50 tane kalem olsa birini vermem. ne yazıktır ki 5. büyük olan beşiktaş'ın kalesini korumaktadır ve 2 maçta 5 hatalı gol yiyerek tarihe geçmiştir. brava sana. inşallah gidişin olur dönüşün olmaz.
30 eylül 2009 cska moskova beşiktaş maçında topun her, kaleye düzgün ve hızlı bir şekilde gidişinde ''aha, yedi bu sefer.'' diyerek izlediğim kaleci. zira maçta topların sürekli auta çıkmalarını izledi, toplara atlamayı aklının ucundan bile geçirmedi.
ya allah koruyor ya da adam bol gol yemesi muhtemel her ciddi maç öncesi cidden sakatlanıyor.
bugün yine yokmuş. e aslanım, 3 gün önce daily telegraph'a röportaj veriyordun "manu'ya cehennem yaşatıcaz" diye? bu kadar laf ettikten sonra omzu çıksa oynar delikanlı adam.
tek bir maç üzerinden değerlendirme yapanlardan değilim. hatta bir dönemlik performansa dayanarak futbolcuların karatı üzerine ahkam kesmekten de kaçınırım. dahası sırf bu sözlükte rüştü' yü müdafaa ettiğim yazılarım mevcuttur. ama şu noktada fenerli arkadaşların görüşlerine hak vermek durumunda hissediyorum kendimi. yıllardan beri, fenerbahçe' de oynadığı zamanlarda dahil fenerlilerin çoğunluğu rüştü' den illallah derdi de fazla mübalağalı bulurdum. evet, çoktur rüştü' nün kurtardığı maç, dolayısıyla hataları ile yenilgiye sebebiyet vermesi de olağan karşılanabilir. amma, şu son galatasaray maçında yaptıklarına bakılınca dip yekunda rüştü' nün asla ve kat'a iyi bir kaleci olmadığına kanaat getirilebilir. kaleci topu yumurtlar eyvallah, elinden kaçırır amenna, fakat özellikle şu son galatasaray maçında yaptıklarını yapmaz. yapan adama kaleci değil küfe denir. işte rüştü kardeş, sen sörf te yersin küfe gibi goller de.
fenerbahçeyi yıllarca cenabet eden kalecidir. şöyle ki her sene en bomba transeferler yapılır, en iyi hocalar getirilir, kurumsal anlamda büyük adımlar atılırdı; gel gör ki sihirli bir el bunun sportif başarıya dönüşmesini engellerdi. yanlış anlaşılmasın asla ve asla kötü niyetli değildi ve olamazdı da; ancak bir mtk budapeşte, bir pendik faciası, 86. dakikada hakan şükürden yediğimiz kafa golüyle 2-2 olan ve şampiyonluğun kaçtığı o malum maç, takımda her mevkii değişti, en kaliteli yabancılar getirildi; en iyi yerlilerle anlaşıldı bir sen değişmedin hep sen vardın be rüştü; mesela 15 yılda oyunu topa sokmayı öğrenemedin, hiçbir zaman degaj kullanamadın, her golden sonra ofsayt itirazında bulundun..
iyi ki fenerbahçeli rüştü'sün ve hep öyle kal ama uzaktan sev takımımı.. çünkü seni en çok uzaktan sevebildim...
en azından geçmişin öcünü almak adında beklentilerin yüksek olduğu bir maçta iyi oynayabilseydi açı kapatma ustası, ogün gidene kadar oyun başlatmamış yarı felçli. fiziki durumunu kendinden iyi bilemeyiz; ama bu maça bile gazla çıkamıyorsa heyecanını kaybetmiş demektir.
uzerine gelinmemesi gereken kalecidir. zira galatasaray her atağında beşiktaş defansını hallaç pamuğu gibi atmıştır. o da mükemmel değildi, ayrı konu. ama hakan arıkan oynasa çok farkeden bişey de olmazdı.
