bugün

yalanı ortaya çıkanların "90'lı yıllar" diye saçmalamasına vesile olan mevzudur.

ne 90'lı yılları? akp 2002'nin sonunda iktidara geldi. o yılki şehit sayısı ise iddia ettiğin gibi günde 20-25 değil, toplam 6 idi (bkz: sıfır terörle iktidarı devralan akp/#28869086)... demek ki dsp - mhp hükümetinin terörle mücadelesi işe yaramış...

kaldı ki hiç bir zaman günde 20-25 şehit gibi bir ortalama olmadı...
akp liler böyle zannediyor;

görsel

aslında o öyle değil efendim.

peki eskiden sıra mı bekleniyordu hep!

görsel

hala bekleniyor.

görsel

yazık lan hepiniz böyle misiniz acep.

görsel
görsel
çoluk çocukla muhatap olursan böyle olur. özalda aynıydı. tayyipte aynısı oldu diyoruz. "power corrupts, absolute power corrupts absolutely..." diyoruz ve yine akpli damgsı yiyoruz. yalancı deniyor, şerefsiz deniyor. bu kemalistler de gerçekten çekilmiyor. bir yıldır sözlükte yazmıyorduk kafa rahattı. tekrardan pkkyı eleştirelim dedik. iki entri girdik. başımıza gelenlere bak. neyse.
biz, 90larda ülkenn anasını sikildiği için akpye destek verdik. postal yalayanlara karşı çıktığımız için akp bir umut oldu bizlere.
metallica dinlerken saç sakal uzattık ve üniversiteden kovulduk. yurtdışında eğitimimizi tamamladık. bunlara sebep biliniyor zaten.
akp bizim için 2007ye kadar umut oldu. sonra tek adamlığa oynadı ve ülkeyi eski normal haline geri döndürdü. biz de zaten 2007den sonra kendisini desteklemiyoruz.
ne senin gibi tutucu kemalist ne de akpliyiz. körü körüne hiçbir şeyin peşinden gitmiyoruz. ülke için, devlet için haklı gördüğümüzü destekler, haksızı da eleştiririz.
son söz; recep tayyip erdoğan öncesi 2002 ile sınırlı değil. daha öncesini de refah dönemini de görmek gerekiyor.
evet eskiden daha iyi durumdayız ve olmamizda gerekiyor zaten. ama rte eskisi gibi değil artık halkı gözetmiyor. kendini düşünmeye başladı. özellikle 2011 den sonra. yeni bi kan lazim. yine ak parti olsun oda kabul ama bu adam bıraksın artık davutogluna.sıktı sanki padişahlık kurdu ülkeye.
Evet Ak parti öncesi türkiye manzaraları:
paranın sıfırlardan dolayı söylenmenin zor olduğu bir Türkiye...
Enflasyon ve faizin çok yüksek olduğu bir türkiye...
Gençlerin sırf gittikleri okuldan dolayı yüksek öğretime geçişlerinin engellendiği türkiye
baş örtülülerin devlet dairelerine bile giremediği bir türkiye...
Bankerlerin halkı soyduğu bir türkiye..
bankaların içinin boşaltıldığı bir türkiye..
siyasilerin değil ordunun yönettiği bir türkiye...
görsel
erdoğan öncesinde osmanllar vardı diye biliyorum.
terörsistlerle anlaşmaya yapmayan, uluslar arası camiada modern ve laik bir ülke olarak anılan, komşularının sevip saygı duyduğu bir ülkeydi... umutları vardı o ülkenin ! hayalleri vardı ! halkı kenetliydi... yıktılar acımadılar !
(bkz: bebeklerin hastanelerde rehin tutulduğu türkiye)
Ülke tarihi onunla başladı.

Hırsızlık, yolsuzluk, adam kayırma, suçsuz yere askerlerimizi hapise tıkma.çağ atladık sayesinde. Bu kadar geriye başkası götüremezdi.
Mezhep çatışması olmayan bir Türkiye.
Himm hatirlamak güç değil, havada uçuşan yazar kasalar, anayasalar, basın toplantısı yapan paşalar, başbakana pijamayla hoş geldin diyen medya patronları, başbakana ana avrat soven genelkurmay başkanları, türban yüzünden okul önlerinde dövülenk kızlar, amerika ya silah ve mühimmat için yalvaran savunma bakanları... Ahh ne güzel günlerdi onlar yaa hatırlayınca gözlerim doldu:) ..mina koduğumun malları!

Eksilemezseniz ahım kalır gotler!
çok daha yaşanabilir bir türkiye idi. refah seviyesi daha yüksekti şimdiki gibi ülkenin en az yarısı borç batağında yzmüyordu...

daha milli idi ve toplumsal ahlakı çökmemişti. şimdi her yerden piçlik, kahpelik akıyor...
Az da olsa demokrattı.
Millet tüp kuyruğundaydı şimdi tecavüz kuyruğunda.
Atatürk orman çiftliği vardı. Ankaraya gidişlerde ugranir gezilir yenir içilirdi. Çorak ankarada vaha gibiydi. insanlar daha sakindi, çıkar için tuhaf kıyafetler giyen süslüman kadınlar yoktu. Çalıştığım yerde herkes düzgün konuşurdu ve herkes işinin ehliydi. Sıraları kadroları değiştirip bizi çalışamaz hale getirdiler. Devlet organları kavgalı değildi. Yargı daha bağımsızdı. Dünya ayarında saygılı bir Cumhurbaşkanımız vardı.
kavgasız, ayrışmasız bir Türkiye vardı, ayriyetten asgari ücretten bi habersin be kardeşim git futbolla falan ilgilen tavla falan oyna nebileyim yada oku öyle yorum yap.
Şu an 90ları mı övüyorsunuz arkadaşlar, iyice şuurunuzu yitirdiniz laf çakacağız, eleştireceğiz diye.

Tamam eleştirilmeli ama 90larda terör yoktu demeye getirmeniz biraz komik olmuş.

13-15 sene öncesi türkiye'dir.
tren hatları bu kadar yaygın değildi...

(bkz: akp sakarya il teşkilatı iddiaları)
ülkenin borcu 129 milyar dolardı, ve kaçak saraylarda lüks püeşinde koşan şimarık politikacılar yoktu. şimdi üülkenin borcu 420 milyar dolar.
Şimdi burada tayyip erdoğan öncesini hatırlamayanların yorum yapması komik tabi. Ömründe tayyip döneminden başka dönem görmeyenlerin de sallaması normal ons da bişey demiyoruz.

Ama tabi bilmiyor tayyip e kadar olan dönemde sadece teröre 45 bin insan verip 300 milyar dolar para harcandığını. Sırf bu yüzden yıkılan yuvalar yaşanan acılar ve çok daha fazlası.

işin ekonomik boyutuna gelince,
Bilmezler civangateleri, mavi akım projelerini emlak bankası vurgununu sümerbankı deprem paralarının iç edilişini vs.
Bilmezler cürümünü bilmeden işçi memur maşını biranda yüzde yüz arttırıp iki ay sonra maaş ödeyemez hale geldikleri günleri. Yüzde 60 enflasyonla vatandaşın cebinden çıkıp bir kaç kişinin cebine girdiğini. Nereden bilsinler ekonomik krizlerle ülkenin kaybettiklerini.

Peki ya yasaklar?

Sen kürtsün dilini konuşamaz dilediğin gibi yaşayamazdın. Sen ermenisin üçüncü sınıf insansın. Senin başın kapalı sen vali kaymakam hakim savcı olamazsın. Sen meslek liselisin benim gösterdiğim bölümden başka bölüm seçemezsin. Sen ihl sin senin başın kapalı sen kesin yobazdındır sen devlet memuru olamazsın.

Ya adalet?

Yüksek yargının kıskacında istediği vezir istediği rezil.
Sırf kürt olduğunu söyledi diye milletvekillerini yaka paça gözaltılar. Sırf kürtçe şarkı söyledi diye montajlarla vatan haini ilan etmeler.

Ya faili mechuller?

Terörle mücadele adı altında doğu halkına yapılan zulümler. Kurulan baskılar. Kurunun yanında tüm köyü yakmalar.
Annenin babanın yanından evları, çocukların yanından babaları avileri alıpnıp gömülmeler. Sırf bu yüzden bir nesil ülkesine düşman yetişmedi mi? Bugün o nesil başına bela olmadı mı?

Peki ya siyaset?

Hangi siyaset dimi? Askerin gölgesinde, paşaların karşısında elpençe divan başbakanlar, kemalist diktanın kalesi yüksek yargının kıskacınca siyaset anlayışı, istediğini siyasetten at istediğin partiyi kapat, demokrasiye balans ayarı, caddelerde yürütülen tanklar.
Laiklik kılıfında yspılan baskılar. Barlardan toplanıp kumpasla sahte şeyler yaratılarak hortlatılan irtica vs. Bilmezsiniz bunlar.

Savunmaları da komik cari açık şimdikinin 100 katı azdı vs.
Demezler mi adama o zamanlar dönen para neydi ki borcun ne olsun? Deprem paralarıyla maaş ödendi bu ülkede.

Şaka gibiler yemin ediyorum.

Cahiller, bilmiyorlar.
Özlenendir. Aksak maksaktı ama bi şekilde gidiyordu.
Tup ve yağ kuyruğu mu. Oğlum onlar kemal sunal filmlerinde anlatılan 70lerin hikayeleri. (bkz: Ergen dedected)
Hakkını yiyemem hakatten o dönemlere göre bu kadar kısa sürede bu kadar icraat yapmak ve dıs siyasette bu kadar etkin rol oynamak bunlar hakatten başarıları bu hükümetin ve cumhurbaşkanının. Tabii muhafazakar kesiminde üstündeki baskıları kaldırması daha sayılabilir bunlar önemli. Askeri alanda da orduyu iyi bir değişime soktu. Çok az siyasetçi vardır türkiye tarihinde bu kadar uğraşan çabalayan. Bak başarılı olur veya olmaz ayrı konu ama çabalıyor adamlar.
türkiye değil de istanbul'u* iyi bilirim. akmayan suları, toplayan çöpleri, solunamayan havası, yazın bile çamur içindeki sokakları* ile.