ne idüğü iyi belirlenme ihtiyacı duyan kişidir. bu konuda dikkat edilmesi gerekir ve lütfen edelim arkadaşlar. bu kişi türkiye cumhuriyeti başbakanından önce kasımpaşalıdır. lütfen kendisini kendinin de istediği gibi böyle görünüz ve davranınız. hem bir yerde yerinde bir hareket olacaktır. bi bakalım,
(bkz: türkiye cumhuriyeti)
(bkz: türkiye cumhuriyeti başbakanı)
ve
(bkz: rte)
bu memlekette en fazla eleştiriye maruz kalan lider. zamanında turgut özal için de benzer tepkiler gösteriliyordu. ama onun gördüğü baskı biraz daha yumuşaktı. çünkü partisinde birinci adamdı ama, ikinci, üçüncü, dördüncü.. adamlar da vardı. dolayısıyla, özal kontrol edilemese dahi onlarla bu iş çözülebiliyordu. hata öyle ki, kongresinde suikast düzenleyebilecek kadar.(evet parmağından vurulmuştu)
ama erdoğan için aynı şey sözkonusu değil ya da ak parti için.. çünkü ak partide bir numara var, iki numara yok..
dolayısıyla erdoğanı ve ak partiyi yani iktidarı iktidarı kontrol altına alabilmek imkansız gibi birşey.
işte bunca yüklenmenin, çamur atmanın, kudurmanın vs. sebebi.
ama ne var ki,
insanı öldürmeyen yara güçlendirir.
Kendisi kafir bir siyonisttir ve hali hazırda dilim varmasa da başbakanımızdır.
O konuşurken sokaktan çevirdiğiniz boşkafalı cahil birinden farkı olmadığını kolay bir şekilde anlayabilirsiniz.
(bkz: recep tayyip ivedik)
"tam 26 kez gittim" edebiyatı yapmıştı seçim gecesi.
yine gelmeye başladı sağolsun. önce partisinin kongresi için geldi, şimdi de seçim öncesi 26 seferin 20'sinde yaptığı gibi 7 yıldızlı rixos premium'a aktı.
"raylı sistem yaptık" diye övünüyordu, tatiline 4-5 saat ara verip, şarampol caddesi'ndeki, şehit binbaşı cengiz toytunç caddesi'ndeki trafiği görmesini isterim ama gelmez o şehir içine! sallar öylesine. o raylı sistem hattındaki esnafın durumunu sorsun isterim ama soramaz, çünkü gelmez şehir içine! o ki, antalya yollarının kesilip, saatte 170-180 km hızla yol almaktan hoşlanır.
mesela iddia ettiği gibi mevlana'dan, migros'a 4 dakika'da gidebilecek mi merak ederim.
halka inmek yolları kesip 20 araçlık konvoyla 170-180 km hızla geçmekle olmuyor tayyip efendi. halka inmek, 7 yıldızlı geceliği 7.500 euro olan villada tatil yapmakla da olmuyor bu kriz zamanında. halka inmek, tatil için geldiği halde bilet bedelini cebinden ödediği tarifeli uçakla gelmek yerine, programa valilik ziyareti ekleyip, devletin uçağını, arabasını kullanıp üzerine bir de harcirah almakla da olmuyor tayyip efendi.
hani devlet bahçeli'ye seçim döneminde artistlik yapıyordun ya, "ihtiyacın varsa, harcirahımı sana vereyim" diye. benim ihtiyacım var tayyip efendi, harcirahını bana versene?
bu kriz zamanında geceliği 7500 euro olan bir yerde kalacak bir fransa, ingiltere, almanya başbakanı ülkede yer yerinden oynamazsa ne olayım.
bize kriz hamdolsun teğet geçtiği için, problem olmaz tabi.
her sözünde "şunu mu kastetti", "bunu mu kastetti" diye bazılarının kendini yeyip durduğu, kafasına göre yorum yaptığı başbakan. tezimde kesinlikle haklı olduğumu bir kere daha anladım hocam:
ulusa sesleniş konuşmasında, sözlerini "Allah yolumuzu açık eylesin, Allah yar ve yardımcımız olsun." şeklinde tamamlamıştır. oldu olacak konuşmanın ismini de ümmete sesleniş olarak değiştirsinler.
