Periyodik seslere hiç tahammülüm yok. Biri anahtarla masaya vursun, dizini sallasın gıj gıj, saatin sn sinin sesi duyulsun, musluk damlatsın hepsine sinir olurum
evde 4 adetten az bamya konservesi kalinca strese giriyorum. ornegin dun iki kutu kalmisti sabahi zor ettim. 45 mil araba kullanip gidip turk bakkalindan bamya konservesi aldim rahatladim....bu arada hizlanma seridi kisa olan otoban girislerini sevmiyorum. illaki otobana katilirken yan yol baglantisi uzun olacak..yoksa otoban yerine normal yollardan gidiyorum gidecegim yere...icecegim viskinin yillandirilis suresi mutlaka cift rakamla bitecek. ornegin aberlour marka viskiye bayilirim. 10,16, 18 yillik olanini icerim. ama evde bir tane 19 yillik olani var (berry brothersin siseledigi ozel seri) bir senedir dokunmadim... normal 5 yil dinlendirilmis viskileri de icmem.... (not: evet cins herifin tekiyim. o yuzden bes kere evlendim).
Kullandığım bütün merdivenlerin basamaklarını her defasında saymak gibi adi bir özelliğim var. Şans eseri merdivende bir arkadaş ile denk geldik adam ne söylediyse artık ben en son kırkiki yi dedim sonra tabi tabi dedim ama eleman onu dinlemediğimi anladı. Çok ayıp oldu lan.
dolap kapakları açıkken veya aralıkken uyuyamıyorum. yalnız uyuyacaksam da odanın dışının ve içinin görülebilir aydınlıkta olması lazım. birde insanlarla uzun süreli göz teması kuramıyorum.
sabahları, telefonun alarmı Çaldığında, alarmı kapatıp tekrar yatmak ve gözler kapalı bir şekilde yataktan kalkmak iÇin ondan geriye doğru saymak. başarısız bir geri sayım işleminden sonra yirmiden geriye doğru saymak ve bu işlemin her seferinde kırktan geriye doğru saymaya kadar gitmesi.
Hani böyle bayağı bir kalabalık vardır; bir köşeden bir ses gelir, bir şey olur ve herkesin dikkatini çeker.. ortamdaki herkes birden kafaları oraya çevirir; işte öyle bir ortamda kafa çevirmeyen birini görürseniz o benimdir... Hayır meraktan çatlama noktasına gelsem dahi kafayı kaldırıp bakmıyorum.**