şimdi bakıyorum da beşiktaşılılar kadrolarına ilk defa bir "dünya yıldızı" kattıkları için sevindirik olmuşlar ve bu gazla "fenerliler göt oldu" gibisinden triplere girmişler. onlara benden gazlarını alacak bir laf gelsin o zaman; fenerbahçe quaresma yı almak isteseydi, o şu an fenerbahçe de olurdu buna emin olun.
evde sakince oturarak tv karşısında geçen pazar günüm, ntvspor'un altyazıyla yaklaşık 2,5 saati geçen bir internet sörfüne dönüştü.
her videoyu, her fotoğrafı göresim var q7'yle ilgili... itiraf ediyim, iş uzayınca ''ulan amma uzattınız gelmek istemiyorsa gelmesin'' diyen insanlardandım ama gerçekleşince anladımki böyle bir transfere ihtiyacımız varmış.
en azından uefa'nın resmi sitesinde iki ayrı konuda ders videosu yayınlanmış bir yıldızımız var artık...
Beşiktaşlıların, arda turan ile kıyaslama saçmalığına girmesinin dışında türkiye'ye gelmiş olması önemli olan oyuncudur.
Bu adamın gelmesinin artıları çoktur. Sonuç olarak 26 yaşında, tüm dünya tarafından tanınan bir oyuncuyu getiriyorsunuz. Hem ülke için, hem ülke futbolcu için önemlidir.
Eskileri yok mu? Beşiktaş için daha fazladır. 7 milyon euro'nun çöpe gitme ihtimali yüksektir. Ha forma satışı, reklam geliri belki bunu karşılar ama risktir. Bununla birlikte nihat'ın, holosko'nun ne olacağı ayrıca merak konusudur. yıllık milyon eurolar ödediğin adamları yedek bekletmek ilginç olur ki, beklerler mi, beklerlerse ne kadar verimli olurlar tartışılır.
Ha yine en fazla söz sahibi beşiktaşlılardır bu transfer için. Güiza'ya harcanan 20 milyon euro'nun çöpe gitmiş olmasını siklemeyip, bu adama sallayan fenerlilere ise ayrıca gülüyorum vallahi.
gelecek diye bas bas bağırdım. herkes eksiledi.. şimdi bakıyorum da karamsar olan bütün
kolpa kartallar bas bas bağırıyor.. sakin olun lan ibn*ler.. kötü günde neredeydiniz ?
güzel geçtiniz ta*şağınızı.. şimdi sıra quaresma nın sizinle ta*şak geçmesini beklemeye geldi.. defans oyuncunuz hayatının çalımını yeyip oyundan düştüğünde, kaleciniz falsolu topla ayrı köşelere uçunca ben göreceğim taşşak geçmek nasıl olurmuş..
herşey için çok teşekkür ederim.. bu transfer hayat kalitemi düşürüyordu.. her on dakika da bir google a quaresma yazmaktan, iş uzadıkça arkadaşlarıma mahçup olmaktan, gecenin bir yarısı çişe kalktığımda mutlaka haberlere bakmaktan bıkmış olduğumdan dolayı, sevgilimle kavga yaparken bile aklımda quaresma nın olmasından dolayı çok teşekkürler..
müthiş yetenekli ve teknik bir futbolcudur. fakat beşiktaş'ta iş yapar mı zaman gösterecek. Nedeni ise basit, quaresma yetenekli fakat karakteristik olarak lincoln tarzı bir futbolcu.
Şayet başarılı olursa beşiktaş orta sahası inanılmaz üretken bir hal alır. Ama mourinho'nun bile adam edemediği quaresma'yı bernd schuster adam edebilecek mi merak konusu.
bir fenerbahçeli olarak transferi konusunda beşiktaşı tebrik ettiğim futbolcudur. hem önceki kulübünde oynayamamış olması, hem de beşiktaşın bulunduğu bu ekonomik sıkıntıda ne kadar verimli olur tartışılır ama yine de yetenek olarak bu denli üst düzey bir futbolcunun türkiye'ye gelmesi her zaman için iyidir.
kimse çamur atmaya çalışmasın bu yaşta bu paralarla bu ülkeye gelen dünya çapında ünlü futbolcu sayısı birdir,ikidir.takıma katkısı ne olur bilmem ama birileri bu sene bu ülkeye messiyi,david villayı,torresi,gerardı,puyolu getirmediği sürece sezonun transferidir.en azından ülkeye artık 35 yaşındaki huzurevi sakinleri gelmesin,illa yıldız gelecekse bu yaşlardaki adamlar gelsin,cimbomu da alsın,feneri de arkadaş ligimiz şenlensin ne olacak.RQ7 ye Beşiktaşım'da başarılar.
türkiye'ye gelmiş geçmiş en büyük futbolculardan biridir. bir fenerbahçeli olarak normalde ezeli rakibimin güçlenmesini istemesem de, bu adam tüm tabularımı yıkabilecek kapasitede.
harbiden helal olsun bu transferde emeği geçenlere...
kendisi portekiz futbolunun yetiştirdiği en büyük yeteneklerden biri. sahip olduğu potansiyelle dünyanın her kulübünde forma giyebilecek ama uyum sağlama problemi çeken yıldız + oyuncu klasmanından birisi.
o artık bir beşiktaş'lı,
ve artık onun hakkında bir kaç şey karalama vakti.
1983 yılında doğan ricardo quaresm gençlik yıllarında paf takımda çalımlar atar, şovlar yaparken bir de yanında kendinden 2 yaş genç bir oğlan vardı.
o genç cocuk ve ricardo quaresma sahip olduğu yetenekler sayesinde, çok değil sadece bir kaç yıl içinde avrupa'nın en büyük yıldızları olacaklardı, öyle inanılıyordu.
nitekim hikayenin bir kısmı gerçekleşirken bir kısmı ise sekteye uğradı.
o iki gençten biri yıllar sonra diyecekti ki "ricardo ile top kapmaca oynamak en keyif aldığım şeylerden biridir, onun yaptığı hareketleri yapmak için çalışıyorum"
işte o kişi 2003 yılında manchester united'ın yolunu tutarken, bizim oğlan nam-ı diğer quaresma barcelona'nın yolunu tutuyordu.
hikayenin geri kalan kısmını ise herkes biliyor az çok. biri ferguson'un elinde dünya yıldızı olup, bugün dünyanın en büyük futbolcularından biri olarak anılacak kıvama geldi. o cristiano ronaldo'ydu.
diğeri ise istediği ortamları bulamadı. bulduğu vakit ise zaten bütün dünyayı adından söz ettirdi.
oysa ricardo quaresma her ne kadar usta çalımların, göze hoş gelen vuruşların, fantastik gollerin adamı olsa da, zor bir çocukluk geçirmiş annesine bağlı ve içine kapanık, ilgi isteyen bir adamdı.
ve istediği bu ilgiyi avrupa'nın cafcaflı takımlarında bulamazdı. sadece kendisine ortalamanın üzerinde ilgi gösterecek taraftar potansiyeline sahip yerlerde örneğin portekiz'in porto'sunda kıvama gelebildi. çünkü o bir nevi ilgiye muhtaç çocuk gibiydi. annesi fernanda'ya göre, bu böyleydi.
kötü geçen günler, düşüşe giren kariyer derken. tarih 2009 temmuzu gösteriyordu.
işte o zamandı bu aşkın ilk fitilinin atıldığı tarih. beşiktaş taraftarı tarihinde ikinci kez bir futbolcuya aşık olmuştu. ama bu kez durum farklıydı, bu oyuncu daha beşiktaş forması giymemişti bile.
bu kelimelerle açıklanabilecek, sözlerle dile getirelebilecek bir durum değil aslında. aynen aşk gibi. dünya üzerinde bu kadar çok futbolcu varken neden quaresma? işte kimse bunun cevabını veremedi. ok vurmuştu bir kere.
ve 1 seneye yakın geçen bir maratonun ardından bugün artık hayaller gerçek olsa demiyoruz, hayaller gerçek diyoruz. çünkü beşiktaş taraftarı "aşk"ına kavuştu.
zorlaya zorlaya, isteye isyeye bu transferi yaptırttı.
şimdi o zaman bakalım bir son duruma,
quaresma ne istiyor dedik? ilgi istiyor, sevgi istiyor.
peki takımına verdiği destekle adını dünyaya duyuran beşiktaş taraftarından daha çok bu adamı coşturabilecek bir taraftar var mıdır? sanırsam yoktur.
en büyük desteği görecektir taraftardan, adı binlerce kişinin ağzında yankılanacaktır her daim, yeter ki formasının hakkını versin.
bu adam henüz 26 yaşında. ve şu futbolun baharında. buna rağmen milli takım kadrosuna alınmadı, insanlar ona bitti gözüyle baktı. oysa sahada o mükemmel hareketleri yapan bir adam futbola aşık bir adamdır. futbola aşık bir adam ise asla yenilgiyi kabul etmez ve her zaman birşeyleri kanıtlamak ister.
işte bunu kanıtlamak isteyecek quaresma. ve beşiktaş, onun için biçilmiş kaftan tüm bunlar için.
şimdi gelelim spekülasyonlara;
- "2 senedir top oynamıyormuş, inter'de hep yedek kalmış, devamlılığı yokmuş, bu mu yıldızmış"
bu adam zamanında ronaldo'dan yetenekli olarak tasvir edilen bir adam. defalarca ödüllere layik görülmüş olan, her türlü karmada yer almış bir adam. eğer bu adam zaten inter'de de bu başarısını gösterseydi, devamlılığı olsaydı zaten sen bu adamın formasına bile 100 küsür milyon sayardın. bu adamın devamlılığı olanı ve sorunsuz olanı zaten 95 milyon euro'ya real madrid'e transfer oldu.
- yok fener istese 2 dakika da alırmış da, fener istemedi diye beşiktaş almış.
arkadaşım bırakacasınız bu fakir edebiyatını. sırf şu ezik hareketleriniz yüzünden insanlar size uyuz oluyor. nasıl bir keklendiyseniz şu başkanız tarafından, kendiniz dünyanın merkezinde sanıyorsunuz. yazıktır, uyanın artık. herşeyin parayla bitmedğini öğrenin artık. fenerbahçe devre arasında bu adamı almak için yırtındı mı? yırtındı. red cevabını alınca klüpten yalanlama yayınladı mı? yayınladı. siz bunları bilmezsiniz, çünkü sizi feci yiyorlar, ama biz biliriz. rahat olun.
- ne var quaresma'da, amma abarttınız.
stoch geldi diye ortalığı yakıp yıkanlar, jo alındı diye havai fişek patlatanlar çuvaldız ve iğne ikilemi içerisinde kalmalarına sebebiyet veren işlere imza atmayacaksınız. ya da yarını düşünerek hareket edeceksiniz.
- beşiktaş ilk defa yıldız aldı diye hava girdi.
carew, ailton, kleberson, ricardinho, les ferdinand, münch heralde osmanbeyden transfer edildi, değil mi? gözüm. vah vah..
ve son söz de hala bok atanlara.
ulan bu nasıl bir eziklik kompleksidir be arkadaş. bırak kıskanmayı, bırak hasetlemeyi. bir dünya yıldızı gelmiş lige. sevin, hoşuna gitsin. bırakın artık bu kedi-ciğer-mundar üçlemesini, komik oluyor artık, valla da komik oluyor. şebeğe dönüyorsunuz sonuçta.
uzun lafın kısası,
çok istedik, çok bekledik,
umut tazeledik, güzel düşünceler büyüttük.
bu kadar çok umudu hapseden ve güzel başlayan bir hikayenin sonu asla kötü bitemez.
biz söylenecek herşeyi söyledik be rico paşa,
şimdi sıra sende.
öyle bir çentik at ki bu taraftarın gönlüne,
yıllar sonra her adını andığımızda iç geçirelim en keyiflisine,
öncelikle gerçekten büyük futbolcudur, türkiye'ye gelmiş en önemli adamlardan biridir.
ancak quaresma transferinden sonra bu topraklara toni schumacher'i, jay-jay okocha'yı, anelka'yı, hooijdonk'u, appiah'ı, kezman'ı, ortega'yı, Kennet Andersson'u, hatta roberto carlos'u getirmiş bir camiaya bok atmanın mantığı nedir? bu transferle fenerbahçe'nin ne alakası vardır? zaten alakası olsa fenerbahçe quaresma'yı alır, bjk'ye topuzu kalırdı; geçen senelerde olduğu gibi. *
7.3 milyon euro maliyete göre müthiş transferdir. ayrıca quaresma'nın bjk'ya geleceğine ben de inanmıyordum keza teoride zor bir ihtimaldi. bjk futbol komitesini tebrik eder, beşiktaş'a ve türk futboluna hayırlı olmasını dilerim.
o şimdi kartal. her ne kadar çok istemesem de yönetimi de tebrik etmek lazım özellikle serdal adalıyı. artık taraftar korkusundan mıdır nedir bir türlü vazgeçmediler, 2 ay la boru mu! neyse gelsin de ayağının dışıyla şöyle iki orta açsın gözümüz gönlümüz bayram etsin.
fb'lilerin inatla neden bize işe oluyorsunuz deyip deyip kendince iş oldukları oyuncu.
arkadaş hasta mısınız? kimse sizden bahsetmiyor, siz gelip gelip kendiniz yazıyorsunuz millette size cevap yazıyor.