artık anladım üstümde farklı farklı maceraların güzel durmadığını.hani derler ya, umudunu kaybetmesin insan birkere diye.işte aynen öyle, itiraf ediyorum; gelmeyeceksin, hatta yoksun sen aşkım.
Günün biRinde biR çiçek yetiştiRmek istediM..
Ama nasıL yetiştiriLeceğiNi biLmeden..
Ve hatta yetiştiRebiLiR miydiM biLmiyoRdum..
yetiştiRmeye çaLışıyoRdum onu bütün içtenLiğimLe..
Evet bütün içtenLiğimLe yetiştiRmek isTedim öyLesine değiLdi..
MasaLLar anLattım ama yaLan değiLdi..
Sadece masaLLarın sonunu biLmeden anLattım ona..
Ve o faRkındaydı sonunu biLmediğimin..
Ama kesmedi sözümü dinLedi sonuna dek..
O da biLiyoRdu bizim geRçekLeRimizdi bu masaL değiL..
Boynunu bükmesine izin veRmeksizin yetiştiRmeLiydim onu..
Onun boynunu bükmesine tahammül edemezdim çünkü..
Bir gün boynunu büktü çiçeğim,, çiçeğimiz..
Kızdım kendime.. ona iyi bakamamıştım..
bana küsmüş boynunu bükmüştü..
Bütün teLaşımLa ve üzüntümLe koŞar adım ayRıLdım yanından onu TanRı'ya emanet edeRek..
YapayaLnız kaLmıştım şimdi.. O da öyLeydi..
Ben oLmasam ona kim anLatırdı ki masaLLaRı..
Kim biLebiLiRdi suya ihtiyacının oLduğunu..
Kim yaRdım edeRdi güneŞe dönemesi için..
Hem onun kime ihtiyacı vaRdı ki..
Onun kimseye deiL sadece sevginin gücüNe ihtiyacı vaRdı..
Dayanamazdım onu yaLnızLığın koynunda çüRümeye bıRakmaya..
KoşaR adım gittim çiçeğimin yanına..
Boynu daha biR büküktü.. MağRurdu..
Şimdi yanakLarımı ısLatan yağmuR değiLdi..
Hayatımız da anLattığım masaLLaR gibiydi..
Siyah.. ve aLabiLdiğine beyaz..
ince bi çizgi vaRdı üzeRinde yüRüdüğümüz..
Zaman zaman biRbiRimizin eLLeRi aRasından kayıp düştüğümüz..
SonRa biRgün koRktum.. O çizgiden çiçeğimLe geçemeyeceğimden koRktum..
Çiçeğimi kaybetmekten çok koRktum..
KaLbime sığmıyordu artık akLımdan geçenLer..
DuvarLara, vitrin camLarına, kaLdırımLara çaRpıyordu..
Geri dönüyordu Her sefeRinde ÇoğaLaRak..
Ve O çiçeği sana bıRakıp gittiğimde senin ona nasıL bakacağını biLiyoRdum..
Ona benden daha iyi bakıcaktın..
Sen biLmesende ben heR gece sen uyuduktan sonRa başucunda masaLLaR anLattım ona..
O da büyüyoRdu ve her geçen gün yoğRuluyoRdu bizimLe..
BiRaz Sen BiRaz da Ben iŞte..
Hayatın iki yüzü vaRdı siyah.. ve aLabiLdiğine beyaz..
SiyahLa beyazın arasındaki ince çizgiydi biRaRada tutan şeY Bizi..
Ve yine o ÇizgiYdi sonsuzLuğa kavuŞtuRan Sevgimizi..
meleğim sanmıştım onu, öyleymiş aslında. ama unuttuğum birşey vardı benim; görevi can almak olsada azrail de bir melekti sonuçta! azrail mi yoksa dedim sonra, baktım o da olamazdı aslında! canımı alamayacak kadar merhametliydi. eli boş dönmedi ama canımı almasa da giderken ruhumu da götürdü yanında! bense şimdi ruhundan ayrılmış bedenim ve hala bana can veren kalbimle bakıyorum o meleğin ardından. ruhsuz gülüşlerim ve yorgun bedenimle! birdaha kırılabilecek kadar büyük bir parçası kalmamış kalbimin her parçasında yaşadığım o ağır sevgiyle!
sana en son, seni hayatımdan tamamen çıkartıyorum demiştim hatırlarsın. kendimi senden kaçırdım evet ama seni hayatımdan atıp çıkartamadım, hala bendesin. ayrı duramadım senden bak geri geldim buraya. bilmiyorsun sen. seni uzaktan izleyip, hüzünlü şarkılar dinleyip için için yanıp kendime acıdığımı, bundan da garip bir haz aldığımı. ne kadar çok söylemek istiyorum burdayım işte sevgilim demeyi sana ama yapamam. böyle uzaktan beni kırmana izin vermeden seveceğim seni ne zamana kadar sürerse sürsün. benim gibi için yansın demiştim, yanıyor mu?... ben hala çok üşüyorum.
hayatta sadece seviyorsan, sadece sevmeye devam edermişsin. eğer elde etmek istersen, o senin olabilirmiş ama olmaya da bilirmiş. sen susup uzaktan izlersen aşk güzelmiş, hayat güzelmiş.
beklemekten, umut etmekten çok sıkıldım. yemin olsun yüzüne bakmayacağım.
suçlu hissediyorsun kendini
az verip çok aldın
sonra o duygunun bir türlü kaybolmadığını farkediyorsun
tutunuyorsun her küçük şeye sıkıca
sana hiç bir şey kalmayıncaya kadar
hoşçakal..
sende kalabilir bu ışıktan giysi
ben güneşe çıkıyorum
ve geri dönmüyorum
bir yerlere ulaşmak istedin
kaybetmek zorundaydın kendini aldığın yol boyunca
değiştirdin ismini, ama önemi yok, bu gerekli
ve zaten geride bıraktıklarını özlemiyorsun
hoşçakal..
sende kalabilir bu ışıktan giysi
ben güneşe çıkıyorum
geri dönmüyorum
kafanı döndürecek adımlar atıyorsun
sonra sana hissetirdiklerinden hoşlanmaya başlıyorsun
incitiyorsun kendini, sevgilini
keşfediyorsun sonra
özgürlük sandığın şey hırstan ibaretti
hoşçakal..
ve içten bir iyi geceler
ve ben gittim bile
hissettim bunu aldığım yol boyunca
hergün sana biraz daha yakındım
zaten o kadar istememiştim onu
hoşçakal..
ve içten bir iyi geceler
ben güneşe çıkıyorum
sen hala orada mı kalıyorsun
geri dönmüyorum
gitmiş güneş zaman güneş
gitmiş güneş gitmiş güneş
güneş
ben güneşe çıkıyorum
sen hala orada mı kalıyorsun
geri dönmüyorum.
aslında bu yazı bi bencillik yazısı bu yazıyı sadece kendimi rahatlatmak ve bi daha 'neden söylemedim ki sanki '
dememek için yazıyorum.bugun benim doğum günüm ve artık 30 yaşıma basmama 4bucuk kaldı. artık bazı şeyleri söylemek zorlaşırken bazı şeyleri söylemem kolaylaşıyor.aslında bunu sana söylemek için biraz daha bekleyebilirdim yada daha erken söyleyebilirdim.ama bence tam zamanı. çünkü 1 ay sonra bu şehri terk ediyorum ve içimde bişey bırakmak istemiyorum.uzun zamandır senden hoşlanıyorum. seninle görüşmek istemiyodum bu yüzden.. bazı şeyler geçsin içimden diye.ve sen hayatımdan kötü bir şekilde çıkma diye söylemedim .kimseye söylemedim. ... bile..hiç bişey söylemeni istemiyorum. hiç birşey beklemiyorum. dedim ya bencillik yazısı bu ..sadece kendimi rahatlatmak için..hayatım boyunca bişeyleri söyleyemediğim için pişmanlık duydum.. bunun için duymak istemiyorum. zaten şair ne demiş:'seni ben seviyorum.bu seni ilgilendirmez.' hepsi bu.....limon...