seminer aldığım okula batıdan hatta evine yarım saat uzaklıkta bir okuldan atanan bir arkadasimla karşılaştım."çok sukur, nihayet" dedi.
Bir haftadır okuldaki tüm hocalar nerede calistigimi söyleyince acıyarak bakıyor.
Altin vurus otogara gidip Cizre için bilet aldım.adam acıyarak baktı. Rapor alamıyor musunuz hocam dedi ortalık çok karisik dedi." ne bok yiyim" dercesine baktım.oradaki arkadaşları aradım durumlar nasıl diye.amk herkes geç gel diyor.çıktım otogardan gözyaşlarım şıpır şıpır akıyor.yaktım bir sigara.son uç yilimi dusundum.son uç yılda yaşadıklarımı...
Bu yazıyı yazmazdim.ama su cizreyle ilgili yazıları, haberleri gördükçe üzülüyorum.farkında misiniz orada sadece teröristler yok.memuru da var, öğrencisi de, doktoru da öğretmeni de, gerçekten masum insanlar da.Allah aşkına hiç mi kardeşimiz Eşiniz dostunuz yok oralarda olan? Bu kadar acımasız olmayın lan, temizlik olurmuş,komple yaksinlarmis falan.ne guzel, ne rahat değil mi uzaktan her yeri yakmak, herkes gebersin demek.
Hepinizden nefret ediyorum.
Daha yeni sol tarafta bulunan başlıklardan bir tanesini yanlış okumam sonucunda bulduğum başlıktır.
Sözlük yazarlarımızın attığı iftiraları açıklayacağı umut edilmektedir.
Ne evime geldiğimde hissettiğim yalnızlık hali, ne de çevremdeki tüm arkadaşlarım mutlu mesutken benim yalnızlığım; hiçbiri, yolda yürürken binbir ısrarla bana gül satmaya çalışan gence en sonunda dayanamayıp "Çiçek verecek kimsem yok abicim!" dediğimde bana acıyan gözlerle bakması kadar koymamıştı.
Bina girişinde bir kızla karşılaştım. Aslında yol vermem gerekirken aniden içeri hamle yapınca kolum kızın memesine değdi. kız utandı ama kesin orospuydu. Koluma yumuşacık bir değdi ki öyle böyle değil. *
ilkokul birde sevmediğim birine karalama yapmak için onun ağzından bir kıza mektup yazmıştım. O zamanlar böyle şeyler çok ayıptı. Ama tutmadı nedense benim yazdığımı anladılar çok dalga geçtiler sonra.
i.e Son bi kaç yılıma baktıgımda anladıgım kadarıyla mutlulugun degerini acı çektikten ve degerini anlayabilmek için türlü felaketlerden geçtikten sonra anlıyosun keşke bazı şeyler gerçekligini yitirmemişcesine halen güç verebilse.
öğretmenlikte ne kolay meslek yattığınız yerden para aliyosunuz, 3 ay tatiliniz var, zaten yarım gün çalışıyorsunuz bide üstüne haftasonu tatil diye vıdı vıdı konuşanlara uyuz oluyorum. o kadar dert ettiysen içine azicik daha calissaydin o boktan bölümün yerine öğretmenlik okusaydin. o bilgi, beceri, kabiliyet varsa öğretmen olsaydın. tutan mi vardı? senin yarim saat katlanamadigin, başından savdigin kendi çocuğuna bile okulda 6 saat belki daha fazla eğitim veren benim. sen daha bir çocuğu idare edemezken 30-40 tanesinin her derdiyle tuvaletinden tut da beslenmesine, düşüp sakatlanmasına,uzulmesine mutlu olmasına kadar her biseyiyle ilgilenen benim. fikir sahibi olmadan bos bos konuşan sensin ama. yatarak geciyosunuz okulu diye konuştuğun o bölümde nerdeyse her ders icin sunumlar hazirlayan, ödevler yapan. yaratıcılığını ispatlamaya çalışan yine benim. ee noldu sınav zamanı hic calismiyosun. lan gerizekali ben bütün sene senin bi gram yeteneğinin olmadığı işlerle mesgulüm birakta olnsun o kadar. senin aman bu doguluymus diye köse bucak kactigin, aksam haberlerinde 5dkni ayırıp gördüğün o savaş ortaminin içine düşecek olan benim. ben bunu 2 bin lira maaş için mi yapıyorum aklına sastigim. senin gibi insanlar olmasın diye gidiyorum canımı düşünmeden oralara. Susta bi işine bak.