bir bina var ve bir afetten dolayı orası "şehir" artık. sığınak işte... dün zor bir konuşma yaptığım bölümden bir arkadaşımla o "şehir"de geziniyoruz. dün arkadaşıma onunla eve çıkmamın benim için uygun olmadığını anlattığımdan heralde, rüyamda ev eşyası bakıyoruz yanılmıyorsam. ne olduğunu tam olarak bilmiyorum, çünkü dükkanın kapısında duruyoruz ve içerisi zifiri karanlık olduğundan göremiyorum. annesi geliyor, elinde kahverengi, eski tip bir bavulla.
biraz binadan bahsetmek istiyorum. oldukça kasvetli bir yer. girişi dar, karanlık, kahverengi desenleri olan krem rengi, kirli merdiven var bir sürü. binadaki her şey kahverengi ve siyah; kıyafetlerimiz bile. sadece bir kişi hariç. alışveriş merkezlerinde olan çikolata standları var ya, onlardan var bi tane. stand görevlisi 14-15 yaşlarında, cırtlak mavi t-shirtlü bir erkek çocuğu. ama onunda yüzü kahverengi. yani esmer işte... çikolatalara bakıyorum. hepsi kahverengi; fıstıklı, antep fıstıklı, fındıklı... her çeşidinden alıyorum. cevize benzeyen ama cevizin 4 katı büyüklüğünde bir şey var. bu ne diye soruyorum, "ceviz." cevabını alıp şaşırıyorum, alıyorum bir tane. param az olduğu için sadece bir tane hepsinden... sevgilime götüreceğim onları. sonra çocuk standdan ayrılıyor, onu takip ediyorum. başka bir çikolatacıya gidiyor. kendi sattıklarını beğenmediği için, o oradan çikolata alıyor. aldığı, nestle crunch. neyse diyorum, aldık bir kere...
efendim, rüyamda bir kız bana teklif ediyordu. bildiğin teklif ediyordu. ama ben içten içe kabul etmek istemiyordum (istemiyordum amk, kız çirkindi!).
neyse, evime gittim. ama bir baktım, kızla aynı evde yaşıyoruz. kız gülerek bana yaklaşıyor, ben hemen mutfağa kaçıyorum. kızı kırmadan nasıl teklifini nasıl geri çevirebilirim diye düşünüyorum. aklıma bir sürü fikir geliyor, ama uygulamaktan korkuyorum. bakıyorum kapı aralığından, kız geliyor mutfağa. hemen mutfağın diğer kapısından kaçıp (ki evimde bir adet mutfak kapısı var normalde), salona giriyorum. benim arkamdan salona biri daha giriyor. iri yarı biri. geliyor yanıma ve kızı kırmadan geri çevirmem için tavsiyelerde bulunuyor (nereden girdi bu adam evime demiyorum, dinliyorum adamı). ama şu an adamın anlattıklarını zerre hatırlamıyorum. ancak hiç anlatmadığım bir nokta var. o da şu: bütün bunlar olurken, mutfakta, salonda, evimde, bir ton tanımadığım insan geziyor. ama birine de çıkıp demiyorum ki "evimde ne yapıyorsunuz?". tek düşündüğüm, o kızı reddetmek.
ama olmuyor efendim, nedense bir türlü reddedemeden rüya bitiyor.
hayatımda böyle saçma bir rüya görmedim ama anlatmak istiyorum.
nedendir bilinmez sol kolum kopuyor ve gömleğimin sol kolunu, kolumu tutacak şekilde sarı çamaşır ipi ile bağlıyorlar. neyse ki rüyanın devamını hatırlamıyorum. eğer rüyaya devam etseydim isyan edip ''uyanıyorum lan bir daha uyuyacağım'' diye evi ayağa kaldırırdım.
1.5 yıl önce gördüğüm, bu nedenle bir forumda açtığım bir konudan direk alıntı yaptığım işte bu rüyamdır.
--spoiler--
Şimdi dün telefon aldım nunla bir deneme yapıyoruz ve kız kareşim beni videoya çekiyor.Diyorum ki ''Evet arkadaşlar bugün 10. hobby mi yiyorum fakat bedava yok''... Videoda 3 gün sonra diyo sonra diyorum ki bugün 25. dondurma fakat hala bedava yok.. En sonunda 40 oluyo bu.(Bi de dondurma çubuklarını kameraya gösteriyom bedava yok diye.
Sonra nasıl oluyorsa benim kuzenin eline geçiyor video.Alıyo bunu facebook a upload lıyo.Önce sadece arkadaşalrı falan derken herkes tanıyo bbu videoyu.Hatta ilk 2 günde 2-3 grup açılıyo ''bu çocuğa artık bedava çıksın diyenler'' gibi ve her geçen gün daha da yükseliyo ( Artiz gibi )
Sonra kuzen diyo ki ''Ya b,zim sınıfta 2 kız arkadaş var bunlar seninle tanışmak istiyor bi ara senle ben gidelim onlar da gelcek bi ara buluşalım'' olur diyorum tabi neyse gidiyoruz bi kcafeye. Bi kız diyo ki hadi dondurma alalım.Sonra video başlıyo tabi ben konuşuyorum ve ;
''evet arkadaşlar şuan arkadaşlarla bir cafedeyiz ve 4 dondurma aldık bakalım ne çıkmış ? Hamza sana ne çıktı ? Bedava(kameraya göstererek) Merve sana ne çıktı ? (bedava) ya Xx(aklımda değil ismi ) sana ne çıktı ? Kameraya gösterip o da bedava.Bunlar diyo peki sana ne çıktı??Kamera yaklaşıyo veeee boş
Bu videoyu da yüklüyolar nete.Millet artık tanırr oluyo beni artık bu çocuk beyaz showa cıksın falan
Neyse bi gün bi bakıyom bi zarf.Ana!! lan CD ler m geldi yoksa?(2-3 gündür bi ark dan CD leribekliyom kargo ile ) bi bakıyom şsert bişi.içini bi açıyom 10 tane falan dondurma çubuğu hepsi bedava.Sonra 1 hafta öle her gün geliyo.Bi ara bir kutu geliyo bi açıyom kutuyu dondurmanın ta kendisi erimiş bi hale girmiş
Kardeşime diyom al telefonu gel Ve ozan aldı eline sazı..
Evet arkadaşlar ilginizden dolayı teşekkürler.Bugün bi kaç mektup geldi içlerinde dondurma çubukları falan.Bir tanesi ilgimi çekti.Mustafa xx adlı bir arkadaşımız bana direk dondurmanın ta kendsini yollamış.Onda da bedava yok Hani yolluyon erimiş bi hale girmiş onu düşünmüyonda bari bedava olanını yollayaydın neyse bugün 45. yi yedim bedava hala yok umut sürüyor..
Sonra http://www.xxxxxxx.com ekibi olarak beyaz showa gidiyoruz.Beyaz diyor ki ''Bilem ne üniversitesi Obaaaa , Kolera fanı obaaa Sagopa fanı Obaaa(o biz oluyoz sahnede sago-kolo var tabi ).Sonra biri diyo ki aa sen o bedava dondurma çıkmayan çocuk musun ? Salonda bi kaos oluşuyo beyaz işi anca anlıyo.Videoları falan buluyor.izliyoruz millet kopuyo sonra beni çağırıyo yanımda kolera var tabi baya bi heyecanlıyım konuşuyoruz analtıyom işte''Ya bi gün kardeşim dondurma aldı bedava çıkmadı o gün 2 tane de ben aldım gene çıkmadı her gün 2-3 derken bi bulamadık bedavayı'' tabi beyaz da gazı veriyo nerdeyse bakkala sövcem sonra diyo ki ''ya abi hadi anlamadım da o arkadaşlarınızla olan videoda 4 taneden bi sana mı düştü u ?'' Evet hatta bazen sorun bendemi diye başkalaına aldırıyom dondurmayı ama gene çıkmıyo'' diyom
Yaşlı Çocuk Tolga falan bi kaç konuşuyo sonra Kolera bi şarkı patlatıyo ben hala Konuk koltuğundayım baya bi konuşuyoz böyle işte dondurmalardan konu Sonra Beyaz diyor ki ''Evet şuan süppriz bi canlı bağlantımız var aloo?''
Biiz,m bakkal Hüseyin amca
''Sen gel ben sana yarın 10 tane bedava dondurma vercem vallaha artık ben bile kafaya taktım bu olayı'' diyo tabi Beyaz bi reklama rası veryo geri geliyoz diyo ki ''Hiç reklam teklifi aldın mı?'' Ben de ; ''Evet bi firma bi teklif yaptı önümüzdeki yaz sezonu için çekcezz filmleri.
O gece öyle bitiyo okula gidiyom P.tesi sabahı akan hoca nutuk atıyo çağırıyo herkrsin içinde diyo''Lan bak 4 senedir bu okuldasın seni tanırım da ulan niye hiç bedava çıkmıyo sana!!'' diyo ben de diyom napayım çıkmıyo tabi 600 kişi yerde o sırada
Ondan sonra reklam filmini çekiyoz.Gene böyle 2. videodaki gibi 3-5 arkadaşız.Biri diyor ki ''Ya hacı gel bi dondurma alalım'' ben de diyom ''yok bana 100 tanede bedava çıkmadı almıcam'' o da ''Bunlardan çıkıyo kesin'' diyo bi alıyom tabi diyom''anaaaaa bu stixlerde bedava var artık ben de bedava dondurma yiyebilcem yehho ''Arkdan ''Abdullah a bile bedava çıkartan dondurma.. Panda STiX''
bu arada atladım.Benim hayran syfaları falan kızlar paso yorum yapıyo''ay çok tatlı çocuk ^^ falan bu sefer düşmanalrım çıkıyo.Justin Bieber düşmanalrı gibi kıskanıyolar mı anlamıyom.Kızlar hjepsi telefonumu bulan falan buluşmak istiyo baya bi hayranım oluyo tabi sonra okula dönünce ''My Love'' ile çıkmaya başlıyoz ah ah çok güzel rüyaydı be hele ki sonu
--spoiler--
bizim alt komşu asiye teyze direksiyona geçmiş, gazı köklemiş son sürat gidiyoruz. arabada 3 kişiyiz, asiye teyze sanki nascar rallisinden yeni gelmiş bir şöför gibi nasıl deli kullanıyor arabayı, şaşırdım kaldım. arka koltukta valide de var, hem muhabbet ediyoruz hem çekirdek yiyoruz. işin enteresan tarafı nereye gittiğimizi bilmiyoruz, kimse de birbirine nereye gittiğimizi sormuyor. arabanın penceresinden dışarı bakarken kendi kendime gülüyorum. nasıl gülmeyeyim, asiye teyze şeker hastası, yürümekte zorlanan bir kadın, tansiyonu felan da var. ama rüyada bambaşka bir karakter olmuş, sanki don carleone nin annesi sandım bir an. sinirli sinirli bakıyor, direksiyonu sertçe çeviriyor. arabanın baskı balatasını nerdeyse patlatacak derecede manevra yapıyor. lan allahım yarabbim ya, ben anlamadım niye böyle bir ekşının içindeydik. hayatımda gördüğüm en metafizik rüyalardan birisi budur herhalde. yok böyle bi rüya ve şöför. neyse hayrolsun bakalım.
göremiyorum ki arkadaş rüya.inception da ki gibi bi rüya merkezi istiyorum. birde antideprasan çok güzel rüya göstertiyolar valla. 3D film izler gibi rüyalar görüyosun arkadaş.
şimdi evli olan ilk aşkımın evinde onların düğün fotoğaflarını kırıyorum kazayla. yalnız nasıl bir kazaysa üç ayrı koskocaman çerçeveyi kırıyorum * sonrada onlar görmeden gidip çerçevelettirmeye çalışıyorum.
yakın bir arkadaşımla beraber, onun arabasıyla yolda giderken aracın frenlerinin tutmadığını farkettik. tutmadığı gibi gelene geçene tıklayarak yolculuğumuz devam ederken, arkadaşıma 'arabayı ağaca sür' dememle birlikte araçtan aşağıya atladım, daha sonra da o atladı. araç ağaca çarptı ve yanmaya başladı. böyle enteresan bir rüya. hep benim kullandığım araçrın frenleri tutmazdı, şimdi benim rüyamdaki başka bir şahsiyetin kullanmış olduğu aracın frenleri tutmadı. tövbe estağfurullah.
sürekli gün içinde olan şeyleri görürüm ya da bilim kurgu tarzında uçuk kaçık rüyalar. ilki hadi neysede diğerlerinen bir türlü anlam veremiyorum işte.
bir müzik grubu kurup slayer'ın ön grubu olarak bi konsere çıkacakken Tom araya'dan (solist, bas gitarist) iyi bi dayak yemiş soluğu hastanede almıştım. çok koymuştu.
sevgilimle kavga ettikten sonra genelde sıkıntılı rüyalar görürüm. kava ettiğimiz gece rüyamda r.t.e yi gördüm birlikte fotoğraf çektiriyorduk. allah ım sen büyüksün yarappiim.
bugün ağlayarak uyanmama sebep olan rüya şöyledir,
dersane gibi bir yere görüşmeye çağırıyorlar beni. gidiyorum, kocaman bir bina fakat beni çağırdıkları oda küçücük loş ışıklı bir oda. tam kapıdan girdiğim an odadan bir kız ve küçük kardeşi çıkıyor. orada oturan görevli kadın görüşeceğim kişinin gelmediğini başka zaman gelmemi söylüyor. o kızla aynı anda binadan çıkıyoruz, evlerimize gitmek için trene biniyoruz. konuşmaya daldığımızdan ben ineceğim yeri geçiyorum. neyse burada beraber inelim bende otobüsle dönerim diyorum. çok güzel bir caddeye giriyoruz. her taraf pembe beyaz çiçeklerle dolu. yolun iki tarafında büyük kapılı lüks evler var. birisi çok dikkatimi çekiyor, kapının dürbününden bakıyorum. tam o sırada dürbünden bakan birisinin gözünü görüyorum. bir anda korkup geri çekiliyorum. sonra arkamdaki evin kapısı açılıyor. saçları başka birisi tarafından kökünden yolunmuş, kafa derisi kanayan, elinde beyaz yastık olan birisi çıkıyor. sonra diğer evlerinde kapısı açılıyor ve aynı şekilde saçları köklerinden yolunmuş insanlar çıkıyor ellerinde beyaz yastıklarla. ben ve yanımdaki kızla küçük kardeşi koşarak kaçmaya çalışıyoruz. bir binaya giriyoruz. arkamıza bile bakmadan koşuyoruz,binanın içinde gittikçe ilerliyoruz. sonra bir kapı açılıyor yavaşça ve sessizce. yüzünde çok korkutucu bir gülümseme olan saçları yolunmuş başka bir adam çıkıyor. elinde yine beyaz bir yastık ve içi yolunmuş saçlarla dolu. çığlık atarak üzerimize koşuyor. biz kaçmaya çalıştıkça arkamızdan koşan insanlar çoğalıyor. en sonunda binanın bahçesine çıkıyoruz. upuzun taş duvarlarla çevrili fakat o korkuyla tek seferde tepesine kadar tırmanıyorum. yanımdaki kız ve kardeşi aşağıda kalıyor. ben duvarın diğer tarafına geçip onları arkamda bırakıyorum ağlayarak. çok büyük bir vicdan azabı duyuyorum bunun için. sonra bir taksi görüyorum hemen biniyorum. o anda telefonuma mesaj geliyor en yakın arkadaşımdan iyi misin diye. ne oldu diye soruyorum. başka bir arkadaşımdan bahsederek çok hastaymış durumu çok kötüymüş gidip son kez gör diyor ve bana fotoğrafını yolluyor. simisiyah bir yüz sakalları gereğinden fazla uzun gözleri anlamsız bakıyor. yine ağlamaya başlıyorum. bir an gözüm arabanın dikiz aynasına takılıyor. o anda taksici aynı binadaki korkunç gülümsemeli adama dönüşüyor ve çığlık atarak rüyadan uyanıyorum.
bilinç altında neler yattığına dair fikirler veren rüyaların tümü. ****
şimdi böyle fonda güzel bir manzara var. yani kamera şu şekide çekiyor. ben, karşımda bir tane kız, elele, gözgöze arkamızda da deniz, orman güneş. kız bizim buralardan değil, anadolu taraflarında değil yani, edirne' den ilerlerde bir yerlerden.
kız bir şeyler anlatıyor, konuşuyor ama ben hiç bir şey anlamıyorum. ulan içinde kız olan bir rüya da, ya kıza aşık olursun sabah da nerde bu kız yaa diye hayıflanırsın. ya da kamyonu devirirsin kalkar banyoya girersin.
şimdi ben bunun hiç bir dediğinden anlamıyorum ya. işte o anda arkamızdan gelen bir kitap, aramızdan geçiyor, bizim o harika manzarımızın üzerinde, çapraz estetik bir biçimde sabitleniyor. ben böyle kitaba bakıyorum mal mal. noluyo lan diye.
hani sabah gazetesi, hürriyet gazetesi kuponla bir şey vereceği zaman reklamların da bir adam kullanıyor ya seslendirme olarak. hani böyle tok sesli bir abi. onun sesi dış ses olarak kayda giriyor.
--spoiler--
diskodan, bardan, plajdan kız kaldırmakta zorlanıyor musunuz? turist kızı yatağa atmak sizin için imkansız mı? 29 kupona bu sözlüğe sahip olun, bütün turist kızların üzerinden geçin.
--spoiler--
hay amk. bu ne lan? o anda kızın bana kaşını gözünü oynatarak sözlüğü işaret etmesi de ayrı bir tuhaflık.
yarın bakıcam, gazetelerden birisi ingilizce sözlük falan veriyor mu?
bir de, bunun tabirini yapabilecek birisi varsa? kız güzeldi ama, keşke ne dediğini anlasaydım.
--spoiler--
sadece 29 kupona sakın kaçırmayın.
--spoiler--
bi siktir git lan, heder ettin rüyayı.
--spoiler--
ilk kupon yarın gazeteniz sabahta.
--spoiler--
-hoca matematik dersinde konuştuğumu görüp tahtada yazdığı karmakarışık soruyu bana yöneltiyor. ben de ilginç bir şekilde hiç zorlanmadan üstelik düşüne düşüne yapıyorum. *
-barney stinson bana asılıyordu. *
alarmı erteleyip yattıktan sonra rüyamda grease ten fırlamış gibi giyinen bir takım çocuklarla üstü açık eski bir model arabaya biniyordum.sanırım john travolta tipli çocuklardan bir tanesi de sevgilimdi.paniğe gerek yok,tüm bunların sebebi de alarm sesimin you are the one that i want olmasıdır kanımca efendim.
ben (bkz: oscar) törenlerine katılmıştım. (bkz: big five) yapan 4 film ve oscar alan ilk türk olma özelliğini elimde bulundurmuştum. ne güzeldi be sevgili sözlük. mutlu oldum.