sözlük yazarlarının sevdiği şiirler

entry1812 galeri42
    351.
  1. uykulu gecelerimin neşeli şarkısısın sen...

    ay seni söyler, yıldızlar seni dinler...

    karanlık korkularımın yeşil gözlü aydınlığısın sen...

    aşk seni söyler, ayrılık seni dinler...

    idam sehpamın sırma saçlı ipisin sen...

    hayat seni söyler, ölüm seni dinler..
    2 ...
  2. 352.
  3. Bir Ayrılış Hikayesi

    Erkek kadına dedi ki:
    - Seni seviyorum,
    ama nasıl?
    avuçlarımda camdan bir parça gibi kalbimi sıkıp
    parmaklarımı kanatarak
    kırasıya,
    çıldırasıya...
    Erkek kadına dedi ki:
    - Seni seviyorum,
    ama nasıl?
    kilometrelerce derin, kilometrelerce dümdüz,
    yüzde yüz, yüzde bin beşyüz
    yüzde hudutsuz kere yüz...
    Kadın erkeğe dedi ki:
    - Baktım
    dudağımla, yüreğimle, kafamla;
    severek, korkarak, eğilerek,
    dudağına, yüreğine, kafana.
    Şimdi ne söylüyorsam
    karanlıkta bir fısıltı gibi sen öğrettin bana...
    Ve artık
    biliyorum:
    Toprağın
    Yüzü güneşli bir ana gibi
    En son, en güzel çocuğunu emzirdiğini...

    Fakat neyleyim
    saçlarım dolanmış
    ölmekte olanın parmaklarına
    başımı kurtarmam kâbil
    değil!
    Sen
    yürümelisin,
    yeni doğan çocuğun
    gözlerine bakarak...

    Sen
    yürümelisin,
    beni bırakarak...

    Kadın sustu.

    SARILDILAR

    Bir kitap düştü yere...
    Kapandı bir pencere...

    AYRILDILAR... nazım hikmet ran.
    1 ...
  4. 353.
  5. ---mehmet akif ersoy--
    "zulmü alkışlayamam, zalimi asla sevemem;
    gelenin keyfi için geçmişe kalkıp sövemem.
    biri ecdadıma saldırdı mı,hatta boğarım!...
    -boğamazsın ki!
    -hiç olmazsa yanımdan kovarım.
    üç buçuk soysuzun ardından zağarlık yapamam;
    hele hak namına haksızlığa ölsem tapamam.
    doğduğumdan beridir, aşığım istiklale;
    bana hiç tasmalık etmiş değil altın lale!
    yumuşak başlı isem, kim dedi uysal koyunum
    kesilir belki, fakat çekmeye gelmez boynum!
    kanayan bir yara gördüm mü yanar ta ciğerim,
    onu dindirmek için kamçı yerim, çifte yerim!
    adam aldırma da geç git, diyemem aldırırım.
    çiğnerim, çiğnenirim, hakkı tutar kaldırırım!
    zalimin hasmıyım amma severim mazlumu..."
    --mehmet akif ersoy---
    1 ...
  6. 354.
  7. BAĞLANMAYACAKSIN

    Bağlanmayacaksın bir şeye, öyle körü körüne.
    "O olmazsa yaşayamam." demeyeceksin.
    Demeyeceksin işte.
    Yaşarsın çünkü.
    Öyle beylik laflar etmeye gerek yok ki.
    Çok sevmeyeceksin mesela. O daha az severse kırılırsın.

    Ve zaten genellikle o daha az sever seni,
    Senin onu sevdiğinden.
    Çok sevmezsen, çok acımazsın.
    Çok sahiplenmeyince, çok ait de olmazsın hem.
    Hatta elini ayağını bile çok sahiplenmeyeceksin.
    Senin değillermiş gibi davranacaksın.
    Hem hiçbir şeyin olmazsa, kaybetmekten de
    korkmazsın.
    Onlarsız da yaşayabilirmişsin gibi davranacaksın.
    Çok eşyan olmayacak mesela evinde.
    Paldır küldür yürüyebileceksin.
    ille de bir şeyleri sahipleneceksen,
    Çatıların gökyüzüyle birleştiği yerleri sahipleneceksin.
    Gökyüzünü sahipleneceksin,
    Güneşi, ayı, yıldızları...
    Mesela kuzey yıldızı, senin yıldızın olacak.
    "O benim." diyeceksin.
    Mutlaka sana ait olmasın istiyorsan birşeylerin...
    Mesela gökkuşağı senin olacak.
    ille de bir şeye ait olacaksan, renklere ait
    olacaksın.
    Mesela turuncuya, yada pembeye.
    Ya da cennete ait olacaksın.
    Çok sahiplenmeden, Çok ait olmadan yaşayacaksın.
    Hem her an avuçlarından kayıp gidecekmiş gibi, Hem
    de hep senin kalacakmış gibi hayat.
    ilişik yaşayacaksın. Ucundan tutarak...

    CAN YUCEL
    3 ...
  8. 355.
  9. Ben, Ismail ve Rüstem
    Yilbasini kutluyoruz bu gece
    Ve üçümüz üç kadehten
    Istanbulu yudumluyoruz
    Istanbul zehir zemberek
    Istanbul buruk,Istanbul aci
    Susuz içilmiyor Istanbul
    Mezesiz gitmiyor
    Suyumuz halis tasdelen
    Mezemiz sakiz leblebisi
    Sonra kahir,hüzün ve elem
    Serefe Ismail Serefe Rüstem
    Rüstemin aklinda bir kiz
    Ondokuzunda civelek
    Hey gidi baba Rüstem
    Hey gidi kahpe felek
    Kizin adi müjgan
    Kolej mezunu
    Saçlari sari mi sari
    Gözleri yesil mi yesil
    Rüstem'mis, siirmis, askmis
    Kizin umurunda degil
    Kizin babasi tüccar
    Yani kizin herseyi var
    Rüstem'se fukarami fukara
    Beç on kitap bütün varligi
    Bir kendi bir anacigi
    Kasimpasa'da otururlar
    Iki odali bir evde babadan kalma
    Hadi Rüstem hadi kararip durma
    Çek bir firt daha
    Içkiler benden bu gece mezeler
    dahil
    Serefe Rüstem serefe Ismail
    Ismaili tanir tekmil adem babalar
    Fukara Ismail, garip Ismail
    Onun da baska derdi var
    Geçen ay isinden çikardilar Ismaili
    Içmesinde ne yapsin
    Olacak sey degil
    Karisi meryem, oglu erol, kizi serpil
    Üçkisi onun elie bakar
    Erol bu yil ilkokulu bitirecek
    Serpil enstitüde
    Ddayan Ismail dayan
    Ismail issiz, Ismail parasiz
    ismail'in hali duman
    Bereket meryem baci dikis dikiyor
    Isamle erola serpile bakiyor
    Ismail kica ismail
    Hadi çek bir firt daha
    Serefe serefe
    Ama hangi serefe orasi belli degil
    Bütün serefler kepaze simdi
    Bütün insanlar rezil
    Biz o rezillerden üç kisi
    Hisim gibi çöktük bu gece
    Arabin meyhanesine
    Ben, Rüstem ve ismail
    Istanbulu yudumluyoruz
    kadehlerden
    Istanbulun tuzu kuru bizimki yas
    Yine hanci söylüyor biri plakta
    'Su bizim hesabi gör yavas yavas'
    Ya biz nerede yillaniyoruz
    lan Istanbul
    Asilmistan beter ettin bizi
    Ulan biz böyle olacak adammiydik
    Yiktin, yiprattin eskittin bizi
    Ben, Ismail ve Rüstem
    Hani o bir zaman seni seven kisiler
    Simdi sevmiyoruz artik
    Birak yakamizi
    Yeter Istanbul yeter
    Rüstem sevdigini alsin
    Ismail bir is bulsun
    Birakta herkesin dünyasi
    daha güzel olsun
    Ulan Istanbul
    Ulan Istanbul
    Gözünü sevdigim istanbul
    Sokaklarinda gezdigim
    siirini yazdigim
    Her gecesinde
    Canimdan bezdigim Istanbul
    Güzel Istanbul
    Kahpe Istanbul
    Canim Istanbul
    .
    ÜMIT YASAR OGUZCAN-Rüstem
    1 ...
  10. 356.
  11. Ne ararsın Tanrı ile aramda
    Sen kimsin ki orucumu sorarsın?
    Hakikaten gözün yoksa haramda
    Başı açığa neden türban sorarsın?

    Rakı, şarap içiyorsam sana ne
    Yoksa sana bir zararı, içerim
    ikimiz de gelsek kıldan köprüye
    Ben dürüstsem sarhoşken de geçerim.

    Esir iken mümkün müdür ibadet
    Yatıp kalkıp Atatürk'e dua et...
    Senin gibi dürzülerin yüzünden
    Dininden de soğuyacak bu millet.

    işgaldeki hali sakın unutma
    Atatürk'e dil uzatma sebepsiz
    Sen anandan yine çıkardın amma
    Baban kimdi bilemezdin şerefsiz

    (bkz: neyzen tevfik)
    3 ...
  12. 357.
  13. sÖZCÜKLERi YORMADAN, HiSLERiNi ÖYLESiNE SADE BiR ŞEKiLDE iFADE ETMiŞTiR Ki ŞAiR, BU ŞiiR BELKi DE ONDAN ÇOK GÜZELDiR

    Birden hatırlarsın,
    O da seni - - birden bazan:
    Nerde, ne yapar şimdi
    Parlar bir özlem anılar arasından.

    Bu akşam ne garip sözcük
    Sanki ilk duydum, yadırgıyorum:
    Akşam. Bilmem bulur muyum
    Yollara baksam?

    Söner yangın birazdan
    Yatışır özlem.
    Bir gün karşılaşırız
    Bir gün, bir yarım akşam.

    bEHÇET NECATiGiL - AKŞAM ŞiiRi
    3 ...
  14. 358.
  15. Atilla ilhan-Ayrılık Sevdaya Dahil
    ...çünkü ayrılık da sevdâya dahil
    çünkü ayrılanlar hâlâ sevgili...
    1 ...
  16. 359.
  17. bir çin şiiri

    davacı zengin, davalı yoksulsa
    zenginden yana işler yasa

    davacı yoksul, davalı zenginse
    davalıda kalır yine nizalı arsa

    davacı da davalı da zenginse davada
    özür diler çekilir aradan kadı

    davacı da davalı da yoksulsa, bak,
    sadece o zaman işte yerin bulur hak.

    7. y.y da yazılmış ama bugünü anlatması acı.
    2 ...
  18. 360.
  19. Geldiğimde,
    Notun duruyordu masanın üzerinde.
    Sekizde yatmıştın,
    Saatime baktım sekizi beş geçiyor...
    O gün anladım bu ilişkinin yazgısını,
    Takvim tutmazlığı.
    Aramızda düşman gibi duran zamanı,
    O gün anladım.
    Senin bana erken,
    Benim sana geç kaldığımı...
    murathan mungan
    3 ...
  20. 361.
  21. Öyle bir hayat yaşıyorum ki,
    Cenneti de gördüm, cehennemi de
    Öyle bir aşk yaşadım ki, Tutkuyu da gördüm, pes etmeyi de.
    Bazıları seyrederken hayati en önden,
    Kendime bir sahne buldum oynadım.
    Öyle bir rol vermişler ki,
    Okudum okudum anlamadım.
    Kendi kendime konuştum bazen evimde,
    Hem kızdım hem güldüm halime,
    Sonra de...dim ki 'söz ver kendine'
    Denizleri seviyorsan, dalgaları da seveceksin,
    Sevilmek istiyorsan, önce sevmeyi bileceksin,
    Uçmayı seviyorsan, düşmeyi de bileceksin.
    Korkarak yaşıyorsan, yalnızca hayatı seyredersin.
    Öyle bir hayat yaşadım ki, son yolculukları erken tanıdım
    Öyle çok değerliymiş ki zaman,
    Hep acele etmem bundan,anladım

    Nietzsche
    3 ...
  22. 362.
  23. ne olur kim olduğunu bilsem pia'nın
    ellerini bir tutsam ölsem
    böyle uzak uzak seslenmese
    ben bir şehre geldiğim vakit
    o başka bir şehre gitmese
    otelleri bomboş bulmasam
    içlenip buzlu bir kadeh gibi
    buğulanıp buğulanıp durmasam
    ne olur sabaha karşı rıhtımda
    çocuklar pia'yı görseler
    bana haber salsalar bilsem
    içimi büsbütün yıldız basar
    bir hançer gibi çıkıp giderdim

    ben bir şehre geldiğim vakit
    o başka bir şehre gitmese
    singapur yolunda demeseler
    bana bunu yapmasalar yorgunum
    üstelik parasızım pasaportsuzum
    ne olur sabaha karşı rıhtımda seslendiğini duysam pia'nın
    sırtında yoksul bir yağmurluk
    çocuk gözleri büyük büyük
    üşümüş ürpermiş soluk
    ellerini tutabilsem pia'nın
    ölsem eksiksiz ölürdüm

    attila ilhan
    6 ...
  24. 363.
  25. Sen bilmezsin,
    Başkalarına adınla seslendiğim günlerdi..
    Uzaktın bana
    Duymazdın o yüzden
    Yokluğuna derlenmiş türküleri.

    Oysa sen varken,
    Kanayan gecelere merhem olurdu sesin
    Gülüşün dağıtırdı gözlerimden bulutu
    Ara sıra gelirdin ya?
    Ben o zaman anlardım hangi mevsimi soluduğumu...

    Seninle başlayan bir gün
    Yine seninle biterdi..
    Gecenin bir yarısı
    Şehrin yollarını adımlarken
    Ve bağlarken o geceyi sabaha
    Hayat hiç olmadığı kadar güzeldi..

    Bakışlarında mahsur kaldığımda,
    Deli gibi akardı zaman...
    Ara sıra hüzünler karışsa da sesine
    Gecemizi karartmaya yetmezdi...
    Ve ben ne zaman değsem dudaklarına,
    Yüzüne bambaşka bir iklim gelirdi....

    Sonra gittin...
    Her gün bir takvim yaprağı,
    Düştü umutlarımın arasından...
    Ve durdu gözlerine daldığımda çıldıran zaman!
    Başkalarına,
    Adınla seslendiğim günlerim oldu.
    Gelmedin...
    Şimdi bilmiyorum hangi mevsimi soluduğumu...
    okan savcı *
    1 ...
  26. 364.
  27. Karşımdasın işte...
    Bana bakmasan da oradasın, görüyorum seni.
    Ah benim sevdasında bencil, yüreğinde sağlam sevdiğim.
    Kalbime gömdüm sözlerimi, ceset torbası oldu yüreğim.
    Tıkandığım o an,
    elimi nereye koyacağımı şaşırdığım o an işte,
    aklımdan o kadar çok şey geçti ki takip edemedim.

    Ellerim boşlukta, ben darda kaldım.
    Ellerim buz gibi, ben harda kaldım.

    Bir senfoni vardı kulağımda çalınan,
    bitti artık hepsi...
    Köşeme çekildim, hani hep kaldığım köşeme.
    Bakış açım belli oldu yine.
    Geride kalan, ardından bakar gidenlerin.
    Bir meltem olacak rüzgarım dahi kalmadı benim.
    Dağlara çarptım her esişimde.
    Yollara küfrettim her gidişinde.

    Demiştim sana hatırlarsan:
    "Önemli olan
    'zamana bırakmak' değil,
    'zamanla bırakmamak'tır..."
    Şimdi bana, geçen o zamanın
    Unutulmaz sancısı kalır.

    Gittiğim eğer bensem, söyle bana kimden gittim?
    Sende yoktum zaten ben, ben yine bende bittim...

    Nazım Hikmet RAN
    6 ...
  28. 365.
  29. uzanip yativermis, sere serpe;
    entarisi siyrilmis hafiften;
    kolunu kaldirmis, koltugu gorunuyor;
    bir eliyle de gogsunu tutmus.
    icinde kotulugu yok, biliyorum;
    yok, benim de yok ama...
    olmaz ki!
    boyle de yatilmaz ki! *
    1 ...
  30. 366.
  31. gecenin bir geç vaktinde
    kulelerin dibinde, kemerlerin altında
    dolaştım durdum pırağı…
    gökyüzü karanlıkta altın çeken bir imbik,
    bir simyager imbiği..
    alevi mavi mavi…
    şarl meydanına doğru indim yokuş aşağı…
    orda köşe başında, kliniğe bitişik, bahçe içinde…
    doktor faust’un evi…
    kapıyı çaldım
    doktor evde yok
    mâlum iki yüz yıl kadar önce tavandaki delikten
    yine böyle bir gece çekti aldı onu şeytan…
    kapıyı çalıyorum…
    bu evde ben de senet vereceğim şeytana…
    ben de kanımla imzaladım senedi…
    ne altın istiyorum ondan, ne bilim ne de gençlik…
    hasretlik canıma yetti, pes…
    beni istanbuluma götürsün bir saatlik…

    çalıyorum kapıyı, çalıyorum…
    kapı açılmıyor…
    neden?
    istediğim olmaz iş mi mefistofeles?
    yoksa lime lime ruhum satın alınmaya değmez mi?
    pırağ’da ay doğuyor limon sarısı
    doktor faust’un evi önünde duruyorum
    çalıyorum açılmaz kapıyı gece yarısı...

    nazım hikmet ran
    2 ...
  32. 367.
  33. 368.
  34. can yücel - bağlanmayacaksın.
    2 ...
  35. 369.
  36. 370.
  37. Giderayak işlerim var bitirilecek
    giderayak.
    Ceylanı kurtardım avcının elinden
    ama daha baygın yatar ayılamadı.
    Kopardım portakalı dalından
    ama kabuğu soyulamadı.
    Oldum yıldızlarla haşır neşir
    ama sayısı bir tamam sayılamadı.
    Kuyudan çektim suyu
    ama bardaklara konulamadı.
    Güller dizildi tepsiye
    ama taştan fincan oyulamadı.
    Sevdalara doyulamadı.
    Giderayak işlerim var bitirilecek,
    giderayak.

    nazım hikmet ran
    1 ...
  38. 371.
  39. 372.
  40. ekilir ekin geliriz
    ezilir un geliriz
    bir gider bin geliriz
    beni vurmak kurtuluş mu

    körolasın demiyorum
    kör olma da
    gör beni*
    (bkz: Hasan Hüseyin Korkmazgil)

    Bende tarçın sende ıhlamur kokusu
    Az mı dolandık Başkentin sokaklarında
    Ama işte şölenin kaçınılmaz acısı
    Bizim payımıza düştü sonunda*
    (bkz: cemal süreya)

    iri iri damlalarıyla yağmur üzüm salkımıydı doğum gününde
    senin
    şaşkın ve sırılsıklam durdum önünde senin
    altın kubbeli bir ağaçtın
    denizin ortasında
    ilk ergenlik düşümden geliyorum sana
    bu şehrin bana verdiği en tatlı yemiş en akıllı söz en insan sokaksın
    günlük güneşlik rüzgârım benim
    saçları saman sarısı kirpikleri mavi karım benim*
    (bkz: nazım hikmet)

    Zonguldak yolundayız
    Dağların tepesinden
    Birdenbire denizi göreceğiz
    Denizi gökle bir göreceğiz
    Şimal rüzgârları gelecek uzaktan
    O yolcu, biz yolcu
    Şimal rüzgârlarıyla öpüşeceğiz
    Güneşli bir günde
    Masmavi göreceğiz Karadeniz'i
    Balkaya'dan Kapuz'a kadar
    Karış karış biliriz biz bu şehri
    Eki'nin çiçekli bahçeleri
    Rıhtıma kömür taşıyan vagonlarıyla
    Paydos saatlerinde yollara dökülen
    Soluk benizli insanlarıyla.
    Siyah akar Zonguldağın deresi
    Yüzkarası değil, kömür karası
    Böyle kazanılır ekmek parası*
    (bkz: orhan veli kanık)

    Yum gözünü, kalbine her ân yokluğunu üfür
    Kendinden geçmek iman, kendinde olmak küfür*
    (bkz: necip fazıl kısakürek)

    Yakışmıyor cepheyi terk edişin
    Mert dayanır, namert kaçar sevdiğim
    Fazla sürmez hatanı fark edişin
    Hasret eken , hüsran biçer sevdiğim*
    (bkz: cemal safi)

    bir yüzük yaptım sana güvercin teleğinden
    Bir yüzük bükerek hoşçakal sözcüğünden*
    (bkz: metin altıok)

    Gidersen yıkılır bu kent, kuşlar da gider
    Bir nehir gibi susarım yüzünün deltasında
    Yanlış adresteydik, kimsesizdik belki
    Sarışın bir şaşkınlık olurdu bütün ışıklar
    Biz mi yalnızdık, durmadan yağmur yağardı
    Üşür müydük nar çiçekleri ürperirken*
    (bkz: ahmet telli)

    Bugün yıkığım biliyor musun
    Ezginim, çaresizim, umutsuzum

    Bırakma beni, insanlar kötü
    Bırakma beni korkuyorum

    Bir deli otlar büyüyor içimde
    Sancılıyım, yorgunum, kederliyim
    Bu halini sevdim gitme kal
    Çamurlar çirkefler içindeyim

    Bırakma beni, insanlar kötü
    Bırakma beni korkuyorum*
    (bkz: ümit yaşar oğuzcan)

    resmin rehindir gurbetimde
    gurbetimde sesleri aşındırmış kimliksiz bir kasaba
    ve senin kederini ıslatan o yağmurlar rehin

    alnı özlemle dağınık bir akşam getirdim sana
    sar, büyüt ellerinle, konuk et sıcaklığına
    konuk et kanatları kanatılmış kuşlar getirdim sana*
    (bkz: yılmaz odabaşı)

    Bir anı bile kalmamıştır
    Geceler boyu sevişmelerden;
    Binlerce yıl uzaklardadır
    Binlerce kez dokunduğun ten;
    Yazabileceğin şiirler
    Çoktan yazılıp bitmiştir;
    Ölümdür yaşanan tek başına,
    Aşk iki kişiliktir*
    Güzeller güzeli ömrüm
    Sana gitgide sevdalanıştayım
    Nice emeklerle dokunmuş
    Bir ince, bir nazlı nakıştayım

    Küçük tasalara, tutkulara paydos
    Çünkü evrenle aynı yaştayım
    Başsız sonsuz doyumsuz
    Bir başdöndürücü akıştayım*
    (bkz: ataol behramoğlu)
    3 ...
  41. 373.
  42. atilla ilhan ayrılıklarda sevdaya dahil
    1 ...
  43. 374.
  44. Daha ben ölmeden paylaşın.
    Sabrım zamanım karımın olsun.
    işte boş cüzdanım cebimde,
    Oğullarıma kalsın.

    Dostlara bıraktım türküleri,
    Gözlerimi delikanlılara.
    Hayallerim hepsine yeter,
    Bolca dağıtılsın kızlara.

    Gövdemi şölen ettim böceklere,
    Mezarıma milyonlarca dolsun.
    Özgürlüğü duyardı saçlarım
    Bütün şairlere selam olsun.
    (bkz: cahit külebi-tereke)
    1 ...
  45. 375.
  46. "Susmak aşkın dilidir- diyen sevgili
    konuş şimdi kelimelerine ihtiyacım var" ... den bir kisa alinti:

    ...Tüm piyonlarım tükendi.
    Elimde bir şah...
    Nereye koysam kendine mat çekiyor..
    Cemreler ihanet ediyor adına
    Aslı hükümsüz..
    Kendini bile ısıtmıyor..
    Adım lâl kalıyor zemheri ayazlarına..
    D-üşüyorum..
    Muhaciri değilim gayrı bu Arafın..
    Ne cennet kokabiliyorum ne cehennem yanabiliyorum..
    Kendimsiz bir kent kuruyorum yokluğunun sokağına..
    Baykuşlara sakinlik yapıyor kentimin ıssızlığı...
    Sesine parazit yapan bir sesle yıkılıyorum
    Uğraşma aşk..!
    Kal(n)dıramazsın;
    Kumdan kaleler gibi bir rüzgarlık değil bir cümlelik yıkımlarım..
    Bilmem ki hangi rihter ölçer sarsıntılarımı..
    Artçı sellere verirken sitemimi
    Sana "sus"sarken
    Ölüme "sus"sarken
    Müptelâsıyken kahramanı bıçaklanmış masalların
    Aşk için aşıkları ezip geçmişken
    Susma ömrüm!... Şehâdet getir cinnetime...

    ...devami burdan okunabilir:
    http://www.alemim.de/foru...ilidir-diyen-sevgili.html

    yazan kim bilmiyorum ama ... burdaysa "elma" desin.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük