ermenilerin ve bizlerin itiraf etmekten çekindikleri çok nokta olan konu. gelin politik doğruculuk, alınma gücenme kaygısı vs den vazgeçip şunu itiraf edelim:
ne o günkü ermeniler şimdi örtbas edilmeye çalışıldığı gibi sütten çıkma ak kaşıktı, ne de osmanlı yöneticileri.
doğudaki ermeniler hınçak ve taşnak gruplarına astronomik miktarlarda, (bugün bazılarının iddia ettiğinin aksine) yardım yaptı mı? yaptı! zira hınçak ve taşnak doğudaki ermenilerin <caps>ezici</caps> çoğunluğundan yardım-destek gördü. buna karşılık çoğu osmanlı yöneticisi tecrit yasasının aslında bir "ölüme gönderme" olduğunu biliyor muydu? biliyordu. zira amaç da bu değil miydi?(ki niye kaynak ayırsın ki zaten istemediği bir gruba) bir düşünün isterseniz.
"Düşmanca ithamda bulunanların sürdürdükleri büyük mübalağalar dışında, Ermenilerin tehciri meselesi aslında şuna inhisar etmektedir:
Rus ordusu 1915'te bize karşı büyük taarruzunu başlattığı bir sırada, o zaman Çarlığın hizmetinde bulunan Taşnak Ermeni Komitesi, askeri birliklerimizin gerisinde bulunan Ermeni ahalisini isyan ettirmişti. Düşmanın sayı ve malzeme üstünlüğü karşısında çekilmeye mecbur kaldığımız için, kendimizi daima iki ateş arasında kalmış gibi görüyorduk. ikmal ve yaralı konvoylarımız acımasız şekilde katlediliyor, gerilerimizdeki köprüler ve yollar tahrip ediliyor ve Türk köylerinde terör hüküm sürdürülüyordu.
Bu cinayetleri işleyen ve saflarına eli silah tutabilen bütün Ermenileri katan çeteler, silah, cephane ve iaşe ikmallerini, bazı büyük devletlerin daha sulh zamanından beri kendilerine kapitülasyonların bahşettiği dokunulmazlıklardan bilistifade ve bu maksada matuf olarak büyük stoklar husule getirmeye muvaffak oldukları Ermeni köylerinden yapıyorlardı.
ingiltere'nin, sulh zamanında ve harp sahasından uzak olarak irlanda'ya reva gördüğü muameleye hemen hemen kayıtsız bir şekilde bakan dünya efkârı, Ermeni ahalinin tehciri hususuna almaya mecbur kaldığımız karar için bize karşı haklı bir ithamda bulunamaz.
Bize karşı yapılmış olan iftiraların aksine, tehcir edilmiş olanlar hayattadır ve bunlardan ekserisi şayet itilaf Devletleri bizi tekrar harp etmeye zorlamasa idi evlerine dönmüş olurlardı (Atatürk'ün Milli Dış Politikası, Kültür Bakanlığı Yayını, s.572)."
adı üstündedir, sözdedir. adalet divanına açığızdır, 1 milyon tane belgemiz vardır- bizi savunan. ee daha nedir? çirkefliktir, ermeni diasporolarının, lobilerinin büyük dış ülkelerden destek bulan ttt kuralını, ermenistan halkına gönüllü empoze etmektir.
yani basimizda yuzbinlerce masum sivilin oldurulmesini (bkz: irak) (bkz: afganistan) mac seyreder gibi izleyenlerin, 1915'te olan aci olaylara takilip kalmasini hayretle izliyorum. adina soykirim deyin, karsilikli oldurme deyin, 1915'te yasananlar cok aci. olayin soykirim olarak nitelendirilemeyecgini dusunuyorum. adil bir yargilama sonucunda suclu oldugu ispatlanana kadar her insan ve her toplum masumdur. daha ermenistan nere, kars nere, zamaninda yapilan surgun mu zorunlu goc muu (oy veren cahil parlementerlerin cogu suriye'ye gocu sinir disi saniyor, o zaman suriye'nin osmanli topragi oldugunu dahi bilmiyor) oldugunu bilmeyen ucbes ucuz politikacinin karari da benim gozumde sifirdir. daha gecen ay sirplari soykirim suclamasinda aklayanlarin bizim ustumuze niye bu kadar geldiklerini anlamak icin olen ve oldurulenlerin dinine bakmak yeterlidir. ya da karabag'a, hocali katliamina bakmak. ya da niye bir allahin kulu ermenistan'a baska ulke topraklarini isgal etti diye ambargo uygalamiyor diye...
türkiye cumhuriyeti devleti'nin uluslararası arenada kullandığı tabirdir. bir devlet politikası olarak ne sağ ne de sol iktidar sahiplerince değiştirilmemiş bir tabirdir.
"sözde" kelimesinin kaldırılarak umuma açık yerlerde beyanı suç teşkil etmektedir.
yazarlara ve moderasyona öğretmek değil, hatırlatmak amacıyla belirtmekte fayda vardır.
sözde aynı zamanda 100 yıldırda gözde soykırımdır.ermenilerin halen g.tlerinden uydurdukları , yazılı bir tarihi belge gösterememeleri ve emperyalist ülkelerdeki lobi faliyetleriyle oldu bittilere getirdikleri saçmalığın adı...medeni ülkeler kabul ediyor öyleyse vardır gibi ezik entel takımınında ülkemizde bu yalana destek vermeside diğer yandan kabak tadı vermiştir.kıyamet gibi yüzbinlerce tarihi kaynak herkesin önünde boru gibi durmasına karşın 100 yıldır kurtulamadığımız illettir ayrıca. http://www.ermenisorunu.g...iamlar/degerlendirme.html
yazmazsam çatlarım editi: sözü edilen sözde soykırım tarihlerinde, kayıtlara geçen * 517.955 adet türkün ermeniler tarafından hunharca öldürülmüş olup, en azından bu insanların mezarlarında rahat bırakılasıdır.
Konuyla pek alakali degil ama her zaman aklima bir Ermeni yerel dansinin * ismi gibi gelen tamlama. Bir de orneklem vermem gerekise
-Evet yine bir 23 Nisan solenindeyiz. Ugandali kardeslerimizden yerli Magedobasi dansini izledik.
-Simdi sirada kim var Hamit.
+Ve simdi Ermenistandan kardeslerimiz geliyor kendi danslariyla
+Ermenistan
+Ermeni Soykirimi
tarihimiz hakkinda en utanc verici iddialardan biridir. bizi cekemeyen serefsiz batililar ve komunistler tarafindan milliyetciligin dunya tarihinde islemis oldugu suclardan bir tanesi oldugu iddia edilir. aslinda yoktur tabi boyle bir olay. bu olaylar varmis gibi davranan batili parlamentolar, hukuk kurumlari, siyasal partiler ve akademik kurumlar mi? onlar ardniyetlidir.
Birinci Dünya Savaşı sırasında, 1917 yılı sonları ile 1918 yılı ilk aylarında, Erzurum'da 2. Ermeni-Rus Kale Topçu Alay Komutanlığı yapan Rus Yarbay Tverdohlebov'un el yazısıyla tuttuğu günlüğündeki notlarının genelkurmay başkanlığı tarafından gün itibariyle orjinal hali ile yayınlanması bu iddiayı bir kez daha çütürmüştür. ermenilerin asıl katliam yapan taraf oldukları vurgulanıp gerçekler gözler önüne seriliyor.yarbayın notların birkaç alıntı:
"Ermenileri oldukça yeteneksiz, asalak, açgözlü, ancak başka bir milletin sırtından geçinebilen bir millet saymak mümkündür."
"Ermeni askerler en aşağılık, en adi sınıftan sayılmışlardır. Bunlar, her zaman geri hizmetlerde görev yapmak için gayret göstermişler, cepheden kaçmışlardır."
"Gördüklerim ve duyduklarım Ermenilerle ilgili her türlü tahmin ve tasavvur sınırlarını fazlasıyla aşmıştır."
emperyalist takınan oyuncuların kullandığı bir tür silahtır. aslında bir ermeni soykırımının gerçek olması bu emperyalistler için o kadar da önemli değildir. aradıkları piyonlar türkiye etrafındadır.ermeniler ne ilk olmuş ne de son olacaktır zaten.bunlar emelleri belli hareketlerdir.insanları bir yaşamaktan etmek en büyük emelleridir. çünkü çıkarları bunu gerektirir. her devletin milliyetçilik duygusu vardır. çünkü bu duygu olmadan bir devlet kurulamaz.
ingiltere'nin bu yalanı mavi kitapta yer almaktadır. ama olayın gerçek yüzü rus arşivlerinde yer almaktadır. bunun en kanıtlarından biride kızıl kitap
tır.
