christian bale'in solucanları canlı canlı hüplettiği filmdir. bu adamın mesleki özverisine hayranım doğrusu, el maquinista filmi uğruna da günde sadece bir elma ve bir kutu ton balığı yiyerek 28 kilo vermişti.*
laostaki hedefleri bombalarken vurulup esir düşen bir amerikan pilotunun kurtulma mücadelesini anlatan, daha öncesinde yüzbinlerce defa anlatıldığı üzere birleşik devletlere mensup bir askerin ne kadar kahraman(!), zeki (!) ve cesur(!)olduğunu bize bir kez daha anlatma gereğini hissetmiş bir amerikan filmi.He filmin yönetmeni almandır o ayrı. Zaten Christian Bale'in canlanırdığı Dieter Dengler karakteri de Alman asıllı bir ABD'li.
--spoiler--
laoslu bir subay pilotumuza ABD'nin emperyalist bir tutum sergilediğini belirten bir kağıdı imzalamasını istiyor ve Dieter'da ben ABD askeriyim bunu imzalamam baabında bişeyler söylüyor
--spoiler--
Demek ki neymiş burada anlatılmak istenen. Orijini farklı da olsa Bu ülkede (ABD) yaşayan her birey vatanseverdir.
Sadede geleyim. Artık ABD'lilerin hamaset kokan filmleri baydığı için filmi bu önyargıyla izledim. Gerçek bir hikayeden yola çıkarak çekilmesi nedeniyle de yeni bir Papillon mu izleyeceğim düşüncesiyle filmin başına oturduğum için hayal kırıklığına uğradım.
amerikan hava yollarında pilot olan dieter dengler, vietnam savaşında bir uçuş sırasında vurularak düşürülür ve bir kampta esir olarak tutulur. başka savaş esirlerinin de bulunduğu bu kamptan kaçmak için planlar yapan dieter, her türlü tehlikeyi göze almıştır.
christian bale'ın çeşit çeşit solucanı yerken kahkahalar attığı filmdir ve türkçesi şafak harekatı olarak çevrilmiştir. Jeremy Davies de kaburga kemikleri sayılacak kadar kilo vermiştir bu film için.
film 2001 yılında ölen Dieter Dengler isimli amerikan pilotuna ithafen 2006 yılında kişinin anılarından yola çıkarak çekilmiştir.