anlatamazsın...

    yaşam bir ıstaka
    gelir vurur işte ömrünün coşkusuna
    sesinde çığlıklar boğulur ama
    bağıramazsın...

    sonra vakt erişir, toprak gülümser sana
    upuzun bir ömrün ortasında
    ne hayata ne ölüme
    yakışamazsın!

    yazdırmalısın mezar taşına:
    ey hayat, sen şavkı sularda bir dolunaysın
    aslında hiç olmadım ben bu oyunda
    ömrüm beni yok saysın...

    yılmaz odabaşı
    0 ...
  14. 202.
  15. lavinia. sanırım önümüzdeki bir kaç ayıma belki de yılıma hatta belki de hayatıma damga vuracak bu şiir.
    0 ...
  16. 201.
  17. 200.
  18. Kerem Gibi

    Hava kurşun gibi ağır! !
    Bağır
    bağır
    bağır
    bağırıyorum.
    Koşun
    kurşun
    eritmeğe
    çağırıyorum...

    O diyor ki bana:
    — Sen kendi sesinle kül olursun ey!
    Kerem
    gibi
    yana
    yana...

    «Deeeert
    çok,
    hemdert
    yok»
    Yüreklerin
    kulakları
    sağır...
    Hava kurşun gibi ağır...

    Ben diyorum ki ona:
    — Kül olayım
    Kerem
    gibi
    yana
    yana.
    Ben yanmasam
    sen yanmasan
    biz yanmasak,
    nasıl
    çıkar
    karanlıklar
    aydınlığa..

    Hava toprak gibi gebe.
    Hava kurşun gibi ağır.
    Bağır
    bağır
    bağır
    bağırıyorum.
    Koşun
    kurşun
    eritmeğe
    çağırıyorum..

    Nazım Hikmet
    1 ...
  19. 199.
  20. bana bir varmış de
    bir varmış yokmuş deme
    içime dokunuyor.

    (bkz: can yücel)
    2 ...
  21. 198.
  22. ben
    senden önce ölmek isterim.
    gidenin arkasından gelen
    gideni bulacak mı zannediyorsun?
    ben zannetmiyorum bunu.
    i̇yisi mi,beni yaktırırsın,
    odanda ocağın üstüne korsun
    içinde bir kavanozun.
    kavanoz camdan olsun,
    şeffaf, beyaz camdan olsun
    ki içinde beni görebilesin
    fedakarlığımı anlıyorsun
    vazgeçtim toprak olmaktan,
    vazgeçtim çiçek olmaktan
    senin yanında kalabilmek için.
    ve toz oluyorum
    yaşıyorum yanında senin.
    sonra, sen de ölünce
    kavanozuma gelirsin.
    ve orada beraber yaşarız
    külümün içinde külün
    ta ki bir savruk gelin
    yahut vefasız bir torun
    bizi ordan atana kadar...
    ama biz
    o zamana kadar
    o kadar
    karışacağız
    ki birbirimize,
    atıldığımız çöplükte bile zerrelerimiz
    yan yana düşecek.
    toprağa beraber dalacağız.
    ve bir gün yabani bir çiçek
    bu toprak parçasından nemlenip filizlenirse
    sapında muhakkak
    iki çiçek açacak :
    biri sen
    biri de ben.
    ben
    daha ölümü düşünmüyorum.
    ben daha bir çocuk doğuracağım
    hayat taşıyor içimden.
    kaynıyor kanım.
    yaşayacağım, ama ,çok, pek çok,
    ama sen de beraber.
    ama ölüm de korkutmuyor beni.
    yalnız pek sevimsiz buluyorum
    bizim cenaze şeklini.
    ben ölünceye kadar da
    bu düzelir herhalde.
    hapisten çıkmak ihtimalin var mı bugünlerde?
    içimden bir şey :
    belki diyor
    0 ...
  23. 197.
  24. Hani söz vermiştik,alemi ervahta,
    Belâ demiştik elestü Birabbiküm sualine,
    Yaratıcı,rızık verici ve yegane kanun koyucu olarak
    Allahtan başka ilah , önder olarakta onun resulünden başkasını tanımıyacaktık.
    Hani söz vermiştik...

    Hani söz vermiştik,

    Erkamın evinde hangi şart ve ortamda olursa olsun,
    ilayı Kelimetullah misyonunu yürütecek,
    Musibetlerden yılmayacak
    Hiçbir tehditten korkmayacak,
    Gerekirse ölümlerin en güzeline talip olacaktık

    Hani söz vermiştik Akabe tepesinde...

    Kendimizi ve ailemizi koruduğumuz gibi,
    Kanımızla,malımızla ve canımızla koruyacaktık resulullahı,
    Hani söz vermiştik akabe tepesinde...
    Doğru olan herşeyde resule itaat edecektik.
    Rabbani davayı elden ele gönülden gönüle
    Balçıkla sıvanmayan hakikat güneşini cihadsız ve şehadetsiz bırakarak lekelemeyecektik...

    Hani söz vermiştik medinede ,

    Dünya kardeşliğinin en güzel teşekkül etmeye başladığı medinede,
    Kıyamete kadar tüm müslümanlar kardeş olacaktı ve bizler,
    Ve Bizler muhakkak ki müminler kardeştir fermanı ilahısına gönülden bağlanacak,
    Vücudun azaları gibi,birbirimizin derdiyle dertlenip sevinçlerimize ortak olacak,
    Komşusu açken tok yatan bizden değildir düsturuna ,
    Evrensel komşuluk bildirisine
    Kardeşliğin en alt eşiği olarak bakacaktık.

    Hani söz vermiştik rıdvanda,

    Başımızı tutamayan ellerimizi kökünden kurutacaktık.
    Nemlenmemiş bir gözü,
    Yara almamış ,çile çekmemiş bir bedeni mevlaya sunmayacaktık
    Mücadelesiz ve vuslata özlemsiz geçen bir günü yaşanmamış kabul edip,
    Doğarken nişanlandığımız ölümle ,
    Cihad masasında şehadet gömleğini giyerek,
    Nikahlanacağımız günün hasretiyle yanıp tutuşacaktık,

    Hani söz vermiştik...

    Ayaklarımızı vura vura mekkeye girerken,
    Dinime namusuma göz diken zalimler tekrar iş başına gelirse,
    Mukaddes beldelere ebreheler tekrar saldırırsa,
    Bizde kanatlanıp uçacak,mevlamızın ebabil kuşları olmaya talip olacaktık.

    Hani söz vermiştik veda haccında resulullaha,

    Cahiliye adetlerini bir daha diriltmemek üzere kökünden kurutacaktık,
    Miras bırakılan emanetlere sımsıkı sarılacak,
    Ahkam-ı kuraniyyeyi tüm dünyaya hakim kılacaktık,
    Ahde vefa gösteremedik ALLAHIM,
    Zihinlerdeki hatırasını çoktan silmiştik,
    Şehadet mi?
    Çok uzaktı bizden,tanımıyorduk onu,
    Sözlüklerimizden bile çıkarmıştık.
    Çile çekmeye yanaşmadık,öyle eğildik,öyle eğildik ki,
    Doğrulacak ne bir belimiz,kaldıracak ne bir başımız kaldı,
    Utanıyoruz ALLAHIM.

    Nemlenmemiş bir gözle yara almamış bir bedenle huzuruna varmaya
    Utanıyoruz,...
    Ahde vefa gösteremedik ALLAHIM bunu biliyoruz,
    Ama şunuda biliyoruz ki
    Rahmet deryanda ufacık bir damlayız,
    Yüzümüz yerde ama
    AFFET ALLAHIM AFFET.....
    0 ...
  25. 196.
  26. I love your eyes, my darling friend,
    Their play so passionate and brightening
    When a sudden stare up you send
    And like a heaven-blown lightning
    It'd take in all from end to end
    But there's more that admire;
    Your eyes when they're downcast
    In bursts of love-inspired fire,
    And through the eyelash goes fast
    A Somber, dull call of desire..*
    1 ...
  27. 195.
  28. Kırılgan bir çocuğum ben
    Yüreğim cam kırığı
    Bütün duygulardan önce
    Öğrendim ayrılığı
    Saldırgan diyorlar bana
    Oysa kırılganım ben
    Gözyaşlarım mücevher
    Saklıyorum herkesten
    Ürküyorlar gözümdeki ateşten
    Ürküyorlar dilimdeki zehirden
    Ürküyorlar o dur durak bilmeyen
    gözükara cesaretimden
    Diyorlar: Bir yanı sarp bir uçurum,
    Bir yanı çılgın dağ doruğu.
    Oysa böyle yapmasam ben
    Nasıl korurum içimdeki çocuğu?
    Bir yanım çılgın nar ağacı
    Bir yanım buz sarayı ...

    Murathan Mungan
    0 ...
  29. 194.
  30. Senin Korkularını Benim inceliğimi

    Ayrılık ne biliyor musun?
    Ne araya yolların girmesi,
    ne kapanan kapılar,
    ne yıldız kayması gecede,
    ne ceplerde tren tarifesi,
    ne de turna katarı gökte.

    insanın içini dökmekten vazgeçmesi ayrılık!

    ipi kopmuş boncuklar gibi yollara döktüğü gözlerini,
    birer damla düş kırıklığı olarak toplaması içine.
    Ardında dünyalar ışıyan camlar dururken,
    duvarlara dalıp dalıp gitmesi.
    Türküsünü söylecek kimsesi kalmamak ayrılık.
    Saçına rüzgar, sesine ışık düşürememek kimsenin.
    Çiçekçilerden uzağa düşmesi insanın yolunun.
    Güneşin bir ceza gibi doğması dünyaya.
    iki adımdan biri insanın, sevincin kundakçısı,
    hüznün arması ayrılık.

    O küçük ölüm!

    Usta dokunuşlarla bizi büyük ölüme hazırlayan.

    Ayrılık, o köpüklü öpüşlerin ardından gidip ağzını yıkadığında başlamıştı.
    Ben bulutları gösterirken,
    bulmacanın beş harfli yemek sorusuna; yanıt aramanla halkalanmış,
    Aşkın şarabının ağzını açtım, yar yüzünden içti murt bende kaldı
    türküsü tenimde düğümlenirken, odadan çıkışınla yolunu tutmuş,
    Dağlarda öldürülen çocukların fotoğraflarını bir kenara itip,
    bu eteğin üstüne bu bluz yakıştı mı?
    diye sorduğunda varacağı yere varmıştı çoktan.

    Şimdi anlıyormusun gidişinin neden ayrılık olmadığını,
    bir yaprağın düşmesi kadar ancak, acısı ve ağırlığı olduğunu.
    Bir toplama işleminin sonucunu yazmak gibi bir değer taşıdığını.
    Boşluğa bir boşluk katmadığını, kar yağdırmadığını yaz ortasında....

    Ne mi yapacağım bundan sonra?

    Ayak izlerimi silmek için sana gelen bütün yolları tersinden yürüyeceğim önce.
    Şiir yazmayacağım bir süre,
    Fotoğraflarını güneşe koyacağım, bir an önce sararsınlar diye.
    Hediyelik eşya satan dükkanların önünden geçmeyeceğim.
    Senin için biriktirdiğim yağmur suyunu, bir gül ağacının dibine dökeceğim.
    Falcı kadınlara inanmayacağım artık.
    Trafik polislerine adres sormayacağım,
    Geleceğe ışık düşüren bir gülüşle gülmeyeceğim kimseye....

    Ne yapacağımı sanıyorsun ki?

    Tenin tenime bu kadar sinmişken,
    ömrüm azala azala önümden akarken,
    gittiğin gerçek bu kadar herkese benzerken..
    Senin korkularını, benim inceliğimi doldurup yüreğime,
    bıraktığın boşluğu yonta yonta binlerce heykelini yapacağım.

    Şükrü Erbaş
    0 ...
  31. 193.
  32. 192.
  33. (bkz: fahriye abla)

    anlatılanı bire bir yaşamasam dahi bana, sanki önceden bir fahriye ablam varmış da ondan uzaklaşmışım hissi veren ilginç ve bana göre hüzünlü* bir şiirdir.**
    0 ...
  34. 191.
  35. Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ.
    Amerikan emperyalizminin yarı sömürgesiyiz, dedi Hikmet.
    Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ."
    Bir Ankara gazetesinde çıktı bunlar, üç sütun üstüne, kapkara haykıran puntolarla,
    bir Ankara gazetesinde, fotoğrafı yanında Amiral Vilyamson'un
    66 santimetre karede gülüyor, ağzı kulaklarında, Amerikan amirali
    Amerika, bütçemize 120 milyon lira hibe etti, 120 milyon lira.
    "Amerikan emperyalizminin yarı sömürgesiyiz, dedi Hikmet
    Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ."

    Evet, vatan hainiyim, siz vatanperverseniz, siz yurtseverseniz, ben yurt
    hainiyim, ben vatan hainiyim.
    Vatan çiftliklerinizse,
    kasalarınızın ve çek defterlerinizin içindekilerse vatan,
    vatan, şose boylarında gebermekse açlıktan,
    vatan, soğukta it gibi titremek ve sıtmadan kıvranmaksa yazın,
    fabrikalarınızda al kanımızı içmekse vatan,
    vatan tırnaklarıysa ağalarınızın,
    vatan, mızraklı ilmühalse, vatan, polis copuysa,
    ödeneklerinizse, maaşlarınızsa vatan,
    vatan, Amerikan üsleri, Amerikan bombası, Amerikan donanması topuysa,
    vatan, kurtulmamaksa kokmuş karanlığımızdan,
    ben vatan hainiyim.
    Yazın üç sütun üstüne kapkara haykıran puntolarla :
    Nâzım Hikmet vatan hainliğine devam ediyor hâlâ.
    Nazım Hikmet.
    0 ...
  36. 190.
  37. seni seviyorum demek isterdim
    ölesiye bir duyguyla,
    taparcasına dil dökmek
    ve saçlarım ağarmadan söylemek isterdim

    seni sarmak isterdim sonsuzlukla
    delicesine sevmek
    bir sarhoş gibi adını sayıklamak
    ve bağırarak kollarında ölmek isterdim

    ahmet kutsi tecer
    0 ...
  38. 189.
  39. ağlasam sesimi duyar mısınız mısralarımda
    dokunabilir misiniz gözyaşlarıma ellerinizle,
    bilmezdim şarkıların bu kadar güzel,
    kelimelerinse kifayetsiz olduğunu,
    bu derde düşmeden önce.
    bir yer var biliyorum
    herşeyi söylemek mümkün
    epeyce yaklaşmışım, duyuyorum
    anlatamıyorum.
    1 ...
  40. 188.
  41. Aziz Nesin-Bağışla,

    "...Yine geç kalmışım bağışla sevgilim
    Sevgiye on kala ölüme beş"
    0 ...
  42. 187.
  43. emperyal oteli- attila ilhan.
    vurdun kanıma girdin, kabulümsün..
    0 ...
  44. 186.
  45. Her seyin siradanlastigi bir dünyada
    bazen kaybetmek en dogru seçimdir.
    Ve o dünyada en yerinde tercih; vazgeçistir.
    2 ...
  46. 185.
  47. murathan mungan - kilit taşı

    ve en sevdiğim yeri..

    bunca yil ölümün kulaginda sakli kalmis masal
    hep dünmüs gibi zamanin kalbinde tasinan karanlik takvim
    sayfasini açar, saatini seçer
    büyük konusmasin hiçbir sifre
    hayat kelimelerden daha büyük
    günes saatiyle döner bir gün
    herkesin yasaminin zeminine dösenmis agir, yekpare kilit tasi
    kendi elimizle açilir kaç yildir esiginde bekledigimiz büyük kapi
    herkes intihar ettigimizi sanir
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük