bu ülkeyi hasta bir bedenin değil hasta bir zihniyetin yönetmesi demektir. ne demek istediğim konusuna gelince bizler o kadar safız ki o kadar olsun.. ilk önce ellerimiz bağlandı ardından gözlerimiz köreltildi, kulaklarımız sağırlaştırıldı ama asla duygularımız ölmedi..kendi mutlu sonu için ise ''hayırlısı'' diyelim...
Rte nin cumhurbaşkanı olmaması demek de ya Abdülkadir Aksu'nun ya Bülent Arıç'ın ya da Abdullah Gül'ün cumhurbaşkanı olması demektir..Yani aşağı tükürsen sakal yukarı tükürsen bıyıklık bir durumdur.
tayyip erdoğan cunmhurbaşkanı olamaz, olmamalıdır. cumhurbaşkanlığıı her türlü siyasal görüşten sıyrılan, kurumlar arasında münakaşa değil mutabakat sağlamak zorunda olan, toplumun birliğini ve bütünlüğünü sağlayacak nitelikte birisi olmalıdır. hak böyleyken üniversitelerle, orduyla, hukukçularla ve bizzatihi cumhuriyetin temel nitelikleriyle kavgalı birisinin o mevkiye yükselmesi kökünden bir rejim ve demokrasi sorunudur. halkın sadece 4'te 1'ini temsil eden bir siyasetçiyi ve onun nezdinde ülkemizdeki anti-laik hareketin en güçlü simgesi olan, tarafsızlığını yitirmiş türbanı çankaya ya çıkartmak son derece vahim sonuçlar doğuracak çatışmalara gebe olacaktır. elbette ki bu süreç içerisinde aydınlar, akademisyenler, hukukçular, askerler, köşe yazarları ve bizler -yani halkın kendisi- görüşlerini ve kaygılarını açıklamaktan geri kalmayacaklardır.
başbakanlar gelip geçicidir. çoğumuzun tanımadığı başbakanlar bile vardır ama cumhurbaşkanları tarihe geçer çünkü cumhurbaşkanlığı mevkii 2000 yıldan fazla zamandır tarih sahnesinde olan türk milleti nin başı olmayı ifade eder. hakanların, hanların, padişahların günümüzdeki konumuna eşittir. türk ordusuna başkomutanlık demektir, yüce atatürk ün koltuğuna oturmak demektir. hal böyle iken ''demokrasinin bir araç olduğunu, istenilen bir yerde inilebileceğini'' düşünen, ''tutturmuşlar laiklik elden gidiyor, millet istedikten sonra elbette gidecek yahu'' diyen, türklük yerine türkiyeliliği icat eden bir tayyip erdoğan o mevkiyi hiçbir zaman hak edemez.
bazı güruhların gerçekleşmemesi için saçma sapan gerekçeler öne sürerek engellemeye çalıştıkları olay...
türkiye bir hukuk devletidir ve kimin cumhurbaşkanı olup olamayacağı da anayasada bellidir...
(bkz: götünüzden yeni elementler uydurmayın)
kendisi ve onun gibilerin çok istediği ve de olabilmek için yasa değişiklikleri yaptığı ve gerçekleştiği taktirde kimsenin buna asla sessiz kalmayacağı olasılık. ***
inşallah olacak olay. ve özal'ın 1989'da koltuğunu akbulut, mesut yılmaz gibilerin kavgasına bıraktığı anap gibi, akp'de ilk seçim de dağılıverir de gider * denilesi hadise.
başbakan seçilmesiyle vakti zamanında atamıza sövmüş ve eşi başörtülü biri ilk kez çankaya' ya girecektir.
edit: siyasi görüşlerini bir yana bırakamayıp eksileyen kişilere bilhassa sorarım, yukardaki yazılanlardan hangisi yanlıştır? vakti zamanında atatürk hakkında ileri geri konuşması ve eline geçen ilk fırsatta laikliği yıkıp şeriati getireceğine dair yaptığı konuşmayı kastederek yazdıklarım mı, yoksa eşi başörtülü olan birinin ilk kez cumhurbaşkanı olması kısmı mı yanlıştır? **
turkiye cumhuriyetinin basına gelebilecek en kotu olay. ne adnan menderesin yaptıklarının ne turgut ozalın yaptıklarının rte nin gelmesinden sonra hiç kalıcagını anlayacagımız olay.
bi nevi felaket..