çok enteresan rüyalardır. lan millet gece yemek görür, bir yerlere gittiğini görür, arzu ettiği insan ile birlikte olduğunu görür falan filan. ben bu gece gobbels olmuşum ama hitler bıyığım var. propaganda yapıyorum ama rahmetli kemal ağabeyin kürsüye çıkıp "ben buraya çıktım ama niye çıktım" demesi gibi abidik gubidik şeyler söylüyorum. millette çılgıncasına alkışlıyor tezahurat yapıyor falan. bu tarihi filmlere ve videolara bir süre ara vermek lazım galiba. geçende de at sırtında hücuma kalkıyorduk arkadaşlar ile beraber. at murattır derler ama ne bileyim..
yangın gördüm rüyamda, ben de zarar görmeyecek kadar yakınındayım yangının. insanları kaçarken görüyorum . Kısa sürede müdahale edilip söndürülüyor yangın. Kimse de zarar görmemiş oluyor. Rüyama bak ana haber bülteninden bir haber sanki.
Ya bu gece efsane bi rüya gördüm ama şu an hatırlamıyorum.. uyandığımda baya kendi kendime yorumlamıştım.. ulan ya böyle rüya mı olur.. gerçekte böyle bir şey olabilir mi? Hahaha diye kendi kendime gülmüştüm. Şimdi başlığı görünce bu durumu hatırladım. Lan rüya ne görmüştüm diye düşününce gördüm ki, rüysyı hatırlamıyorum şu an. Hahah. Ulan ya.. efsaneydi ama. Neyse hatırlarsam yazarım ama merak etmeyin.
Uçak kazasından kurtulmuştum.
Herkes zombi olmuştu.Yetişkin zombileri gücüm yetmiyor diye çocuk zombileri ısırıyordum parkta koşup.
(bkz: kafayı yeme belirtileri)
Bu aralar olmamasi gereken kisiyi hergun barindiran ruyalar. Ruyamda olen bi yakinin arkasindan intihar etmişti. Annesiyle ablasiyla konusup teselli ediyordum. cok acayipti. Bi de karabasan denen seyle ugrastim cok zor uyandim.
Artik uykuda daha fazla yoruluyorum.
sevgili sözlük yazarları. bilirsiniz, en büyük hobim sizi meraklı damarlarınızı, ince detaylar verip anlatarak büzüm büzüm büzmektir. anlatacağım rüyadan sonra "o nasıl bilinç altı la" "öhöhöhö götün açıkta kalmış " şeklinde yorum yapanların peşin peşin ağzını sikerim. sonra bozuşmayalım. zira bilinç altım için ettiğim küfürler henüz gün yüzüne çıkmamıştır.
böyle akşam vakti, elimde minik bir valiz bir yere gönderiliyorum. eski, ahşap ve harabe sayılacak bir ev. ahşabın rengi gri ve yer yer çatlaklarla dolu. kapıyı kapatacağım fakat doğru düzgün bir kapı yok, kilitleme ise sadece çengel takmaktan ibaret. eski tip bir tuvalet var ve çok pis. zor bela giriyorum ama musluk boğazıma dolanıyor, o esnada 12 yaşlarında piggi suratlı, siyah beyaz ekose gömlekli bir piç kurusu gelip üzerime işiyor. neyse kapıdan dışarı çıkıyorum dışarı bakan 10 metrelik kısmın 7 metresi kapalı, bir nevi yarı kapalı balkon gibi, evin önü alabildiğine bozkır. o kapalı olan kısımda her iki kenarı çıkıntılı taşlarla çevrili diz üstü kadar bir su birikintisi var. soyunup suya giriyor, dizlerimin üstüne çöküyor ve iki elimi göğsümde birleştirerek orada duruyorum ( hayır ne halt ediyorum ben de bilmiyorum). dururken kendimi görüyorum sırtımda bir dövme var ve tenim çok güzel ( ah rüyalar gerçek olsa keşkaaa) aniden paniğe kapılıp hızlıca giyinmeye başlıyorum, kafamı açık olan kısımdan uzatıyorum çobanla karşılaşıyorum, bana; bu evin sahibinin kızı öldü cesedini almaya geldim, ama evin içinden geçirmem lazım diyor.kabul ediyorum (hayır napacaksam başka) battaniyeye sarılmış, yine 12 yaşlarında olduğunu tahmin ettiğim ve sadece saçlarını gördüğüm çocuğun bedeni evin içindeki suda kayarak çobanın önüne kadar gidiyor. çoban kızı alıp at arabasının arkasına koyuyor ( yokluğa bak lan bilinç altım bile fakir)
saate bakıyorum 08:23.
Başlığı görünce yine aklıma geldi, yaklaşık bir hafta önce rüyamda bilincim açıldı, hala etkileniyorum bu durumdan.
Bir anda rüyamda kendime, sakın korkma bu bir rüya dedim ve başımı sola çevirdiğim de kendimle göz göze geldim. Öylece durup kendime bakıyordum, ilginçti.
Bu gördüğüm rüyanın sayesinde freud'un rüyaların yorumu eseriyle, jung'un rüyalar adlı kitabını aldım, peşpeşe okumayı planlıyorum.
Tamamen bilinçaltıdır. Dün kuzenimle 16-17 yaşlardaki eski sevgililerimizden konuştuk. 2mizin sevgilisi de en yakın arkadaştı beraber takılıyorduk falan. Onunki evlendi bir iki gün önce, biz de eski günleri yâd ettik, dedikodu yaptık.
Akşam hooop, rüyama girdi çocuk. Yani yıllardır ne düşünürüm ne rüyama girer ne bi şey. Akşam gördüm.
Bilinçaltı işte.
Lisedeki sıra arkadaşımla kuzenim gecenin bir vakti barın birinde fena kavga ettiler. Koca barda Yirmi kişi iki kişiyi ayıramadık. işin trajikomik yanı onları ayırmaya çalışırken üzerimde gelinlik olduğunu fark etmem.
Daha bugün alt dişlerimden birinin sallandığını ve çekip çıkardığımı gördüm.
Gülünce falan boşluk görünüyordu.
Baya üzülmüştüm yaptırırım diyordum içimden.
Gerçek gibiydi sabah kalktım dişimi kontrol ettim.
Neyse ki değilmiş.
bu defa ibrahim tatlıses'i saçları uzun,pala bıyıklı bir denizkızı olmuş gördüm klip çekiyorduk.
sonra mematiyle işbirliği yapıp polat elamdarı öldürüp kanını temizliyorduk.
(bkz: hayırdır inşallah).
2 gün önce bir rüya görmüştüm. hava pusluydu grice böyle minibüse binmişim ama ters koltuğa oturmuş bir yere gidiyoruz. yol kenarlarında bir sürü gökdelen var ama ilerledikçe gökdelenlerin yana devrildiklerini görmeye başlıyordum tuhaf bir rüyaydı cidden.
Babam tarafından iphone 6 hediye ediliyordu. Iphonenun sadece abartıldığını düşündüğüm için pek sevmesem de istemeden kabul ediyordum.
Bu da böyle bir rüyam.
9-10 tane çocuğum vardı . hepsi birden bir şeyler istiyorlardı . eşimle kavga ediyordum , sesten dolayı komşular tip tip bakıyorlardı. Rüyadan çok kabus gibiydi.
Sözlükte yazar olmadan bir gün önce rüyamda yazar olduğumu görmüştüm.
Hayır ne kadar kafaya taktıysam bilinçaltıma kadar işlemiş.
Dipnot: çaylaklığım sanırım 42 gün sürmüştü.
istisnasız her rüyamda görürüm bu imgeleri. ve sabaha kadar durmadan rüya görürüm. ve bunların yüzde doksanını hatırlarım.
konu hakkında bilgisi olan yeşillendirsin lütfen.