ligin 2. yarısında daha sağlam olucak olan futbolcudur sakatlıktan yeni çıkmasına rağmen iyi niyetinden dolayı çok yüklenıyor kendine ve bir yerden patlak verıyor sakatlık geçtikten sonrada bir süre üstüne gitmemesi gerekir adelenin yoksa kronikleşir...
öyle büyük bir futbolcudur ki , 14 kasım 2010 gençlerbirliği beşiktaş maçında golü atan hilbert ten çok quaresma kutlanmıştır.öyle büyük bir futbolcudur ki 20 kasım 2010 beşiktaş konyaspor maçında rakipleri 45 dakika bile dayanamamış q7 yi sakatlıyarak devreyi kapatmasını sağlamıştır.
bu adamın sakatlanmalarını lig oyuncularına atanlara gülüyorum.
adam 2 kere sakatlandı. ikiside kendi beceriksizliği yüzünden. birinde avrupa maçıydı, birinde de konya maçında aşırtma vurayım diye.
bu adam fizik olarak bakmıyor kendine. ya güçsüz ya da fiziksel idman yapmayı bilmiyor. her maç en az 10 tekme yiyen alex ve alanzinho gibi futbolcular niye sakatlanmıyor. hele ki alanzinho gibi ufak tefek bir oyuncuyla kıyaslamak bile istemiyorum.
sakat olmasına rağmen bugün takımıyla birlikte galatasaray deplasmanına gelen, onlarla soyunma odasına giden, onlar ısınırken sahada onlarla birlikte olan ve maçı tribünden izleyen futbolcu.
aklıma geldiği kadarıyla sakat olmasına rağmen derbi deplasmanına arkadaşlarıyla birlikte gidip, oynayacakmış gibi sürekli onlarla birlikte olan ilk futbolcu.
--spoiler--
sakatlığı nedeniyle derbide forma giyemeyecek olan quaresma; "arkadaşlarıma moral veriyorum, onları yalnız bırakmak istemedim. bu maçı kazanmak istiyoruz" dedi. quaresma takım arkadaşlarıyla birlikte saha zeminene bakmaya da çıktı ve rahat hareketleriyle dikkat çekti.
--spoiler--
sadece bugün sanki maça çıkacakmış gibi arkadaşlarıyla deplasmana gelmesi, onlarla ısınmaya çıkması, soyunma odasında maç heyecanı yaşaması, neden geldin denildiğinde "arkadaşlarımı yalnız bırakmak istemedim" demesi bile taraftarın onu neden bu kadar sevdiğinin yanıtıdır bir nevi. aynı adam wien deplasmanında "50 bin kişinin önünde arkadaşlarımı yalnız bırakamam iğneyi vurun oynayacağım" deyip, baldırı yırtan adamdır. taraftar misali deli aşıktır.
pascal'dan sonra beşiktaşa gelmiş en büyük yabancı futbolcu. aslında ona yabancı demeye utanıyoruz. bizden biri gibi. yarım sezonluk grafiğine bakınca takımımızın en önemli dört karşılaşmasında yer almamıştır ( iki fc porto, trabzonspor, galatasaray maçları)yinede taraftarların kalbindeki yeri değişmemiştir. yinede tükenmez bi kredisi vardır. beşiktaşlı için önemli olan gol atmak yada show yapmak değildir, önmeli olan taraftar kadar takımı düşünmektir.
sakat olmasına rağmen takımıyla birlikte bulgaristan deplasmanına giden futbolcu.
yıldız futbolcular sorunlu olurlar inanışının karşısındaki en büyük rakiplerden biri olsa gerek kendisi.