zor film tanımı uygun olacak bır fılmdır. anne sevgısının, arkadaslıgın hatta askın uyusturucu karsısında ezılmesını, onemını yıtırmesını anlatır. paran ve uyusturucun varsa cok ıyı (!) ancak para bıtınce ve uyusturucu bulamayınca götu kaptırdın demektır mesajı vardır. uyusturucunun her turlusu zararlıdır, uzun vadede kolun kesılır, uc kurusluk adamların oyuncagı olursun mesajını ızleyıcının kafasına vura vura gösterır.
Hubert Selbynin diyaloglarda aşırı karışıklığa gitmediği uzun ve karışık cümleler kullanmadığı karakterlere zaten insanı yoran bir filmde diyaloglarla da seyirciyi yormadığı, ne anlatmak istemişse açık açık verdiği , gereksiz kelime oyunlarından kaçtığı film
Filmin konusu harika ama hızlandırılmış sahneler biraz bayıyor. Müzikleri çoğu zaman haberlerde fon müziği olarak kullanılır. Uyuşturucu kulanmak isteyenlerin izlemesi gerekir. Belki bu illetin adamı ne hale getirdiğini görmek onların akıllarını başlarına getirir
hiç bir uyuşturucu madde kullanmamanıza rağmen, sanki kullanıyomuşunuzda bu filmden bir ders çıkarmanız gerek gibi hissettiren, sizi fazlasıyla kasan film.
tüm dünyada entellektüel gençliğin kült filmidir, başrollerini jared leto, ellen burstyn paylaşıyor. izlenmesi şiddetle tavsiye edilir, hatta akabinde trainspotting izlenebilir *
4 farklı hayatın dibe çöküş hikayesi anlatılır uyuşturucu üzerinden gidilerek. tüm bunlar olurken modern toplum düzenindeki insanların birbirlerine ne denli kayıtsız kaldığı gözler önüne serilir.
başrollerinde ellen burstyn, jared leto, jennifer connelly'nin oynadığı, darren aronofsky'nin yönetmenlik dersi verdiği 2000 yapımlı, izlendiğinde insanın bir süre kendine gelemediği film. özellikle filmin son 15 dakikasında içinizden bitsin artık diye geçirdiğiniz, bu sürede yönetmenin size nefes aldırmadığı başyapıt.
kabaca herbirinin farklı hayali olan 4 insanın bu hayallerine ulaşmak için bir şekilde uyuşturucu ve hap bağımlısı olması, hayatlarının ve hayallerinin kısa sürede paramparça olması çok vurucu biçimde anlatılıyor. hatta filmin adının anlamını da çıkartabilirsiniz burdan. ayrıca bu filmin soundtracki de muhteşemdir.
anti trainspotting. birisi uyuşturucuyu överken diğeri de bir o kadar kötülemektedir. trainspotting ayarında bir filmde fear and loating in las vegas dır. şahsi fikrim ve deneyimlerimle sabittir ki trainspotting uyuşturucu dünyasını daha iyi anlatmaktadır. requiem for a dream biraz gençleri korkutmak için gerçekleri abartmıştır.
--spoiler--
filminin sonunda ise yaşamları paramparça olmuş, yalnızlıklarını birazcık olsun gidermek isterken iyice yapayalnız kalmış bütün karakterler, ana rahmindeki çocuğun yatış pozisyonuna, bacakları karınlarına çekik ve elleriyle bacaklarını kucaklamış pozisyona dönerler.
--spoiler--
Müziğiyle, çekim teknikleriyle, verdiği mesajlarla izlenilesi, tavsiye edilecek kişilere yalnız izlememeleri konusunda uyarı verilesi ama yalnız izlenildiği zaman da ayrı bir yeri olan filmlerden birisi.Kelimeler yetmez...
