krizin 2010 da bitmesi zaten beklenen bir şey. fakat türkiye abd gibi büyük ülkeler toparlanmadan biraz zor toparlanır. önce onların *2010 da toparlanması ardından gelecek 6 ayda da türkiyede toparlanmalar bekleniyor. * tabi bir sıçrama beklemekte rte ye uygun. o kadar da hızlı bir toparlanma beklentisi yaratarak asıl 2010 da insanlar beklediğini göremeyince hayal kırıklığına uğratacak gene.
ilk başta ''başbakanın 2010 yılı sıçma yılı olacak açıklaması'' diye okuduğum. başlığın gerçeğini öğrendikten sonra ilk okuduğumu tercih ettiğim cümle. 2010 yılı anca işsizlikte sıçrama yılı olabilir çünkü.
başbakanın kriz teğet geçecek açıklamasında binlerce kişi işsiz kalmıştı. obama'nın gelmesi tesadüf değil galiba.
+ hanım, başbakan yeni bir açıklama daha yaptı. 2010 yılı sıçrama yılı olacakmış.
- bunlar bir olup ekonominin içine s*çıp üzerimize sıçratmasınlar?.
+ bilmiş bilmiş gonuşma, bana çay goy. (haşır, haşırt. göbek kaşıma efekti)
gerçekleşmesi ümit edilen fakat çok da gerçekleşmesine bel bağlanmayan açıklamadır.
+ 2010 sıçrama yılı olacak!
- ekonomide mi?
+ hayır halkta. kriz teğet geçmiştir fakat halkı teğet geçmemiştir. 2008' de g.te şemsiye girdi, 2009' da açılacak 2010' da ise şemsiye açıkken çıkarılmaya çalışılacak. bu noktada halkımızdan bir sıçrama bekliyorum.
imf güdümündeki ekonomimizin 2010 da sıçramaya geçmesi alınacak borç parayla ancak göstermelik bir sıçrayış olur. asıl önemli sıçrama üretimin yükselip tüketimin düşmesiyle, dış ticaret açığını düşürmekle oluşabilir.
anlaşılan odur ki 2010 yılında yine bir yerlerden sıcak paranın ülkeye girip ilerleyen yıllarda daha ağrılı şekilde çıkacağının habercisi olan açıklamadır.
rakamlar maşallah çok iyi ekonomik büyüme gün geçtikçe artıyor. enflasyon düşüyor ama bir yandan da sürekli zamlar geliyor halkın cebinde para yok. acaba benim cevrem mi fakirleşiyor yoksa genelde mi bir fakirleşme var anlayamadım. ne yani para kazanmak, bu zamlardan etkilenmemek, bu ekonomik büyüme içinde yer almak ve gsmh'nın üstünde olmak için illa ki fetoşculardan mı olmak lazım.
(bkz: bu ne yaman çelişki anne)