fc barcelona, inter milan, chelsea fc gibi avrupa'nın önde kulüplerinde tutunmayı başaramamış futbolcu. tüm başarısızlığını örten tek şey ise fc porto'nun jose mourinho ve takım futbolu sayesinde kazandığı başarılar.
o küfür gibi gollerini ama göte çaktıkça hazımsız bünyelerce şurda orda burda tutunamadı morinho bik bik ettikleri adam. sakin olun hepinize sıra gelecek.
beşiktaş taraftarlarının gözbebeği, cigano'muz.
hani evin şımarık çocukları vardır ya quaresma da bizim için öyledir.
ne yapsa yakışıyor, ayrıca bazukasından sonra süreyya abiye koşup sarılması vardı ki....
cansın be can...çok bekledik seni ama iyiki de geldin be quaresma.
tek cümleyle;
beşiktaş'ta geçirdiği 6 ay içinde iki kere sakatlık geçirip toplamda 3 ay oynayabilmesine rağmen kendisine rahat 30 dakikası olan bir video daha çıkarabilecek kadar gol, asist ve jeneriklik çalımlar atarak fark yaratan, başarılı olmuş futbolcudur,
üstelik katkısını edirne sınırlarının ötesinde de göstermiştir.
ayrıca 'porto, mourinho, quaresma' üçlüsü hiçbir zaman bir araya gelmemiştir, hep ayrı noktalarda buluşmuşlardır,
quaresma'yı parlatan hiç bir zaman mourinho olmamıştır hatta neredeyse forma bile vermemiştir,
bu da böyle biline.
futbolu katleden oyuncu. net 3 pozisyonda pas vermek yerine kaleyi zorladı ve gerekesizce zora soktu maçı. kıvrak falan filan ama futbol zekası zayıf. hagi'den ders almalı.
dün akşam ki Trabzonspor maçında da gösterdiği üzere keyfiniz yerindeyken izlemesi çok zevkli oluyor;
misal ilk yarı kartalımız gümbür gümbür saldırırken süründüre süründüre adam geçmesi pek bi zevkli, hele attığı golden sonra bir sevinmemiz vardı ki tribünde birbirimiz kafalarına vura vura hayvanlar gibi sevindik,
gel gör ki ikinci devrede, o süründürme hareketlerini yaparken maçın tehlikede olması, sürekli zorlayarak top kaptırması ve peşinden koşmaması, bencillik üstüne bencillik yaparak ayağında topu zamanında çıkarıp belki de 3 yüzde yüz gollük pozisyona girebilecek arkadaşını çıldırtması tribünde o çılgınca sevinen bizleri de kanser etti
evet izlemesi gerçekten çok zevkli ama Simao'nun yüzde 25'i kadar takım oyunu oynasa tek başına bile Türkiye'de bi kulübü şampiyon yapabilir.
hakkında en güzel tanımı az önce bir arkadaşımdan şu şekilde duyduğum sevimli herif: ''abi, yemin ediyorum sevgi arsızı bu çocuk, biz onu sevdikçe o daha çok sevilmek istiyor. bütün o topu alıp gitmeleri, fantazi sınırlarını zorlaması ondan. sevgimize karşılık vermek istiyor. topu kaybedince hırslanıyor,utanıyor.''
aynen katılıyorum arkadaşıma, biz onu büyük yıldız olduğu için, adından ötürü peşinen sevdik, takımımızda oynayacak olması gururumuzu okşadı. bugünse durum farklı, gollerinden,ki fazla atmıyor,trivelalarından çok, kendisi olduğu için, bizim tribünün yaramaz veleti olduğu için çok seviyoruz onu, kıyamıyoruz. kazandığı milyon eurolara inat gol attığında önce malzemeciyi kucakladığı için hastasıyız onun.
arkadaş napalım büyük transferler yaptık diye. ama ayıptır. aga bu adam q7 az akıllı olun la. lazlara attığı gole bakın konuşun. kaptırdığı topu geri almak için 50 metre geriye koştuğunu ve aldığı konuşun. kıyas yapmayın.
portekizli ronaldo ile aynı kumaşa sahip müthiş topçu.
fenerliler bir zamanlar guiza ile harry kewell'ı karşılaştırıyordu.
hatta alex ile hagi'yi bile kıyasladılar.
onlar anca bi alex değil demeyi bilirler.
cr. ronaldo nasıl ki alex'ten çok daha iyi bir topçu ise q7 de öyle.
sadece şunu düşünün; sir alex ferguson cr. ronaldo yerine quaresma'yı transfer etseydi?