aynı zamanda başkanı olduğu partinin 2007 temmuz seçimlerinde dtp ile güçbirliği/ortaklık yapabileceklerini dile getiren ve bu sözleri de parti tabanından gelen istek doğrultusunda açıkladığını belirtmiş siyasetçi . bizim başbakanımız!
basbakani oldugu ulkenin basindaki en buyuk sorun olan teror orgutunun yurt icindeki ve yurt disindaki terorist sayisi konusunda %700 hata yapan ve bu yedi kat hatali bilgiye dayanarak sinir otesi operasyonun gereksiz oldugunu dunya aleme duyuran politikaci. basbakanin aciklamalari pkk'lilar, barzani, ab ve abd tarafindan sevincle karsilanmistir. artik adamlara "ulkenizdeki teroristleri temizleyin" dedigimizde bize "siz iceridekileri halletiniz mi ki bize laf ediyorsunuz" diyeceklerdir. boylelerini secmeye devam edelim, ileride dizimizi cok doveriz cooook.
edit: sinir otesi operasyon gerekli de olablir gereksiz de, karari verecek olan hukumet ve tbmm'dir. ama operasyon yapilmayacaksa bile bunu dunya aleme "biz sunu yaptik mi ki sunu yapalim" seklinde duyurmak yerine her an yapilacakmis gibi davranip diplomaside elimizi guclendirmemiz daha faydali olmaz mi? su anda zayif ve korkak, kendine guvensiz bir ulke imaji cizmiyor muyuz?
edit2: bu sorun uclu diyalogla cozulur diye papagan gibi tekraralayarak bizimle adeta dalga gecen irak'li yetkililere de acayip sinir oluyorum. sizin kizinizia kariniza tecavuz edilse diyalogla mi cozeceksiniz? ya da irak'ta ortaligi birbirine katan, kana bulayan el kaide ile diyalog mu kuruyorsunuz?
bu sabah yaptığı açıklamayla türkiye'de 1500, kuzey ırak'ta 3500 pkk'ya mensup teröristlerin bulunduğunu açıklamış organizmadır.
bu zat-ı muhterem, 2 gün önce, terör zirvesinden birkaç saat önce, sanki çok acilmiş gibi, basın kuruluşlarının ankara temsilcilerine saat 10:30 sıralarında yeni genel merkezin gezdirilmesi amacıyla yapılmış gibi bir davet göndermiş ve saat 11:00'da yeni genel merkez binasında bulunmalarını istemiştir... ondan sonra bu zat-ı muhterem, daha önce de dile getirdiğim üzere, devletin birçok istihbarat kuruluşu kendisine bağlı, bazı istihbarat kuruluşları ise sorumlu iken, istihbari bilgi almaya gerek duymadan zart diye, başına "söyleniyor" kelimesini koyarak, söylentiler üzerinden -ki bunlar söylenti bile olamayacak kadar gayri ciddi rakamlardır- "yurt içinde 5000, yurt dışında 500" gibi bir değerlendirme yapmıştır... aynı at-ı muhterem, bu açıklamayı yaptıktan 2 gün sonra, "yurt içinde 1500, yurt dışında 3500" değerlendirmelerini yapmaktadır... peki bu zat-ı muhtereme sormak gerekir, yurt içinde bulunan 5000 teröristin, 3500'ü 2 günde mi ırak'a transfer oldu? (#1765354) numaralı entry'de de bahsettiğim üzere, ben bile düz bir vatandaş iken, google denen alet sayesinde bazı anahtar cümleleri yazarak, kendisinin bugün belirttiği rakamlara çok yaklaşık biçimde değerlendirme yapabilirken, bu zat-ı muhteremin bir sürü danışmanı varken ve devletin istihbarat kuruluşları kendisine bağlı veya sorumlu iken, bu kadar aykırı rakamlar vermeye üstelik başbakanlık makamında iken hakkı var mıdır? gerçi kendisinin bazı aykırılıklarına örnek veryim...
sabah: sami oferle görüşmem söz konusu değildir, basın üzerimize gelmektedir, çirkindir.
öğleden sonra: sami oferle davos'ta görüştüm, bi-iki defa da telefonla görüştük.
brüksel'de: ülkemde kürt sorunu yoktur.
diyarbakır'da: türkiye'de kürt sorunu vardır.
ankara'da: türkiye'de kürt sorunu yoktur.
2006 sonunda: erken seçim falan yoktur.
2007 başında: seçim ne olursa olsun zamanında yapılacaktır.
2007 mart: seçimi öne alabiliriz.
2007 mayıs: erken seçime gidiyoruz.
2006 boyunca cumhurbaşkanını halkın seçmesi konusunda: cumhurbaşkanını bu meclis seçecektir.
2007 cumhurbaşkanlığı seçiminden 2 gün önce: cumhurbaşkanını bu meclis seçecektir.
2007 cumhurbaşkanlğı seçimini anayasa mahkemesi'nin iptalinin akabinde: seçimi bu meclis yapacaktır, olmazsa halka gideriz.
2007 cumhurbaşkanlığı seçiminin imkansızlaşmasının akabinde: halka gidiyoruz.
12 haziran 2007 sabah: Bakınız her zaman gelen rakamlar var. söyleniyor ki, Kuzey Irak'ta 500 tane terörist var. söyleniyor ki, Türkiye'de dağlarda 5 bin terörist var. E şimdi Türkiye'deki 5 bin terörist ile ilgili mücadele bitti mi yani bu halledildi mi, Kuzey Irak'taki 500 kişi ile uğraşma safahatine gelinecek.
14 haziran 2007 sabah: yurt içinde 1500, yurt dışında 3500 terörist vardır, önceliğimiz yurt içidir.
bu kadar danışmana, akıl hocasına sahipken bu kadar fazla kendisiyle çelişen bu zat-ı muhterem'in elektronik parçaları abd tarafından sağlanan bir robot çıkmasından endişe etmekteyim... bir gün, bu kadar çok kendisiyle çeliştikten sonra, sistem kilitlenip, gözlerinden kırmızı ışık yanacak ve "error, error" diye sayıklayacak diye korkuyorum...
hükümetin ne terör konusunda, ne ekonomi konusunda, ne kalkınma konusunda hiçbir politikası yoktur... terör konusu barzani, talabani ve abd güdümünde, ekonomik program kemal derviş'in 2001'de yaptığı program -demek ki, bu millet ecevit'i, bahçeli'yi, yılmaz'ı boşu boşuna tasfiye etmiş- kalkınma ise imf güdümlü... o zaman hükümet kim? başbakan kim? içişleri ve dışişleri bakanları kim?
ıstanbul belediye başkanlığı döneminden hakkında ''görevi ihmal etmek, zimmet, resmi evrak ve kayıtlarda sahtecilik, cürüm işlemek için teşekkül oluşturmak'' suçlarından, suç dosyası bulunan; dokunulmazlığı nedeniyle bu dosyaları bekletilen başbakan.
bulunduğu mevkinin kendine üç beş beden büyük geldiğini gözümüze sokmaya çalışan,bizim bazı şeyleri gördüğümüzü anlamayıp ısrarla canı sıkılınca ulusa sesleniş konuşması yapan ve beni kasımpaşaya geri gönderin diye bas bas bağıran amca,dayı,beyfendi,er kişi..sanırım başbakan demem gerekiyordu ama elim varmıyor..ve demiyorum..gelişmekte olan özgür bir ülke çünkü burası..
artık kendini tekrarlamaya başladı..''koyun'' vecizesini misal daha önce başka bir devlet şeysi için kullanmıştı..yine koyunlardan-çobanlardan bahsetmişti..demek ki neymiş insan gelişerek değişirken bile olduğu yerde uygun adım sayabiliyormuş..o değil de,yoruldu çok..haklı tabi..merkel teyzeyle görüş,o kadar adamı idare etmeye çalış,sürekli yurtdışına git,saat farkı falan filan..bir de yurtiçi turları var bunun..her ne kadar cumhurbaşkanı olmak zorunda değilim dese de,bunun için muazzam çalışmalar içinde olduğu da gün gibi açık..çiftçiye lan dediğinde yorgunluğuna filan vermek istemiştik..(bal gibi de istemedik,yalan konuşmaa!)gaftır diyip geçmeye çalışmıştık..(bak hala!)şahsen ben o ''koyun'' lafını fazla takılmış olacağım ki,bu tabirden sonra her şeyin aslında kasıtlı söylendiğini düşünmeye başladım..amca bey de bunun sinyallerini cümlesine başlamadan önce ''affedersiniz'' diyerek vermişti zati..
dedi ki,''hayatında affedersiniz iki koyun gütmemiş adamlar erken seçim istiyor..'' ee amca bey ne alakası var şinci ? sonra ekledi,''hani anayasayı savunuyordunuz ?'' buna bakıp bir çay demleriz artık..mısır da patlatsak olur..gayet eğlenceli çünkü..ahmet necdet sezer şu an o mecliste bulunan en insan insan..insanlığından sonraki en büyük vasfı da hukukçu kimliği..sen bu adama hukuku savunmuyorsun,hukuku anlamıyorsun dersen seni dinleyen insanlar o çayı kafandan aşağıya boşaltır..tabi bir halt anlamadan şak şak alkışlardan bahsetmiyorum..bazıları sandıkta 10 milyon 780 bin oyu atan meeeleri güdedursun,o adam (sezer yani) önüne gelen çıkara yönelik yasa tasarılarını veto etmekle meşguldü..ayrıca neresini ne şekilde yamalayıp koyunlarımıza iteleyelim diye o kadar kastı ki bazıları,sayelerinde amayasalar içinde en değişkeni bizimki oldu..en baba hukukçu bile öğrenemez bu değişmeleri..bazıları sevincini devletin kesesinden deve keserek kutlayanlara kadro kadro iş buladursun,o adam (sezer yani) laf olur diye simit bile almadı akrabasından..
bırakın da bilmesin koyun gütmeyi..birileri zaten o kadar iyi beceriyor ki insanları koyunlaştırmayı..ve birileri o kadar iyi biliyor ki bu insanların gün geçtikçe nasıl daha da koyunlaşacağını..hayatlarının yegane amacı da o koyunları gütmek..onların etinden sütünden (koyunlardan yumurta olmuyordu di mi,tüh..neyse unakıtan amcam var allahtan) yararlanmak..hal böyle olunca birilerinin koyunlara ''durun,intihar etmeyin,ben sizi kurtaracam'' demesi gerekiyor..ki koyunlar da durup kendilerine ''durun intihar etmeyin ben sizi kurtaracam'' desin..malum bu hayvanatlarda sürü pisikolocisi var..
erken seçim bu ülkeye ne kazandıracak ki diyor bir de..artık bu ülkenin en büyük kazancı çobanlarına baş kaldırmayı öğrenmek olur herhalde..ananı da al git burdan,bu ülke yan gelip yatılacak bir ülke değil derken bile ''yürüü beee,allaaah!!helaaaal! rte başbakan fener şampiyon aman türkiye neydi lan tayyar?'' diyen ve sorsan ''abi dinliyoz işte,geldik güzel bir atmosfer var burda'' dan başka bir şey diyemeden alkışlayan koyunlardan kendini arındırmak belki de..
evet,tamam şimdi buldum.ota boka,öhüüm pardon çiçeğe böceğe ''bindirilmiş kıta'' diyen birilerinden kurtulmak.ama illa ki empati.anlamaya çalışalım..hadi tamam,cumhuriyet mitinglerinin hepsini cehepe düzenledi.o yüzden cehepe'yi çok seven yoldaşları mehepeli,tekepeli,desepeli,anaplı .... bir sürü partili ve hatta bağımsız adam vardı orada.hepsi bindirildi bir otobüse,yığıldı oraya.kimse kendi aklını kullanıp gitmedi.böyle farz ettik bunu.ya şehit cenazelerine ne demeli ? aleyhinize (haklı ya da haksız) slogan atıldı diye oraya giden insanlar da mı bindirilmiş kıta oluyor ? sizin karşısında elpençe divan durduğunuz abede'ye,teröre,pekaka'ya lanet okuyorlar diye düşman mı oluyorlar ? o milletin kapısına kadar götürdüğünüz sonra da kasım kasım en çok satan gazetelerden dediğiniz gazetenin sorusunu kendinize sorsanıza biraz da.neymiş sayın gül ve arkadaşları insan toplasalar daha fazla adam gelirmiş.okul çıkışı saat 3'te o zaman herkes adamlarını toplasın.oldu mu ? hem birlik beraberlik mesajları,hem siz biz kavgası.ne perhiz ne lahana turşusu ne kayısı yumurta ?! birilerinin önünde başını eğerken az düşünseydi keşke bazı amcalar,şu milletin de başını öne eğmemeyi.nerdee ?!
aa bir dakika..düşündüm oğlum ben az önce..yazdım..konuştum..kendime iyi bir avukat bulmalıyım.her an dava açılabilir hakkımda.lan,yani canım kardeşim eleştiri kaldıramayan adamların elinde piyon olduk.şimdi de cenazedeki insanları tespit edip haklarında dava açacaklarmış.açın türkiye'nin önünü vallahi.bugün bu ülkede bu ülkenin polisin dayak yemiş bir adam bile hakkını arayamıyorken,gidin verin insan haklarına türban için davayı.mis.şimdi kim yapıyor çifte standartı ? kim bölüyor ''biz''i ?
ben şimdi neyse lan bir şey demiyorum..lan diyorum ama yanlış anlamayın..samimiyet unsuru bu..canım sağolsun..hı hı..evet..
Dün... Ankara Kocatepe Camii.
"Hükümet istifa..."
"AKP dışarı..."
"Kelle değil, şehit o..."
"Oğlunu Şırnak'a da gönder..."
"Hangi yüzle geldiniz..."
"Yuuuuhhh!"
Dün... istanbul Levent Camii.
"Başbakan istifa..."
"Katile sayın, bize mayın..."
"Yuuuuhhh!"
Dün... Manisa Hatuniye Camii.
"Arınç dışarı..."
"Hükümet istifa..."
"Yan gelip yatmadı, vatanını satmadı."
"Yuuuuhhh!"
Dün...
istanbul Swissotel.
Başbakan, "hükümetimizin izlediği yönetim tarzı ve reformlarımız artarak devam edecek" dedi... IMF'den John Lipsky, Dünya Bankası'ndan Shigeo Katsu, Amerikan International Group'tan Jacob Frenkel, Kuveytli Alshaya'dan Mohammed Alshaya, italyan Benetton'dan Gerolamo Caccia Dominioni, Fransız BNP Paribas'tan Jacques de Larosiere, Amerikan Citigroup'tan Michael Klein, Kanadalı Eldorado Gold Corporation'dan Paul Wright, Fiat'tan Sergio Marchionne, italyan Finmeccanica'dan Pier Fransesco Guerguagliani, Amerikan GE Money'den William Cary, Koreli Hyundai'den Joong Geol Kim, italyan indesit'ten Marco Milani, israilli Iscar'dan Stef Wertheimer, Japon Itochu'dan Sumitaka Fujita, ispanyol Mango'dan Isak Andic Ermay, Alman Metro Group'tan Hans Joachim Koerber, Japon Mitsui'den Ken Abe, Kanadalı Nortel Networks'tan Darryl Edwards, isviçreli Novartis'ten Alexandre Jetzer, Hollandalı Nunhems'ten Douwe Zijp, Japon Toyota'dan Yoshimasa Ishii, italyan Unicredit'ten Dieter Rampl... Ayakta alkışladı.
"Bravo..."
"Harika..."
"Tebrikler..."
bir muhabirin, "söylediğiniz içerde 5 bin , dışardaki 500 terörist sayısı istihbarat bilgileri sonucunda elde edilmiş veriler midir?" sorusunu, "hayır bu bilgi gazetelerde yazıyor" diye cevaplandırarak dumur etmiş başbakan..
yani "türkiye'de terör sorunu yok" diye gazeteler manşet atsa ona da inanacak zatı muhterem. eh, bu sorunun çözümü kolaymış be abi..**
siyaseti bıraktığı veya seçilemediği an memleketi terketmesi tahmin edilen kişidir.
yoksa ona da apo gibi bir ada tahsis edilecek oraya bırakılacak kendisini ancak bindirilmiş kıtaların ziyarete etmesine müsade edilecektir.
ramak kaldı ülkenin elden gitmesine, eh, biner yakında amerika tepemize. camiler kışladır minareler süngü, e tabi bilmezsin yan gelip yatan kaç gencin hayatı söndü. pkk başı da sayın olmayı gördü.
türkiye şeyhler, dervişler memleketi olamaz dedi atatürk, ama sen git şeyhlerin eline eteğine yüzünü sürt. yüksel dalgalan al bayrağım. yakında görmezsem coni bayrağını kendimi şanslı sayarım. imam hatiplisin başka okul bilmezsin, paralarıda amerika'daki oğluna yedirisin.
etmeye çalıştın hepimizi müslüman, rastlarız okullarda bayanlara peruk altına türban takan. dinde yoktur haksız kazanç, onu bile bilmezsin, davasına ishalim dersin gelmezsin hepsi büyük utanç. ğ harfi arap değil bizim alfabemizden, ananıda al git bu ülkeden, ne yaparsan yap bulunur biri ampulünü söken.
valiliklerin düzenlediği, harcamalarının devlet bütçesinden karşılandığı açılış ve temel atma törenlerini akp'nin seçim mitinglerine döndürerek ne kadar ahlaklı..!, ne kadar ilkeli..!, ne kadar müslüman..! olduğunu bir kez daha gösteren türkiye cumhuriyeti'nin başbakanı olmasından utandığım insan..
güvenilirlik bakımından anketlerde yüksek oy alıyormuş birde..
buna oy veren halk bu kadını da sözüne en çok güvenilen sanatçı seçti..
abd'nin ırak üzerinde nasıl uyguladığına yakinen tanık olduğumuz , ortadoğu'daki birçok ülkenin sınırlarını gerekirse kan dökerek değiştirmek üzerine kurulu büyük ortadoğu projesi'nin eşbaşkanı olan, türkiye'nin de ne yazık ki başbabakanı..*
