susuyorum... cümlelerim küsüyor yalan dünyaya bekliyorum... sabredenlerden olmak muradıyla ... biliyorum... acıdan geçer sana gelen yollar ağlıyorum... farketmeden ben bile ve farkettirmeden kimseye kaçıyorum... seni üzecek ne varsa uzak kalbim onlara yürüyorum... melekler saf tutuyor benimle duruyorum... huzurunda secdeye ,derdimi sana açıyorum seviyorum... ve senin hoşnutluğunu diliyorum sadece ey rabbim ,gözyaşlarımda umutlarımı büyüten kalbimin tek sahibi hoşnutluğunu diliyorum sadece...
tam teslimiyet istiyorum
rabbimden
ne verirse
gögüsleyip amenna dıyecek bi yürek
umut istiyorum
dunyada tek kalsamda bı dava uğrunda savasan
yılmamak
usanmamak
pes etmemek
o yolda
ölmek
istiyorum
şuur istiyorum
olanlardaki hakikati görebilecek
basiret istiyorum,
ey arzın ve feleğin sahibi olan şu aciz kuluna dua etme imkanını bağışlayan rabbim !şu gecenin büyüklüğü hürmetine senden sadece seni istiyorum,sana talibim rabbim yoluna,kahrına hüznüne,hayrına,ilmine talibim...gönüldekileri en iyi bilen sensin,sessiz feryatlarımı da bilen ancak sensin,geçici dünya güzelliklerine gönül bağlatma!bağlatma ki bu gönlü bana sen onun için vermedin,bana verdiğin nimetleri ne yolda harcayıp kullanmamı istiyorsan o yolda harcamayı nasip et...n.t
bir kez göreyim o yüzünü. bir kez dokunsun ellerim ellerine. bir kez fısıldıyayım "SENi SEViYORUM" diye sana doğru sessizce.
kimse dokunmasın,görmesin isterlerse sevmesinler beni. ben seni seviyorum. yeter ki az da olsa sen de sev beni. sonra al allah'ım canımı. Amin.
sen beni ailemi sevdiklerimi ve sevenlerimi koru, doğru yolu göster ya rabbim. ya rabbim sen salih kullarına verdiğinin en iyilerini bana ver. sen affetmeyi seversin sen bu günahkar kulunu bağışla. allahım sen şüphesiz gizli ve açık herşeyimizi görmektesin bizim tek yardımcımızsın sen yardım et ya rabbim. ya rabbim şu ramazan ayında ellerini açıp dua eden, yardıma muhtaç, çaresiz, senin varlığından habersiz, hastane köşelerinde inim inim inleyen kullarına, aşk ile kelimei şehadet getirip elini kalbine koyan kulların maddi ve manevi rızkını esirgeme ya rabbim. ya rabbim sen aşık olduğun kullarına vermiş olduğun imanı bağışla ailemize ve çevremize kahraman ordumuza vatanımıza milletimize huzur ihsaneyle ya rabbim. amin.
aciz insan olarak sözlük yazarlarının ettiği dualardır. yardım dilediği dualardır.
Allahım, sana yalvarırım beni ondan ayırma. beni ailemden ayırma. Rabbim, nolur o beni olduğum gibi sevsin. hem ben onu olduu gibi, mis gibi seviyorum ki. sen bizim için hayırlısı neyse onu göster yarabbim.
Allahım bugun de doyduk, sen kullarını, yarattıklarını yataga aç gönderme yarabbim. yatacak yerleri olmayanlara, açlara yardım et rabbim.
Allahım sana şükürler olsun ablamın ataması da oldu. sen onu izmirlerde zor durumda koyma yarabbim. sen onun için hayırlısı neyse onu nasip eyle.
Allahım, bu sıcakta oruçlu niyetli fındık toplayanlara, çalışanlara kolaylıkk ver onların içini serinlet yarabbim.
-ey ulu tanrı
-ey ulu toprak
-ey ulu ağaçlar
bizi güldürme o vatansızların karşısında, o karabağ'ı biz aldık ağrı'yı size bıkakıyoruz diyenlerin yanında...
küçükken, avuç içine sığacak kadar dua edip, avuçtan taşan her yakarışın çok istediğim o kırmızı bisiklete sahip olmama mani olacağını düşünürdüm.. ne bilirdim daha kısa donla dolaşırken avuç açıldıktan sonra her sözün sözlerin sahibine ulaştığını. sözlerin uçmayı bildiğini öğrendiğim gün, basmıştı ayaklarım yere. uçmayan benin sözlere kastı vardı anlaşılan. çekemiyordum belli ki daha o yaşta kendi beceremediğim şeyin sözler tarafından becerilişini. sözler uçtu gitti, ne kadar dua etsem de olmadı kırmızı bir bisikletim. bir şeylerin eksik olduğu belliydi duamda..
asılında kırmızıyı sevmezdim. benim rengim siyah ve özellikle kahverengi olmuştu çocukluktan beri. önemli olan kırmızı bisiklete benim sahip olamamam değildi, karşı komşumun hiç sevmediğim muşmula suratlı oğlunun kırmızı bisikletinin oluşuydu. bunu çekemiyordum. hak etmediği bir lükse sahip oluşu, hak ettiğim halde benim olamayışım canımı çok sıkıyordu..
artık anlamıştım ki; yine karnesi pekiyilerle dolu olan benim hediyem, yine kitap olacaktı. bok gibi karne getiren raşit yine pahalı hediyelere boğulacaktı..
sonra dualarımdan çıktı o kırmızı bisiklet ve raşit ile uğraşmayı da kestim. kendi halinde, biraz muzur ve biraz da yaramaz bir çocuk olan ben, kardeşimin doğuşuyla beraber abi olmanın sıkıcılığıyla boğuşurken babam ansızın bir bisiklet almıştı bana. dualarım - daha doğrusu duam kabul olmuştu... mutlu bir abiydim artık..
halı sahadan 3 puanla ayrılmayı, kaleciyi ters köşeye yatırmayı, topu tam doksana asmayı, hani ronaldinho'nun süper bir hareketi var ya, ya hani böyle atar gibi yapıp atmadığı, hah işte onu şebelek olmadan yapmayı ihsan eyle yareppiiiiiiiim.
edit: saha kenarında oturan kızları unutmuşum, onları da pakete ekle.
Kabul olan bir dua söyleyeceğim.
Allah'ım nolur onu unutayım ve onun acı çektiğini,süründüğünü göreyim...
Öyle zor günler geçirsin ki bir daha kendine gelemesin ve her gün ölmek istesin ama ölemesin...