Oyun hazırlığında olmam. Doğum sancısından beter. Kostüm,dekor,ezber,mizansen ve tüm bunların kısa bir zamanda gerçekleşip gerçekleşmeyeceğini bilmemek canımı sıkıyor.
Onun hiçbirşey olmamış gibi davranması.
Acaba oda benim düşünüyor mu demekten kendimi alamam.
Yanlışı ben mi yaptım acaba demem.
Kafamda daha taze oluşan ''bir insanı gerçekten sevmeye hazır mıyım'' sorusu.
Kısacası '' o''.
az önce semtin en popüler cafelerinden birine gittim, unutamadığım ilk aşkım eski sevgilimi gördüm, o beni pek umursamadı, kuru bir merhabalaşma bile yaşayamadık hemen arkasındaki masaya gittim oturdum, ama yok en ufak bir tepki bile yok ne kalkıp unutamadım lan ben seni diyebildim, ne de 4 yılıma tecavüz ettin ne oldu eline ne geçti diyebildim. Şimdi evime girdim odama geçtim, zülfü livaneli gözlerini açtım, Allah yardımcım olsun kendimi yiyorum.
mehmet ali birandın ölümü, babamın işindeki sıkıntılar, dedemin hastalığı, sevdiğim insanın yanımda olmaması, dost sandığım çoğu insanın orospu çocuğu çıkması vs.. baya baya mutsuzmuşum ya ben.
bir türlü kendimi sevdiremiyorum. tamam zorla olmaz biliyorum ama napayım istiyorum biri olsun mutlu etsin beni hep yanımda olsun beraber aşalım bir şeyleri şu an etrafımdakileri anlatsam evet o kadar çok ki ama biri bile mutlu etmiyor. kimseden hayır gelmiyor ne yazık ki. kendi içinde bulcaksın mutluluğu. arıyorum ve emin adımlarla ilerliyorum. seni bulacağım.