hayatı boyunca halısaha dışında futbol oynamayan aktif gay lerin o'nun hakkında yorum yapabilmesi bile abesle iştigaldir.zira ronaldo futbol demektir, gerek halısahada gerek sokak arasında gole yaklaşıldığı anda, yahut atılan güzel gollerden sonra ağızdan çıkacak ilk isimdir.futbolun gülen yüzüydü fenomen, bugün ergenlerin yaptığı pek çok hareketin mimarıydı aynı zamanda.futbol katillerinin ligi italya da kendisine yapılan faullerden sonra terk etmek zorunda kaldı seria'yı.ispanya macerasında 4 sezonda en fazla gol atan yabancı futbolcu oldu yetmedi, sevdiremedi bazı şizoidlere kendini.9 rakamına kazandırdığı anlamı anlayamadı gerzekler.
geyiğin öznesine gelecek olursam, şimdi o bıraktı ve malesef birdaha o'nun gibisini izleyemeyeceğiz.futbolu bıraktığına dair yaptığı açıklama esnasında döktüğü gözyaşları ve 98 dünya kupası finalinden sonra boynuna astığı kramponları ile kameralara yansıyan o hüznü asla unutamayacağız.
kendisiyle ilgili uzun uzun şöyle iyi böyle harika demeye gerek yok, kendisine takılan lakap nasıl bir futbolcu olduğunu anlatıyor zaten, lakabı için (bkz: fenomen)
bana göre gelmiş geçmiş en iyi futbolcuydu.futbolu bıraktığına üzüldüm desem yalan olmaz yani.çünkü gerçek bir futbolcuydu şimdiki çoğu futbolcu çalımları onu izleyerek öğrenmiştir heralde.onun gibisi bidaha gelmez heralde.
keşke daha erken bıraksaydı. son 2 yılı götü göbeği bağlamış bir şekilde, biraz prestij kaybederek geçti. fakat bu onun orijinal ronaldo olarak kalacağı gerçeğini değiştirmez.
kaleye yüzünü dönmesi yeterdi. bir şekilde 3 direğin arasını görürdü. izlediğim en iyi santrafordu.
tor sürerdi, çalım atardı, aralara deplase olurdu... bunların hepsinden öte leblebi gibi gol atardı.
zamanında fifa 99'da no.9 diye anons edilirdi spiker tarafından. ne günlerdi. bana göre dünyanın en iyi santraforuydu. ac milan formasını terletirken yaşadığı sakatlığı atlatmak için bazı ilaçlar kullanmış kendisi ve bu ilaçlar sonucu son 2-3 yıldır kendisini göbekli şekilde izledik. futbola veda etti, ama aklımda her zaman real madrid forması ile kalacak.
edi büdü: çok duygusal oldu lan. özet geçerek söylüyorum ki çağının en iyi golcüsü.
küçüktüm. kaleciysem mahalle maçında zubizeratta'ydım, mahallenin elektrik direğine kadar gerilip, iki taşın arasındaki kaleciye atarken frikiği; o sarı saçlı kuman'dım. koştururken, uzun yaz tatillerinin hediyesi olan uzun saçlarımla şansım varsa ve denk geldiysem bir rüzgara tam topu kaptığımda, dalgalınırsa bir de saçlarım; rijkaard'dım.
sonra bir gün gazeteye bakınırken orta sahadan topu alıp gol atan bir adamdan bahsediyordu gazeteler. şimdiki gibi açıp internetten 'bir bakayım şu gole.' demek gibi bir lüks yok. ancak gazetede çizilmiş oklara bakarak anlayabilirdik ne kadar güzel bir gol olduğunu, ya da denk gelirse televizyonda...
işte o oklarda tanıdım ben o adamı, bir gol çizimi vardı, ve bütün oklarda onun adı: ronaldo...
sonra değişti mahalle maçlarında ki bütün futbolcu isimleri, top kapsamda ronaldoydum, frikik atsamda ronaldoydum, topu kapsamda ronaldoydum. bir kaleye yakıştıramadım o adını orda 'şimdilik zubizeratta'ydım.'
ve yıllar sonra aynı gazetenin, aynı spor sayfası belki de tam o okların üzerine 'ronaldo' yazdığı yere 'efsane bıraktı.' yazıyordu bu sefer.
90'li yıllarda çocuk olmak; mahalle maçında ronaldo olmaktı.
ronaldo denince aklımıza gelen ilk futbolcuydu. onun yüzünden 100 m euro luk adam hep öteki olarak kalacak.(cr7) çocukluğumuzun kahramanıdır ronaldo. mahalle maçlarında "ben ronaldo olucam banane"lerin havada uçuşmasına sebep olan kişidir.bi ara bütün mahalle inter formasıyla gezdik. sanki mahalleyi mavi siyaha boyamışlardı..bilmeyenler için anlatayım. bu adam pas vermezdi gol atardı. 4-5 kişinin arasına girerdi her futbolcu gibi. ama bi tek ronaldo çıkardı. akrabam ölmüş gibi üzüldüm amk. birçok çocukluk hayali gibi o da "hiç bitmeyecek olan"dı, bitti...
2011 yılının sevgililer gününü bundan böyle diğer sevgililer gününün aksine buruk hatırlayacağım zira o gün ronaldo diğer adıyla fenomen futbolu bıraktı, hem de gözyaşları içinde, sevgililer gününde olmaması gereken bir şeydi bu ama oldu.nazarımda gelmiş geçmiş en iyi golcü olan fenomen ya da the original ronaldo futbolun gerçekten de korkunç şekilde hayata benzediğini futbol severlere gösterdi.öylesi gelir mi, gelse de fenomen'in yerini tutar mı, hiç sanmıyorum, o çok farklıydı, italyanların dediği gibi tam bir fenomendi.
beynimde hep eurosport kanalının fransa 98 jeneriklerine koyduğu, klasik çalımını brezilya formasıyla atarkenki görüntüsü ile kalacak. football manager'ın adının championship manager olduğu 90'lı yılların sonlarında, internetin yavaş olduğu, youtube vs.nin olmadığı ve dolayısı ile futbolun ve yıldız futbolcuların bu kadar erişilebilir olmadığı zamanları yaşamayanlar bu adamın bir nesile neler ifade ettiğini bilemez.
inter, lazio, juventus italya liginde başa baş gitmektedirler. maçların hepsi aynı saatte oynanmaktadır. ronaldo ilk kez ilk 11de çıkar sahaya... bu maçta gol atar ve bu gol lazio ve juve'nin stadlarında skorboardlarda skoru haber vermek için gösterilir seyircilere. gole ilk başta normal olarak üzülen seyirciler golü ronaldo'nun attığını görünce alkışlamaya başlarlar. kameralar tribünlere döner, bütün stad ronaldo'nun dönüşünü ayakta alkışlamaktadır. gözleriniz dolar, tüyleriniz diken diken olur o görüntü karşısında..
portekizli ronaldo'yu top diye oynayabilecek efsane futbolcu. corinthias takımı başkanı kendisine 2012 ortasına kadar sözleşme önermiş ve "3-5 maç mı olur bilinmez ama ronaldo sahalara dönecek" demiştir.
bizim jenerasyonun(80'li yıllar jenerasyonu) asla unutamayacağı futbolcudur kendisi. topla adeta dans ediyordu, vücut çalımlarını izlemek ayrı bir zevk veriyordu. kısacası, adam beklentileri karşılayabilen unutulmaz bir futbolcuydu.