yarsav'ın kurucu başkanının(ömer faruk eminağaoğlu) da aralarında bulunduğu cephedir.
geçmişte recep tayyip erdoğan hakkında(ibb başkanlığı döneminde) açılan davalarda etkin rol oynayan ömer faruk bey, bugün alakasız bir şekilde yargı karşısında hesap vermektedir. açılmasında etkin rol oynadığı(ve şu anda dokunulmazlık dolayısı ile askıda olan) davaların da yeni anayasa aracılığı ile düşeceğini belirtmekte.
var mı ötesi? adam açıkça değişikliğin ve bu değişiklikteki ısrarın mantığını seriyor gözler önüne. tabi tekrarda faide var "idrak ve istişare, insanın yitirmemesi gereken iki temel vasfıdır." tabi anlayanına...
düşünüp yorumladığından değil, sırf padişahımız öyle dedi diye evet'i basacak şuursuzlara inat, içeriğindeki kimi maddelere de katılmama rağmen; "hayır". üstelik bu değişikliklerin bana paket olarak sunulmasının demokratik haklarımın çiğnenmesi anlamına geldiğini düşünüyorum. sözde "büyük" millet meclisine "sözde" vekil olarak gönderilen el kaldırıcıların sayısı yettiğinde kafana göre geçir kanunları, yetmediğinde "yeter,söz milletindir".
daha çok söz sahibi olmak istiyorum ben, söylemek istediklerim var. oyunu bir şekilde atıp yıllarca aklını götüyle birlikte serip yatanların aksine söylemek, dinlenmek istiyorum.
o yüzden, bu ilk fırsatta ve daha çok "evet", daha çok "hayır" demek istediğim halde -toplam 35 adet ediyor- bana dayatılan iki seçenekten "hayır"ı seçiyorum, düşünerek,yorumlayarak,tartarak...
ilk başta yalnızca 2, derken 3, 4 ve en son 11 kişi ile başlanan, yayınlanması için 20 kişi olması beklenen; "ya olmazsa?" endişesi ile karamsarlığa düşülen ve şimdi 150 kişiye yaklaşan gurur verici uludağ sözlük yazarları oy birliği.
ben hayır diyenlerdenim. sırf vatanı satıp savmak isteyenlerin inadına. düzen öyle bir şeydir ki şimdi satma cüretini kendinde bulanlar da bir gün kendilerini bir başkası tarafından yapılmış, bir başkasına sunulmuş paketin içinde uyanırlar. nerdeyim ben derken anlayıverirler satıldıklarını.
işte bu referandum o pakete girmeden önceki uyutulma safhalarından yalnızca biri. çok sonra anlayacaksınız gerçekleri de iş işten geçmiş olacak evet oyu çıkarsa.
referandum başlığında da söyledim, sözümü yineliyorum:
bu kadar iyi demokrat olduğunu iddia edenler önce dokunulmazlığı kaldırsınlar. tabi yürekleri yeterse.
evet oyu vereceklerin çoğunun da ne zamandan, kimlerden arta kaldığı malum. dillendirmek istemiyorum, onlar kendilerini biliyorlar.
ama bir kesim var ki bu memleketi, bu milleti, bu tarihi ve bu toprağa aşık olan ve bu yüzden evet verdiğini düşünen... onlara tavsiyem iyi düşünsünler.
emin olsunlar ki ateş olmayan yerden duman çıkmaz, sırf demokratlık ve hayır işi olsun diye merkez sağdan bir parti sol için böyle büyük bir devrimi bırak, kılını kıpırdatmaz dünyanın hiçbir yerinde.
eskiden bir lokma bir hırka filan diyen yoktu. Bu bir CHP şehir efsanesidir, daha doğrusu inkilap kitaplarında tekke ve zaviyelerin kapatma sebeplerine uydurdukları bahanedir. herkes herdaim zengin olmak ister. Müslümanı gayrimüslümü farketmez.
uludağ sözlük galerisi'ne görsel eklemek isteyen yazarların başka başlıkla karıştırdıkları başlık.***.
galeri'ye görsel eklemeyi öğrenebilmiş fakat konuları birbirinden ayırt etmeyi öğrenememiş bazı yazarlar, bu başlığa konu ile ilgisi olmayan görseller eklemektedir.
elma başlığının altına armut görseli eklememelisiniz sayın yazarlar; eğer "referanduma evet" ile ilgili görsel eklemek istiyorsanız, bunu "evet" ile ilgili başlığa eklemelisiniz.
bu kadar basit bir farkı anlayamayan kişinin görsel eklemeyi öğrenmesi her ne kadar şaşırtıcı ise de yine de moderasyonun görev alanına girmektadir.
galeri ile ilgilenen bir moderatör varsa eğer*, "başlığın altına konu ile bağlantılı görsel eklenmesi" ile ilgili bir düzenleme yapmanın vaktinin geldiğini farketmelidir.
aksi halde sevilmeyen kişilerin başlığına hayvan ya da katılınmayan görüşlerin başlığına dışkı görselleri eklenmesi yakındır.
Netekim başbakan Anayasa işini baştan yanlış tutmuştur.Önce darbe yapıp bütün Hayırcı cepheyi Mamak Diyarbakır vb yerlerde güzel bir dayaktan geçirip sabah-akşam kılmadıkları namazların kazasını kıldırıp daha sonra serbest bırakacak ve Anayasa oylamasını önlerine sürecekti.Bakın bakalım nasılda koşa koşa evet diyeceklerdi.Bunlar kendilerine işkence yapmayanı ciddiye almazlar efenim.Hayır da hıyar vardır.
aslında tam olarak ne karar vereceğine karar verememiş bünyemin müthiş gandi kemal söylemiyle beni de dahil ettiği cephe. türk kahvesi sever bir yazar olarak şu söyleme sonuna kadar katılacağım ;
-hayırın rengi kahverengi.
-kahverengi kahvenin rengi.
-bir kahvenin 40 yıl hatrı vardır.
-e o zaman hayır diyoruz biz!
not: bu kemal kılıçdaroğlu sözlükte yazar falan olmasın. hadi hayat felsefesini geçtim girinin sonunu bağlayamaz mk ! *