sözlük yazarı kişisi * araştırır öğrenir gugıllar vikiler bide ukte bulur ağzına layık keyifle doldurur. derki insanlar okusun bilsin. beğenen takdir etsin beğenmeyen rezil etsin... sonra bekler birisi tepki versin diye. bekleeer bekler. ama nedense insanlar bakmaz, o başlık gideer zamanın bilmemneresine unutulur biter.
kız arkadaşla sokakta gezerken çakalların laf atmasının akabinde kavga çıkması... ve kızın yanında çok feci dayak yemek... latincesi çakalofobia olan bu fobinin tek çözüm yolu risk taşıyan insan görünce kardeş ayağına yatmakmış...*
kaynana dili adlı garip kaktüsümsü bir çiçek var ondan korkuyorum. küçükken bir kere içine düşmüştüm bu çiçeğin, ondan beridir bu korkuyla yaşamaktayım.
tek bir korkum olucak az ve birazı zorlayan zaman diliminde, ayrılmak ya da barışmak, aşk...
bok...
dayancak gücün kalmaması, sersefil olmak, korkum...
korkum, onunla yüzleşmek,
onca çalışılmış gurur dolu kelimelerden soyutlanıp,
yine, yeniden o meşhur onura aldanmadan,
seni seviyorum demek,
korkum bu işte korkum,
3 yıl boyunca hep tekrarladığım,
sıradan gelen cümleyi, bu sefer tekrarlamak,
korkum!!!
seni seviyorum demek...
gerçekten böyle bi korkum var. kendi elimde olunca pek bişey olmuyor ama başka biri tutarken uzaklaşıyorum hemen. aşırı tiksinmekten kaynaklanan bi durum galiba..
aynalar
hayır çirkin olduğumdan değil tabiiki gayette yakışıklıyım. sorun şuki uzun süre baktığımda canlanacakmış gibi geliyor. bir anda dil çıkaracak yada "pşşşssstt naber??" diyecekmiş gibi geliyor. bu yüzden uzun süre aynaya bakamıyorum.**